Merhabalaaar!! Nasılsınız? Uuupuzun bir bölümle geldim, iyi okumalar<3
Medya: Koray
•
"Koray amına koyayım senin."
"Ya kanka boşluğuma geldi." dedi ağzından çenesine akan içeceği eliyle silip gülmeye devam ederken.
Salonda beraber oturuyorduk ve ona yılbaşı gecesinden önce hacker ile olan konuşmamı anlatıyordum. Anlatırken de komik bulmuş olacak ki ağzındaki tüm içeceği gülerken üstüme püskürttü. Eşofmanım ve tişörtüm yapış yapış olmuştu. "Dayak mı istiyon oğlum sen?" dedim sitem ederek. Hiç beni ciddiye aldığını sanmıyordum çünkü kıyafetlerimdeki sarı sarı ıslak lekelerle ciddiye alınacak gibi durduğumu sanmıyordum. Bu düşüncemi doğrular gibi "Yok." deyip gülmeye devam etti.
Yandan kızgın bi bakış attım. Ayağa kalktım ve "Değiştirip geleyim, dur." dedim. Arkamdan hala sırıttığı belli olan bir sesle "Tamaaam." dedi.
Odaya gittim ve dolabımdan kendime temiz eşofman çıkardım. Üstümdeki kareli mavi-beyaz eşofmanı çıkartıp yatağımın üstüne koydum ve çıkardığım koyu mavi eşofmanı giydim. Yapış yapış olan eşofmanımı da kirli sepetine attım.
Bugün akşam üzeri sinemaya gidecektik 4'ümüz. Alp'in sevgilisiyle başka planı olduğu için o gelmeyecekti. Koray, Okan, Aren ve ben beraberdik.
Tekrar salona döndüm ve koltuğa oturdum. Telefonumdan saate baktığımda buluşmamıza yarım saat kaldığını gördüm. Okan, arabasıyla ikimizi evimizin önünden alacaktı.
Evet, telefonumu kullanıyordum. Virüs taraması yapmıştım bu sabah ve temizdi. Hackerdan bir iz kalmamıştı. Umarım gerçekten de öyleydi. Bir hackera güvenilmeyeceğini bildiğim için hala rahat hissetmiyordum.
"Hadi devamını anlat." dedi Koray yanımdan. Ona dönüp anlatmaya devam ettim.
Telefonuma olan erişimimi kaldırdığını, artık ondan kurtulduğumu, en azından kurtulduğumu düşündüğümü anlattıktan sonra "E siz kanki oldunuz o zaman?" dedi.
Mal mısın der gibi bi bakış atıp göz devirdim. "Ne kankisi amına koyayım." Hacker ile aramızdaki ilişkinin ne olduğunu bilmiyordum ama bunun 'kanka' olduğunu sanmıyordum. Bana nedenini bilmeksizin yardım ediyordu, o kadar. Ben telefonda olan erişimini kaldırmasını istediğimde de kaldırmıştı. Hala bana meraklı bakışlarla bakan ve illa cevap isteyen Koray'a "Hayır, olmadık." dedim ve saate baktım telefondan.
Saatin geldiğini gördüğümde "Hazırlanalım." dedim ayağa kalkıp Koray'a bakarak. Başını salladı onaylayıcı bir mırıltı çıkarırken ve o da ardımdan ayaklandı.
İkimiz de hazırlanmamızı bitirince kapıya çıktık. Ben üstüme baskısı olan bir tişört geçirmiştim. Baskısı siyahtı, tişört beyazdı. Altıma da beyaz kargo pantolon giymiş, siyah kemer takmıştım. Boynuma da beyaz bir zincir kolye takmıştım. Koray ise üstüne pastel mavi ince kazak, altına siyah eşofman giymişti.
Binadan da çıktığımızda Okan'ın siyah arabası karşıladı bizi. Arabaya doğru ilerlediğimizde şoför koltuğunda oturan Okan camını aşağı indirdi. Koray onu görünce gülümseyip yanımda hızlandı ve benden önce arabaya ulaşıp cama eğilip konuşmaya başladılar. O sırada ben de alnıma gelen platin sarısı saçlarımı elimle itip arka kapıyı açtım ve bindim.
Koltuğa oturduğum gibi ön koltukta olan Aren görüş açıma girdi. Kafasını sola çevirmiş, yeşilleri tam bana bakıyorken dudakları hafifçe kıvrıldı ve "Selam." dedi. Ben de gülümseyip "Selam." dedim benim taraftaki kapıyı kapatırken.