Adı Güzel

19. bölüm

Gece olduğunda sonunda yalnız kalmıştık ve Cihan durmadan beni öpüp, ısırıp aklımı alıyordu. Omzum ve belim ısırık izleriyle kaplanmıştı ama halimden hiç de şikayetçi değildim.

"Biraz daha öpeyim mi aşkım?" Lan bu adam bana aşkım dedikçe kalbimin götüme düşmesi ne kadar normaldi?

"Yavrum, aşkım diyip durdukça kalkacak gibi oluyor bir de öpüp duruyorsun. Bak tutuyorum kendimi, yapma güzelim." Muzipçe gülüp tek hamlede ve deli bir kuvvetle şortumla boxerımı çıkartıp attı.

"Lan, yavaş yavrum. Bu ne kuvvet, maşallah." Bana alttan bir bakış atıp yarı sert aletime eğildi, karnım içine çekilmişti beklentiyle.

Dudaklarını aletime dayayıp 'aşkımmm' diye mırıldandı, sikeyim, sesinin titreşimini bile aletimde hissederken kazık gibi oldum. Burnundan bir sesle gülerken öpücükler kondurduğu aletim öptükçe sıçrıyordu ve Cihan kıkır kıkır gülüyordu.

"Emicem seni ama kafamı bastırma hayatım, tamam mı?" Deli gibi kafamı sallayınca güldü yine.

Önce etrafını ve başını dondurma yalar gibi yalayıp öptü, sonra yavaşça ağzına aldı ve bir kaç kez inip çıktı. Yoğun sıcaklıkla karnım kasılırken inledim, gözlerimi açık tutmakta zorlanıyordum.

Biraz daha aldığında öğürüp ağzından çıkarttı ve dilini daha aşağıya indirdi, toplarımı yalayıp emerken zevkten kafam bulanmaya başladı. Deli zevk alıyordum yaptığı ufacık şeyden bile, elini yakalayıp kendime çektim.

"Yüzüme otursana yavrum." Alt dudağını ağzına alıp yutkundu, altındakileri bana şov yapar gibi yavaşça çıkartıp çekingence gözlerime baktı.

"Gel hadi, dayanamıyorum." Bacağının birini kulağımın yanına atınca kalçasından ağzıma çektim onu, önce aletini aldım ağzıma.

"Offf, adı güzel yavaş... yavaş yavrum.."

Yavaş dese bile kendini ağzıma itiyordu ve ben bundan oldukça mutluydum. Başımı biraz geriye atıp boğazımı düzleştirdim ve onu kalçasından tutup boğazıma kadar girmesi için hareketlendirdim.

Artık o kadar yüksek sesle inliyordu ki, sesi zihnimde yer etmişti. Onun sertliğini boğazıma oturtup boğulacak kadar derine iterken gözlerimden yaşlar süzüldü ve yutkunmamla boğazıma akması bir oldu.

Tüm teni titriyordu, kalçasını ayırıp okşamaya başladım. Yarı inik olan aletini ağzımdan çekmiş artık sızdıran sertliğime dönmüştü. Büzdüğü dudaklarına vurup beni inletiyordu, deliğine yumulup sesli sesli öptüm buruşuk deriyi.

"Ahhh, Azer, Azer yapma..." her zevk aldığında yapma demesine güldüm.

Emmeye başladığımda yüksek sesle inledi yine, arada offff çekiyordu. Eğilip sertliğimi alabildiĝi kadar ağzına alıp sertçe emdi, etkisi beynimi kavuran bir zevk dalgasıydı. Deliğine doğru inledim ve kendimi ağzına itmemek için zor tuttum.

Bir parmağı deliğimi okşamaya başlayınca kasıldım, ama başka bir zevkti bu. İlk kez böyle okşanan deliğim kasılıp gevşiyordu, Cihan biraz daha eğilip dilini sürttüğünde gözlerim kapandı ve dilimi deliğine ittim hırsla.

Aynı şekilde diliyle deliğimi zorlarken yutkundum, bencillik edip deliğimdeki hissi dinlemekle, aynı zevki ona sunmak arasında gidip geliyordum. Dilin yanına bir parmak kaydı yağ gibi, kendimi kasamıyordum aldığım zevk yüzünden.

"Cihan, daha çok." Daha ıslak yalayıp ikinci parmağını da soktu, yüksek sesli inlemem duvarlara çarpıp bana geri dönüyordu.

İki parmak üç olunca nefesim kesildi, gerilen deliğim inanılmaz zevk veriyordu bana. Hareketleri hızlanırken bir kaç kez gelecek gibi oldum ama kendimi tutuyordum. Yüzüme oturunca bir an nefesim kesildi ve hafifçe kalkıp geri oturdu.

İki elimle kalçasını tutup deliğine yumuldum, kendimi tutmak için ona sığınıyordum yine. Deliğimdeki parmakların verdiği zevk bir yere dokununca sanki saniyede bin kat arttı.

"Yavrummm..."sesim tiz çıkmıştı, gülüp sertliğimi emerken yine aynı yere dokunduğunda tüm kontrolüm dağıldı ve ağzının derinliklerine doğru tüm sıvılarımı boşalttım.

Hala ağzındayken yutkunması beni mahvetmişti, parmaklarını da içimden çekip üstümden kalktı. Gözlerime bakarak aletini okşarken fena halde seksi görünüyordu.

"Biraz da ben tadına bakayım adı güzel."

Bu sözlerin üzerine yapabildiğim tek şey yutkunmak olmuştu....