•
"Sonra da bana link attı amına koyayım."
Öğle arası verildiğinde Koray ile Starbucks'a gelmiştik. Kahvelerimizi içerken de dün akşam yaşadığım olayı anlatıyordum.
Gülmeyle karışık şaşkınlıkla "Yuh lan, hacklediği kişiye porno linki atan hacker da ilk defa duyuyorum." dedi.
Ulan attığı linkin ne olduğu bile belli değildi ki, o linkin porno linki olduğundan da emin değildim zaten. Bir hackerdan her şeyi beklerdim.
"Yalnız, tüm bunların hepsi de ben mışıl mışıl uyurken olmuş. Sen porno izleyip hacker tarafından hacklenirken ben öbür odada uyuyordum, vay anasını." dedi. Kıkırdayarak yarım şekilde göz devirdim. Hâlâ alaya vurması alışılmış bir şeydi benim için.
"Ne yapsaydık, beraber mi izleseydik?"
"E, yapmadığımız şey değil ki." dedi Koray tek kaşını kaldırıp.
"Kanka, beraber izlesek o ilacın etkisiyle senin bile üstüne atlayabilirdim ben." dedim alayla. Tabiki öyle bir şey olmazdı, ilacın etkisi fazla olsa da o kadar iradesiz değildim.
Bu dediğimle beraber sırıttı ve biraz bana doğru eğilip "Olur, bana uyardı." dedi ve göz kırptı. Gözlerinden alay geçiyordu.
Yaptığı alayı anlayıp ben de aynı alaylı tavırla "Bir dahakine artık." deyip göz kırptım.
Arkadaşım, aramızdaki bu espriyi sürdürmeye devam ederken kaşlarını kaldırdı ve "Ayne-" deyip söze başlayacakken masaya koyduğum telefonum öyle bir titreşti ki ikimiz de bir anda titreşen telefonuma döndük.
Kaşlarımı çattım. Yerimde dikleşip telefonu elime aldım. Gelen bildirime baktığımda sadece normal bir instagram bildirimi olduğunu gördüm.
"Benim bildirim sesim bu kadar yüksek miydi?" diye mırıldandım. Ses seviyesini kontrol ettiğimde sonda olduğunu gördüm.
Telefonumun ekranına anlamazca baktım. Ses seviyesini sona çektiğimi hatırlamıyordum. Yanlışlıkla açmış veya unutmuş olmalıydım. Seviyeyi yarıya indirdikten sonra bildirimi silip telefonu tekrar masaya koydum.
Koray arkasına yaslandı. Kahvesinden bir yudum aldı ve az önceki ruh halinden sıyrılıp konuştu. "Ee, ne yapacaksın?"
Sıkıntılı bir nefes verdim. "Bilmiyorum." Düşünceli bakışlarımı elimle kavradığım kahve bardağında gezdirdim.
"Bilgisayara reset çeksen işe yaramaz değil mi?" diye sordu. Kaşlarımı hayır anlamında kaldırıp indirdim. "Sanmam."
İç çektim. "Sanırım yeni bir bilgisayar almam gerek."
İçeceğinden bir yudum aldı. Bu dediğime başını sallayıp "Başka seçenek yok gibi."
Ofladım. Neden gidipte o sikik siteden indirmiştim ki? Başıma bela olmuştu.
Yeni bilgisayarı nasıl alacağımı düşünüyordum, henüz mesleğim de yoktu. Haftada 3 kez bir yakınımın kafesinde çalışıyordum Koray'la beraber. Bir de babamın her ay kartıma gönderdiği parayla 4 aya alırım diye düşünüyordum. Bu süreç boyunca da bilgisayar kullanamayacaktım ama benim bilgisayara ihtiyacım vardı okuduğum bölümden kaynaklı.
"Senin bilgisayarını ortak kullansak olur mu?" diye sordum.
Koray, telefondan başını kaldırmadan bana yönelik "Olur, kullanırız." dedi. Biriyle yazışıyordu, takmadım.
Her ay ortak ödediğimiz faturalar ve ev ihtiyaçlarını da sayınca bu süreç 5 aya uzuyordu. Sikeyim, çok uzun bir süreydi. O bilgisayarı bir daha kullanamazdım. Hem hacklendiği için hem de o yaşadığım utanç verici an için.