🍀
Süreyya- Süsen dedim..
Hay aksi annem yanımıza doğru ilerliyordu. Nerden görmüştü. İnşallah terslik çıkmazdı. Ama Ömer'in halinden ve annem sert soğuk ve ifadesiz ses tonundan pekte öyle görünmüyordu.
Süreyya- Süsen kızım epey bir geç oldu gir istersen içeri?
Annem önce Ömer'e bir bakış atmış ardından içeri girmemi söyleyip Ömer'e tekrar bakmıştı. Derdi neydi bunun? Çocuk muyum ben bana içeri girmemi söylüyor.
- Anne, ömerle konuşuyoruz.
İnsanda biraz utanma olur ya biraz pişmanlık olur. Bu kadın benim annem miydi? Onun yerine ben utanıyordum. Anne kelimesinden çok uzaktı.
Süreyya- Ömerle birazda ben konuşim bakalım.
Heh delirmişti. Kafayı yemişti. Çocuğa dövecek gibi bakması da cabasıydı. Ömer de anneme oldukça sinirli bakıyor hiç tepki vermiyordu.
- Anne pekâlâ benim yanımda da konuşabilirsin. İçeri geçmeme gerek yok.
Süreyya- Peki.. Ömer ben annene olanlar için çok üzgünüm.
Ömer- Üzgün müsünüz gerçekten?
Süreyya- Anlamadım.
Ortalığı fena halde gergin bir hava bürümüştü.
Ömer- Üzgün müsünüz diye soruyorum. Hayır yani pek öyle görünmüyorda?
Süreyya- Bak ömer sen süsenin erkek arkadaşısın. Benimle böyle laubali konuşamazsın.
Ne diyordu bu? Ömer gayet olanı söylüyordu. Annem ise yüksekten yüksekten yok süsenin erkek arkadaşısın yok laubali konuşamazsın. Ömer bir kere kimseyle öyle konuşmaz. Allahım saçmalıyordu.
Ömer- Süreyya hanım, süsenle benim ilişkim ayrı karıştırmayın olayları, siz benim anneme çarpıp kaçan kişisiniz. Ben sizi polise vermiyorsam arada süsen olduğu için yoksa beni kimse bir saniye tutamaz.
Bu çocuk gerçek miydi? Her kelimesinde, cümlesinde bir kez daha aşık oluyordum. Hayranlıkla Ömer'i izliyor can havliyle Ömer'i dinliyordum.
Ömer- Siz sadece süsene dua edin. Onu çok sevdiğimden, aşık olduğum kadının annesisiniz diye sesimi çıkarmıyorum.
Süreyya- Sen bir kendine gel istersen?
Ömer- Ben yeterince kendimdeyim.
Ömer lafını bitirmiş olucak ki yüzündeki sert ifade bana dönünce masum kediye dönüşmüştü. Bu da şu demek oluyor; Herkese aslan ama sana kediyim süsen..
Ömer- Yarın okulda görüşürüz sevgilim..
Ömerle vedalaştıktan sonra usul usul yürüyüp sokaktan kaybolmuştu.
Süreyya- Görüyorsun değil mi annenle nasıl konuşuyor. Sende öyle izliyorsun.
Sana da aferin..
Mutfağa geçip kendime bir bardak su doldururken bir yandan annemin hala söylenmelerini dinliyordum.
- Ömer senle gayet sakin ve saygılı konuştu.
Süreyya- Saygılı mı? Süsen Ömer'le olan ilişkine Onayım yok. O saygısız çocuğa saygım da yok.
Ne diyordu bişeyler diyordu ama umursamıyordum. Yıllar sonra sen çık gel. Annesine çarp. Sonra ömerle olan ilişkime karış. Yıllar sonra anneliği aklına geldi herhalde?
