fuckin' genius | liskook

2.5

tamam bu sefer bölümü yazmaya cidden başlıyorum
medyanın bölüm ile hiçbir alakası yok. sadece şarkıya takıntılı olduğum için koymak istedim.
bu arada ben bunları daha erken sevgili yapıcam gibi
bu haberle sevinin azıcık 🤭

********************

- Cuma Akşamı 20.10 -
Lisa

"Yani sen bu çocuktan hoşlanmana rağmen arkadaş kalalım dedin, öyle mi?"

"Hoşlandığımı kim söyledi ki size?!"

Chae yüzündeki ifade ile "Neyse ben daha fazla bir şey demiyorum. Keçi inadı bundaki." dedi ve kenara çekildi.

Bugün yaşanan her şeyi anlatmıştım. Arabada yaptığımız o saçma diyalogları, anlam veremediğim imaları ve göz kontaklarını. Düşündüğümün aksine Jimin ve Taehyung dalga geçmemiş, aksine gayet çözüme odaklı bir şekilde yaklaşmışlardı.

"Lisa belki şu zamana kadar anlamadın fakat ben artık dayanamayıp söyleyeceğim: Jungkook senden hoşlanıyor." Bir şok yaşadığımı söylemek isterdim fakat bu o kadar da şaşırtıcı bir şey değildi. Yaptığı imaları düşününce insan her şeyi anlıyordu zaten.

Taehyung uyarır şekilde Jimin'e baktığında açıklama yapma gereğinde bulunarak konuştu. "Yani bence hoşlanıyor. Bize de bir şey söylemedi şu zamana kadar fakat hoşlandığını anlamamak için salak olmak gerekir."

Jennie de sohbete katıldı. "Bence de Jimin haklı. Hem Jungkook iyi bir çocuk. Birlikte olmamanız için hiçbir nedeniniz yok."

Derin bir nefes aldım ve asıl konuya döndüm. "Tartışmamız gereken şey benim bu çocuğun gönlünü nasıl alacağım. Sizi de bu yüzden çağırdım zaten."

"Bence direkt çıkma teklifi et."

"Ne?"

Taehyung gayet ciddi bir şekilde konuşmasına devam etti. "Yani bence sen de hoşlanıyorsun ondan fakat farkında değilsin." Oturduğu yere daha da yayıldı. "Bak gel bir test yapalım. Hoşlanıp hoşlanmadığına karar veririz."

Yine nasıl bir saçmalığın içindeydim acaba.

"Şimdi doğruya doğru, burada kaç yıllık arkadaşız. Ben seni birazcık tanıdıysam sen çok sevdiğin birisi dışında kimsenin gönlünü almakla uğraşmazsın." Herkes aynı fikirde mi diye kontrol etti. "Herkes de aynı fikirde zaten. İkincisi bu çocuk seni annesine anlatmış, hatta tanıştırmış."

"Hayır, o sadece hediye içindi."

Chae sinirlenmiş olmalıydı ki bağırdı. "Hemen de inkar etme be kızım!"

"Bu inkar etmeler ise senin de ona karşı boş olmadığının göstergesi."

Dediği şey ile Jimin'e yastık fırlattım. Teslim olmuş gibi ellerini havaya kaldırdı. "Tamam, ben bir şey demiyorum!"

İşler bu kadar karışıkken, ben ruhsal olarak iyi hissetmezken çok iyi bir şeymiş gibi birinden hoşlanmış olamazdım. Kendimi mi toparlayacaktım, annemle mi uğraşacaktım, okulla mı ilgilenecektim yoksa yeni girdiğim işin stresiyle mi boğuşacaktım?

Bir dakika, Jungkook'tan hoşlanmıyorsam eğer bunları niye düşünüyordum ki?

"Düşünme öyle arpacı kumrusu gibi. Yaz çocuğa hadi."

Buna kesinlikle karşı çıkacaktım.

"Tabii ki hayır! Ne yazması bu saatte?" Chae telefonunu eline aldı ve bir şeyler yaptı. Aynı anda hepimize bildirim geldi.