58. Bölüm

1.1K 82 244
                                    

Feride'den:

Üzerime siyah, dizlerim üstünde, askılı mini bir elbise ve altına siyah ince bir külotlu çorap giydim. Makyajımı yaptım ve ardından da saçlarımı salık bırakmayı tercih ederek saçlarımı yaptım. Altıma, uzun siyah çizimlerimi tercih ederken böyle donmak istemediğim için siyah deri ceketimi de giymeyi unutmadım..

Parfümümü de sıktığımda aynanın karşısında bir süre kendime baktım.. Sıkkınlıkla nefes verdim, telefonumu alıp çantama koydum, odadan çıktım.

"Abla, çıkıyorum ben..." Dedim.

"Gidiyor musun?" Dedi bana dönerek.

Başımla onayladım.

"Biraz abartmamış mısın? Sonuçta evde tek olacaksınız ya ablacığım.." Dedi, beni süzerek.

"Farkındayım abla. Ama neden gittiğimi de biliyorsun." Dediğimde yanıt gelmedi.

"Feride... Bak, asla üzül istemiyorum ablacığım ama iyi düşün, bunu yapman gerekmediğinin farkında ol." Dedi.

Sıkkınlıkla nefes verdim.

"Ben düşüneceğim kadar düşündüm. Bundan sonra düşünerek hareket etmek istemiyorum abla, yoruldum." Dedim.

"Bitanem.." Diyerek yanıma geldi, sarıldı.

Ben de karşılık verdim, vedalaşıp evden çıktım..

Önceden çağırttığım taksiye bindim, Burak'ın adresini verdim. Fakat o sırada takip edildiğimi bilmiyordum...

Yol boyu uzun uzun düşünüp birçok kez ağlamaktan döndüğüm için yol hızlı geçmişti.

"Geldik mi abi?.." Dedim taksici abiye, taksi durunca.

"Geldik kızım, verdiğin adres burası." Dedi.

Görüyordum zaten, evin önünde sayılırdık..

Çantamdan para çıkarttım, ücreti ödedim. Taksinin kapısını açtım, indim. Bir süre öylece Burak ve Pınar'ın evine baktım. Adımlarım gitmiyordu...

Tam cesaretimi toplayıp adım atacağım sırada arkamdan bir el belime, bir el ağzıma bastırdı. Ânın şokunu yaşarken çığlık atmaya çalıştığımda, hiçbir şey anlamazken bilincim yavaş yavaş kapanmıştı...

Ahmet'ten:

Evden çıktıktan sonra işlerim bitince, Feride'nin evinin önünde beklemeye gelmiştim. Evet, baya baya psikopat gibi kaçıracaktım. Başka çarem kalmamıştı..

Evinden çıkıp taksiye bindiği an kıyafetleri dikkatimi çekti. Gerçekten ben gelmesem bu hâlde, o Burak'la, o evde, baş başa mı olacaktı o? Yoksa ben mi yanlış anlamıştım?

Sakinim, sakin olmalıyım. Sonuçta böyle bir şey olmayacak, değil mi!?

Taksiyi takip ettiğimde Burak'ın evinin önünde durdu. Cidden delirecektim! Kendisi bile gidemiyordu eve. Bir de giyinip süslenmiş, aşırı güzel olmuş!.. Burak yavşağı bunu bu hâlde görse olacak şeyler aklıma geldikçe kan beynime sıçradı.

Hemen arabadan indim, sessizce yanına yanaştım. Gitmek için bir adım atacağı sırada elimdeki bezi ağzına bastırdım, düşmemesi için de belinden tuttum. Bayıldığı anda bezi hızla cebime attım, kucağıma aldım.

AhFer"Kırmızı Limon" (Yarı Texting) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin