Adı Güzel

1. bölüm

Gece uykumdan uyanmama sebep olan tek şey gıcırtıyla açılan kapının sesi değildi. Kapıdan içeri giren ve beni her partnersiz kaldığında kullanan Can'ın hızlı nefes sesiydi.

"Uyudun mu?" Arzuyla boğuklaşmış sesiyle yutkunup kafamı kaldırdım.

"Uyuyordum tabi, saate baksana." Ayak ucumdan çarşafı kaldırıp hedefine ilerledi. Aletim hevesli olsa da gönlüm buruktu, bu olay iki yıl önce başlamıştı ve aralıklarla devam ediyordu.

Ondan o kadar hoşlanıyordum ki reddetmeyi becerememiştim bir türlü. Ağzının sıcaklığıyla inledim ve çarşafı avuçladım, ona dokunmamı pek sevmiyordu.

Bir kaç dakika sonra içine aldığı aletimin üstünde zevkle zıplamaya başladı. Boşalmamak için kendimi sıkmaktan boynumun damarları çıkmıştı, kendi zevkinin doruğuna ulaşınca geldiği gibi gitti.

Kolumu gözlerime atıp gözyaşlarımı serbest bıraktım, piçin tekiydi ama vazgeçemiyordum da ondan. Yakışıklı ve dışa dönüktü, ben daha yakışıklıydım ama ondaki çene bende yoktu.

Kalkıp duş aldım ve uyuyamayacağımı bildiğim için giyinip dışarı attım kendimi. Mahallenin abileri yine trafonun dibinde oturuyorlardı.

"Şştttt, adı güzel... gel oturalım." Cihan denen sırnaşık yine bana bulaştığında yutkundum ve derin bir nefes alıp yanlarına ilerledim.

"İyi geceler, nasılsınız?" Herkes keyifle biralarını içerken bir tane de bana verdiler, nadiren içerdim çünkü bir tane bile çarpıyordu beni.

Cihan beni kolumdan tutup yanına çektiğinde derin bir nefes aldım, sürekli temas halinde olmaya çalışıyordu benimle. Kaslı vücudunun sıcaklığını bile hissedebiliyordum.

"Biraz çekilsene birader, kucak kucağa olduk resmen." Sert bir sesle olmasa da söylediğim sözler bir kaç kafayı bize çevirdi.

"Oğlum çocuk doğru diyor, hayır aynı boylarda adamlarsınız kucağa da alınmaz yani." Piç piç gülüp şişeyi kafasına diken Mami'ye baktım, Mahmut ismini sevmediği için Mami dedirtiyordu kendine.

"Ha ufak tefek olsam sıkıntı olmaz yani Mahmut?" Can'da iriydi ama kucağıma oldukça yakışıyordu.

"Valla adam oğlancı, ufak tefek olsan götürür yani. Kolla götünü Azer kardeş.." herkes gülünce Cihan beni biraz saldı, kaşları çatılmıştı.

"Alayını sikerim Mami, doğru konuş." Ortam bozulmaya başlayınca ayaklandım, teşekkür edip eve doğru yürürken arkamda ayak sesleri duydum.

"Azer....." sesini duymamla durmam bir oldu, Cihan beni rahat bırakmamaya yemin etmişti galiba.

"Buyur birader." Yanıma gelip yüzümü uzun uzun inceledi, boş bakıyordum ona. Can hariç herkese boş bakıyordum gerçi ben.

"Sen bakma o şerefsizin takılmalarına, seni severiz. Gel arada, zararımız dokunmaz biliyorsun." Gerçekten öyleydi, kavga falan nadiren olurdu mahallede.

"Kucağına mı oturtacaksın bu sefer, dibime giriyorsun millet konuşuyor Cihan." Gözleri hızla yüzümü turladı, öfkeli değildim ama gıcık olmuştum Mami'ye.

"Sakin ol, istemiyorsan uzak dururum. Rahatsız olduğunu fark etmemiştim, kusura bakma." Arkasını dönecek iken kolundan yakaladım, yandan dudağını ısırdığı belli oluyordu.

"Rahatsız olmamın sebebi alay konusu olmak, bu konudaki hassasiyetimi biliyorsun. Az takışmadık bu yüzden." Benimle sürekli uğraşan Cihan ve Samet itiyle az dalaşmamıştım bir ara. Alay edilmesi beni acayip sinir ediyordu.

"Tamam, kapatırım çenesini Mahmut'un rahat ol." Kolunu elimden çekip uzaklaşırken ardından baktım, gecenin karanlığında kaybolup gidişini izledim olduğum yerden.

"Nereye kayboldun?" Eve girdiğim gibi sorulan soruyla yerimde sıçradım, kollarını üstündeki tek parça olan ince atletin üstünde çarprazlamış sert sert bakıyordu Can.

"Uyku tutmadı Can, hava almaya çıktım." Üstümü süzüp çıplak ayakları ile yaklaştı iyice.

"Neden duş aldın, bir saat geçmeden geri geleceğimi bilmiyor musun?" Gözlerinde bir duygu kırıntısı aradım ama yoktu, bomboştu.

"Yorgunum, bugün ikinci olmayıversin. Ölmezsin." Dudağını ısırıp ofladı.

"Sınav haftasında kimse bara gitmiyor, sen de böyle yaparsan nasıl rahatlamamı bekliyorsun ki?" Bencil piç yüzünden derin nefes aldım.

"Kendine başka dildo bul, benden bu kadar." Sinirli sözlerimle yüzünde oluşan hayret ifadesine bakıp kapımı çarptım ve iki kez kilitledim.