31. Bölüm

794 58 91
                                    

Not: Bölüm sonundaki açıklamayı okuyunn💗iyi okumalarr

Ahmet'ten:

Kızlar gezmiş, gelmişti. Biz de video için gerekli her şeyi hazırlamıştık. Yiğit'in olmaması ne zormuş! Kamerayı ayarlayabilmek için savaş verdik!

Neyse ki sonuç olarak her şey hazırlanabilmişti.. Güneşin batmasına bir saat falan vardı. Yetiştirir miyiz bilmiyorum.. Olmadı yanımızda bir sürü ışık var zaten.

Ben bahçede, yemek masası değil daha normal bir masada yerimi almıştım. Bizim ofisteki çekim yaptığımız masa gibiydi.

"Ben gelmesem olur mu?.." Diyerek Feride, bahçeye girdi.

Üzerine siyah, kısa kollu bir crop, altına da siyah bir pantolon giymişti. Saçlarını salık bırakmıştı.

"Olmaz, başka soru?" Dedim.

Göz devirdi.

"Oğlum, adam sinir krizi geçirse kim yardım edecek? Bence baş başa çekmesinler." Dedi Mert gülerek.

"Evet evet! Tek olmaz, Mert'te gelsin." Dedi Feride.

"Of iyi tamam, gel." Dedim Mert'e.

"Neyse AhFer katarım aralara, geleyim." Diyerek masaya oturdu.

Sıla ve Aysude bizi izliyordu, diğerleri içerideydi.

"Tamam, herkes mikrofonları taktıysa başlayalım." Dedim.

Feride'de mikrofonunu takıp yanıma oturdu. Ben ortada, Mert ve Feride iki yanımda oturuyordu.

"Hadi, başla da bitsin!" Dedi Feride.

Bunu üzerine kayıt başladı, videonun girişini yaptım.

"Hepinize merhaba arkadaşlar! Ben Ahmet Can Dündar! Bugün yanında kırmızı limon Feride ve Mert var!" Dedim ikisini göstererek.

"Vuğuğuğuğ!!" Diyerek alkışladı Mert, her zamanki gibi.

Ben de güldüm.

"Arkadaşlar bugün, Feride'nin DM'lerini okuyoruz! Bakalım kırmızı limona hangi şerefsizler yazıyormuş." Dedim gülümseyerek.

"Yuh lan! Daha girişten, sakin!" Dedi Mert.

"Bu video gergin bir video! Hazırlıklı olun!" Dedim.

"Siz ne düşünüyorsunuz kırmızı limon Hanım?" Diyerek dirseğimi üzgün üzgün bakan Feride'nin omzuna dayadım.

"Ben düşünmek istemiyorum..." Dedi ve âniden ayağa kalkıp ellerini masaya koydu.

"Arkadaşlar! Ben bu videoya zorla getirildim! Ben DM'lerimin okunmasını istemiyordum ama bu Ahmet denilen şahıs video bahanesiyle okuyacağını söyledi! Umarım bir şey çıkmaz, teşekkürler." Diyerek sakince yerine oturdu.

"Bak beni böyle daha da geriyorsun, hemen başlayalım!" Dedim.

"Alayım." Dedim avucumu açarak.

Ağlamaklı bir ses çıkardı.

"Elini ver elini. Belki vaz geçer." Dedi Mert.

"Ya bir git!" Dedim vurarak.

"Vaz geçeceksen vereyim." Demesiyle başımı olumsuz anlamda salladım.

AhFer"Kırmızı Limon" (Yarı Texting) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin