Casus Kadın "Tamamlandı"

Neler oluyor?

Altuğ'nun anlatımıyla:

Okula gelmişdik. Okulun bitmesine son bir ders kalmıştı o ders ise şu matematikçi olan Giray denen herifin dersiydi. Bense çok endişeliydim. Endişeden elim ayağım bir birine dolanmışdı

25 dakika sonra...

Sonunda son ders de bitmişdi. Şimdi ise sadece beklemek zorundaydık. Ve ben beklemekten nefret ediyordum. Atnı zamanda da çok korkuyordum ya başamazlarsa ya başlarına bir şey gelirse ne yaparız bilmiyordum.

Ecrin Naz Seçkin'in anlatımı ile:

Çok korkuyordum...

Ya başamazsak diye ödüm kopuyordu. Gece yanlızca bana gizli bir kulaklık, ve gizli bir kamera vermişdi. Bu şekilde beni izleyecek, duyucak ve bana komutlar verecekti. Bense aldığım komutlara uyucaktım. Şimdi ise kulaklığı kulağıma takmış kamerayı ise gizlemişdim ve kimse bunların kulaklık ve kamera olduğunu anlayamazdı. Ama yinede korkuyordum.

Gece ise korktuğumu hiss etmişcesine fısıldadı.

"Korkma! Korkma Ay Işığ'ı."

Önümde siyah bir araba durduğunda arabadan iri yarı bir adam inip bana bakarak konuşdu.

"Ben Burak beyin adamıyım"

"Şimdi Ay Işığ'ı arabaya bin ve onu biraz oyala. Sen onu oyalarken Işık arabaya binicek. Tamam mı?"

Hiç bir şey demeden arabaya bindim. Benden biraz sonra o adam da arabaya bindi. Tam arabayı çalıştırmaya yeltendiği an konuşmaya başladım.

"Burak öğretmen neden beni almaya kendisi gelmedi?"

"Biraz işleri varmış da ondan beni yolladı."

"Güzel. Sadece iki dakika daha olaya."

"Ama bana beni kendisinin alacağını söylemişdi."

Diyerek dudak büzdüm.

" Heralde son dakika bir işi çıxmışdır diye beni yollamış-"

Sözü yarıda kaldı çünki Işık arabaya binmişdi. Bense şaşırmış gibi bir tavırla konuşdum

"Işık? Burak öğretmen senide mi çağırmış?"

"Ya evet beni de çağırmış."

Şoför koltuğunda oturan adam sadistçe dudaklarını iki yana kıvırıp fısıldadı. "Güzel demek bir taşta iki kuş"

Araba sonunda çalışdı. Bir süre sonra araba durdu ve sadist adam arabadan indi. Arka kapı açıldığında kafasını öne doğru uzattıb yüksek sesle cırladı. "İnin arabadan!"

Tam karsı gelmeye başlayıcaktım ki Gece'nin dediğiyle vaz geçdim.

"İnin! Bir planım var!"

Bense Işığa in diye bir işaret verdim. O ise arabadan indi. Soför adam benim kolumdan tutup çekerek dışariya doğru tabiri caizse fırlattı.

Gece konuşdu.

"Biraz karşı çık! Ama fazla abartma"

"Ne yapıyorsunuz! Bizi nereye götürüyorsunuz!"

"Neden bir arabayla gitmiyoruz! Neler oluyor şu lanet yerde!" Diye bağırdı Işık benim yaptığımı yaparak.

Sadist adam belinden bir silah çıkararak bana doğrultduğunda Işığa dönüp bağırdı.

"Arkadaşının ölmesini istemiyorsan binin şu arabaya!!!"

"Binin arabaya!" Dedi Gece.

Kolumdan tutmak için bir hamle yaptığında izin vermeyip arabaya bindim. Benden sonra Işık da arabaya bindi.

Böyle bir kaç araba değiştirdikden sonra sonunda gele bilmiştik. Burası ıssız bir sokak sonunda 4 katlı bir binaydı.

Araba evin önünde durduğunda arabadan önce bizi buraya getiren şerefsiz bi indi. Arka kapıyı açıp içeri doğru eğilerek bağırdı "İnin yoksa ikinizide öldürürüm."

"Arabadan inin." Dedi Gece çok sakin bir sesle.

Ben bu kadar korkarken o ve Işık nasıl bu kadar sakin kala biliyorlar anlamıyordum.

"Arabadan inin dedim Ay Işığ'ı!" dedi.

Arabadan indik şerefsiz adam kafama silah dayayarak bizi eve doğru yönlendirdi. Evden içeri girdiğimizde gördüğüm manzara karşısında yüzümü buruşturmadan edemedim...

****************************

Tamı tamına 516 kelimelik bir bölüm oldu.

Evet bölümü burda bitiriyorum. Bu bölümün bir part ikisi olucak.

Sizce Naz orada ne gördü??

Neyse siz merak ede durun bense kaçıyım.

Bay bay ♥️

Umarım yeni bölümü beğenirsiniz benim küçük yarasa'larım 🦋🥰