Hastane

864 39 2
                                    

2030 kelime
☘️İyi Okumalar☘️
        Gözlerim yavaşça aralanırken etraftaki sesler netleşmeye başlıyordu. İlk başta nerede olduğumu anlamasamda hastane odasında olduğumu fark etmem uzun sürmedi.
"Damla, güzelim. Uyandın mı? Çocuklar, doktor çağırın."babamın sesi kulağıma dolarken başımı ona çevirdim. Konuşacak mecalim olmadığı için başımı sallamakla yetindim. Dudaklarımın üzerine dayatılan bardaktan bir kaç yudum su alıp kendime geldim.

       Yaşadıklarım aklıma geldiğinde gözlerin doldu. Telaşla yerimden doğrulacağım sırada annem beni nazikçe engelledi.
"Kızım, dur lütfen. Bir yerine birşey olacak."
"Abim...abim nerede? Abimi görmek istiyorum ben."kısık ve pürüzlü sesim ile isteğimi dile getirdim.
"Abin iyi merak etme. Ameliyattan çıktı yoğun bakımda şu an."
"Onu görmek istiyorum. Lütfen."
"Ama kızım yeni uyandın daha. Kendine gel söz abini görmeye gideceğiz seninle. Ama önce biraz dinlen. Hemen kalkmaya çalışma."
"Ama gideceğiz değil mi?"gülümseyerek başını salladı.
"Tabiiki de gideceğiz."

       Odanın kapısı açılıp içeriye erkek bir doktor girdi. Yanıma geldiğinde gülümsedi.
"Kendini nasıl hissediyorsun Damla?"
"İyiyim, biraz midem bulanıyor. Birazda başım ağrıyor sadece."
"Onlar normal. Sana bir serum vereceğim o serumdan sonra bir şeyin kalmayacak. Sonra çıkabilirsin."başımı salladım. Yanındaki hemşire serumu bağlarken bende odada gözlerimi gezdirdim. Annem, babam, Yağız ve Kutay buradaydı. Diğerleri ortalıkta görünmüyordu.

      Doktor odadan çıktığında Yağız koşarak yanıma geldi. Kollarını sıkıca bana sardığında bende ona sarıldım.
"Abla, sen başına bela almadan birgün duramıyor musun?"gülümsedim.
"Valla Yağız, bende başıma bela almak istemezdim ama bela gelip beni buluyor."sırıttı.
"Açım ben."açlığım ağır basınca çenemi tutamıyordum maalesef.
"Ne istersin güzel kızım?"
"Aslında şimdi bir lahmacun iyi giderdi. Çok canım çekti."
"Tamam kızım, korumalara söyleriz alırlar."babam telefonundan birini arayıp lahmacun istedi.

Kısa süre sonra koruma elinde poşet ile geldi. Elindeki poşeti babama verip odadan çıktı. Yerimde doğruldum. Annem hastane masasını önüme çekti. Üzerine lahmacunu ve ayranı koyduğunda hemen poşeti açıp yemeye başladım. Kısa süre içerisinde bittiğinde ıslak mendillerden biri ile ellerimi ve ağzımı temizledim. Seruma baktığımda bittiğini gördüm.
"Anne serum bitmiş abimi görmeye gidebilir miyim?"
"Bekle kızım kardeşin hemşireyi çağırsın o serumu çıkarsın. Biz şimdi yanlış bir şey yaparız."başımı salladım.

       Hemşire odaya girdi. Yanıma geldiğinde gülümseyip kolumdaki serumu çıkardı. Hemen ayaklandığımda bir an dengemi sağlayamadım. Babam yanıma gelip beni kucağına aldı. Odadan çıktığımızda peşimizden annem ve Yağız'da geliyordu. Bir koridora girdiğimizde koridorun sonundaki kapının önünde bekleyen abi takımını gördüm. Yoğun bakım yazan kapının önüne geldiğimde camdan içeri baktım.

       Abimin vücuduna bağlı olan kablolar beni param parça etmişti. Gözlerimden süzülen yaşlara yenileri ekleniyordu. Sırtımda hissettiğim elle o tarafa döndüm. Annem gelmişti.
"Kızım, üzme kendini. Merak etme abin iyileşecek. Hadi gel sen otur. Ayağın alçıda zaten yorulma daha fazla."ne kadar istemesemde abimi daha fazla o halde görmek istemediğim için kabul ettim. Hamen yan taraftaki sandalyelere oturduğumuzda annem bana sarıldı. Kendimi daha fazla tutamadım. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Saçlarımda gezinen eller azda olsa sakinleşmeme yardımcı oluyordu.

       "Kızım, lütfen sakin ol. Ağlama. Abine birşey olmaz o çok güçlü. Kendini yıpratma böyle."annemin sakin ve rahatlatıcı sesi ile başımı kaldırdım. Göz yaşlarımı sildim.
"Ha şöyle. Hadi gel bir elini yüzünü yıkayalım. Hem kendine gelirsin."başımı sallayıp kalktığımda annemde kalkıp koluma girdi. Yürümeme yardımcı oluyordu.
"Aslında sana bir tane koltuk değneği alsak çok iyi olucak. Babana söyleyelim o ayarlasın."
"Çok iyi olur."tuvalete geldiğimizde hemen elimi yüzümü yıkadım. Kendimi daha iyi hissediyordum.

Biyolojik AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin