45. Bölüm

683 59 85
                                    

Ahmet'ten:

Oyunda, yani Aysude'nin videosunda sorulacağını düşündüğüm bir soru sorulmuştu. Cevap veremezdim.. Ama Feride'nin anladığını tabiki görebilmiştim.. Gerisini görecektik...

Öyle böyle derken oyun bitmişti.. Oyundan sonraki bir saat içerisinde de Sıla, bizlere beklemediğimiz şakalar yapmıştı. Bulaşık süngerine krem şanti sıkıp kek gibi göstermek, yüzümüze traş köpüğü yapıştırmak vesaire.. Aslında Feride'yle bana yaptığı şaka bir gün boyunca villadakilere şaka videosuymuş. Bu şekilde videosunu da çekmiş oldu.

Oyundan sonra Feride'de bir durgunluk olduğunun farkındaydım. Fakat asla zorlamak istemiyordum. Önce kendisi kabul edecek, sonra ben edecektim. Kabul etmenin ne kadar zor olduğunu kendimden biliyordum...

Ben etmiş miydim? Sanırım bunun cevabını Feride kabul edince verecektim. Belki bencilceydi ama öyle ya da böyle.. Sonuç bu..

Sıla'nın yayınlanan videosunu da izledikten sonra herkes odalara dağılmıştı..

Feride'den:

Videodan sonra sürekli düşünmüştüm.. Her şeyi.. Artık kısa süre içerisinde bir sonuca varmalıydım.

Sabah olmuştu, tatilimizin beşinci günüydü.

"Günaydın aşkım!" Dedi Sıla, yatağını toplarken.

"Günaydın Sıloş'um!" Dedim neşeyle.

Ben de yatağımı topladım, klasik işlerimizi yaptık. Aşağıya indiğimizde ablamlar kalkmamıştı. Elvin'de gelince beraber kahvaltıyı hazırlamaya başladık.

"Günaydın!.." Diyen Mert'e karşılık verdik.

"Aşkım, bugün denize gidiyoruz artık değil mi!?" Dedi Elvin, Mert'e.

"Ay cidden ya!" Dedi Sıla'da.

"Vallaha ben havuza girdim, sizi bilmem!" Dedim gülerek, salatalıkları keserken.

"Bir de kızıyordu!" Diyen Ahmet'in sesini duyduğumda arkama dönecektim ki döndüğüm anda Ahmet, hızla gelip bıçak olan elimi bileğimden tuttu.

"Beni gördüğünde aklın başından uçuyor, biliyorum. Ama ikinci bir el kesme vakası yaşanmasın." Dedi.

"Ahmet, bak elimde bıçak var, bir yerine sağlarsam görürsün şimdi! Sabah sabah ya!" Dedim elimi çekerek.

Diğerleriyse gülüyordu.

"Ne oldu ya!? Bugün beraber uyumadığınız için neşeli değilsin herhalde Feride!?" Dedi Elvin, alayla.

Ahmet, bana bakarak gülerken ben de Elvin'e döndüm.

"Elvin, bıçak senin için de geçerli olmasın lütfen." Dedim gülerek.

Her şey hazır olduğunda ve herkes uyandığında bahçeye, kahvaltıya geçtik..

Ahmet'ten:

"Ee gidiyoruz değil mi denize ya!?" Dedi Aysude, kahvaltıdayken.

"Gidiyoruz, gidiyoruz. Kahvaltıdan sonra hazırlanın." Dedim.

"Çok şükür!" Dedi Feride.

"Hani sen girmiştin havuza?" Diyerek güldüm.

AhFer"Kırmızı Limon" (Yarı Texting) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin