SOKAK ÇOCUKLARI (STRAY KİDS) | HYUNLİX

9~Jeongin diye sayıklayan Changbin

İyi okumalar ♡♡♡

Her zaman olduğu gibi akşam yemeğini  birlikte yiyip Jisungla işe gelmiştik. Ama bu sefer Hyunjin yemekte yoktu . Minho hyungla Hyunjin işten döndüğü zaman biz işe gidiyorduk . Bu yüzden sadece akşam yemeklerinde birlikte ola biliyorduk . Minho hyungun dediğine göre sevgilisi gelmiş ve onunla buluşmak için gitmiş. Daha bir kaç gün önce sevgilisi daha yeni gelmemişmiydi? Ne vardı her defasında zırt pırt ?

Neden olduğunu bilmediğim bir şekilde canım çok sıkılıyordu. Etrafımda insanlar vardı , müzik vardı , hele ki Jisungun gördüğü her insanın -tanımadığı halde- gıybetini yapıyor olması canımın sıkılmasına neden olmamalıydı.

Tam da Jisunga dışarı çıkıp nefes alacağımı diyeceğim anda biri yaklaştı ve sifariş verdi . Ben de zorla  gülümseyerek anladığımı bildirdiğimde o da anlamış olacak ki " Noldu karadenizde gemilerin mi battı?" dedi. Kaşlarımı çatarak "Ne ?" diye sordum meraklı bir şekilde . Ne demeye çalıştığını anlamamışdım. Karadeniz de neresi oluyordu böyle? O da gülerek "Bir az sanki üzgün mü desem , dargın mı desem , sıkkın mı desem öyle gözüküyorsun . O yüzden dedim ." Ben de kafamı sallayarak anladığımı bildirdiğimde  "Ee.. Peki Karadeniz neresi ? Kofenin neresinde ? Hiç duymadım da , daha buralarda yeniyim" dedim. O daha da sesli gülmeye başladığından korkmaya başladı. Bir az enerjik biriydi ve etrafdaki insanlar ona baktığında hiç umursamıyordu bile . "O bir deyim. " dedi hala gülerken . Konuşmak için gülüşünü durdurmaya çalışıyordu. "Karadeniz Türkiyede . Korede öyle bir yer yok " diyip yine gülmeye devam etti. Neden bu kadar çok gülüyordu ki ? Evet bir az komik olmuş ola bilirdi ama bu kadar gülecek kadar diyil.

Sonunda gülüşü durduğunda "Ben buraya sık gelirim , seni ilk kez görüyorum . Yeni olmalısın." dedi . Ben de kafamı salladım.  O da elini uzatarak "Seni sevdim . Komik çocuksun. Tanışalım mı ? " dedi " Ben Changbin. " Ben de temas sevmediğimden sadece iki parmağımın ucunu onun bana uzattığı eline dokundurup elimi çektim "Felix" . O da iki kaşının ortasını havalandırdığında boğazımı temizleyerek "Temas sevmem , kusura bakma " dedim. O da kafasını sallayarak anladığını bildirdi.

Changbinle tanışmam dışında sıkıcı geçen işden sonra eve dönmüş Hyunjinin yanında kıvrılıp uyumaya başladım . Biz bu gün bir az erken döndüğümüz için daha uyanmamıştı. Uykuya dalmadan önce Hyunjinin yüzünü bir az inceledim. Ne zaman baksam ya kaşları  çatık oluyordu ya da somurtuyordu. Ama şu an uyurken melek gibiydi . Her ne kadar her defasında  beni sinir etmeyi becerse de her işten erken döndüğümde melek gibi  uyuyan Hyunjini izliyor olmam gerçeğini hiç kimse değişemezdi.

Ona karşı hiç bir duygum olmasa da onu böyle izlemeyi seviyordum . Onu sevmediğimi desem de  Hyinjin her defasında o kızla görüşmeye gittiğinde kalbimin neden kırıldığına anlam veremiyordum.

Elimi yavaşça yüzüne yollayarak ordaki saç tellerini okşadığımda Hyunjin yüzünü buruşturdu ve yüzü çok komik ve tatlı bir hal aldı . Hafifçe gülümsedim ve bu sefer yüzünü okşamaya başladım . Yüzünün her yerine dokunmak istiyordum. Elim en son dudaklarına vardığında durdum ve uzunca dudaklarına  baktım . Kendimden istemsiz bir şekilde aklıma olur olmaz senaryolar doluşmaya başladı. Buna izin veremezdim . Hemen elimi çekerek kafamı sallayıp bütün düşünceleri zihnimden attığımda Hyunjine sırtım dönük uzanmaya başladım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Bir kaç saat sonra yüzümde hiss etdiğim ten ile uyanmak zorunda kalmıştım . Yavaşça gözlerimi açtığımda Hyunjinin yerinde kıpırdadığını gördüm . Hala uykulu olduğumdan  olayları algılayamıyordum .  Ama daha sonra yüzümde hiss ettiğim elin Hyunjinin eli olduğunu anladığımda bakışlarım onu buldu . Onu anlayamıyordum . Daha dün sevgilisi  geldiği için gitmemiş miydi ? Neden şimdi gelip benim yüzüme dokunuyordu .