MAHİ - On Sekizinci Bölüm

73.2K 2.7K 662
                                    

Selam canlarım, yeni bölüm sizlerle. Keyifli okumalar. Bir sürü yorum bekliyorum. ♥️

Bölüm canım Damy için halapenobiberi iyii ki ♥️

"Bu hayatta, sevmek ve sevilmek için tek bir mutluluk vardır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bu hayatta, sevmek ve sevilmek için tek bir mutluluk vardır."
-George Sand

Bölüm Şarkısı: Aşk – Gökhan Türkmen

•••
Mahinev

Birkaç dakikadan çok daha fazla kollarının arasında kaldım. Başım boynuyla omzunun arasındaki o sıcak ve huzur veren kuytuya yerleşmiş, bir kolunu başımın altından geçirip, diğerini de sanki gitmemden korkarmışçasına belime sarmıştı. Bacaklarının arasına giren bir bacağım onun sıcaklığıyla sarmalanmıştı.

Ben onunla sarmalanmıştım.

Hem içeriden hem de dışarıdan.

Bedenim yorgundu, nefesim daha yeni düzene girmişti ama ben kendimi içten içe kıpır kıpır hissediyordum. Ayrıca hâlâ terli ve ıslaktım. Bu durumdan Ali Asaf şikâyetçi gibi değildi ama ben yerimde duramıyorum.

Yerimde bir kez daha kıpırdanınca Ali Asaf'ın göğsü küçük bir kıkırdamayla titreşti.

"Yerinde iki dakika duramıyorsun değil mi?" Gülümsememi gizlemek için dudaklarımı tenine bastırdım.

"İki dakikadan çok fazladır duruyorum."

"Sana azıcık izin ver sonra halledeceğim dediğimden beri kıpırdanıyorsun."

Burnunu sıcak tenine sürtüp kokusunu içime çektim. "Sen bana birkaç dakika ver demiştin, bir saat oldu."

Bu sefer kahkaha sesi odamın içinde yankılandı.

"Sadece on beş dakika oldu yavrum." Başımı hızla kaldırıp önüme düşen saçlarımı geriye ittim ve yüzüne baktım.

"Ne?" derken gözlerim inanamaz hâlde etrafımda saat aradı. "Yalan söyleme, o kadarcık geçmiş olamaz."

Başımı kolundan çekince Ali Asaf sırt üstü döndü ve bir kolunu başının altına alıp, gamzelerini görebileceğim şekilde bana gülümsedi.

"Sabırsızsın kabul et," derken bakışlarını boynumdan göğüslerime doğru indirdi.

Üzerimize örttüğü çarşafı çekip baktığı yerlerimi kapatınca sahte bir ifadeyle dudaklarını büktü. Numaradan suratını asınca gülmemek için kendimi zorlamak zorunda kaldım.

"Manzaramı kapatman büyük hakaret," dediğinde sanki çarşafın üzerinden bile beni görüyormuş gibi bakışlarını aynı noktada gezdirdi. Çıplak karnına vurunca yüzünü buruşturdu. Canını acıtmadığımı biliyordum ama bu oyuncu tavrına karşılık vermemek için kendimi tutmakta zorlanıyordum.

MAHİ (Mahalle Hikâyesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin