22.Bölüm

217 24 2
                                    

22.Bölüm
Sahi, kardeş dediğimiz
nedir?

Önce plan yapmaya karar verdik bu görev bitmeden başka bir görevveya rütbe kabul etmeyecektik. Abimin gözündeki hüznü görüyordum.

Hak veriyordum. Biz yıllardır şehit çocuğuyuz diye onurla gezerken üstümüze terörist çocuğu damgası yapıştırıldı.

Hak veriyordum. Gözlerindeki hüznü anlıyordum. Çünkü hangi çocuk kendisini büyüten babasının canını almak için plan yapardı ki?

Belkide onun gerçek ailesini bilen tek kişi babamızdı. Ama öldüğünde söyleyemeyecekti. Abim bir çok gerçekten vazgeçiyordu. Abim kardeşinin kanı için kendi gerçeklerinden gözlerindeki ailem yaşıyor belkide umudundan vazgeçiyordu.

Gökhan abimin sırtına hafifçe iki kere vurdu. Timin dikkatı onlara yöneldi. Sabahtan beri abimde olan gözlerim titredi onları kapattım. Arkama döndüm ve geriye baktım. Çünkü beni öldürse yeriydi. Onu ailesinden koparan bir adamın kızına kardeşim diyor onunla aynı sofradan yiyor onunla her şeyini paylaşıyordu.

Benim abime bakacak bir yüzüm yoktu. Bir duygum yoktu. Çünkü bunu hak etmiyordum. O bana son zerresine kadar değer verirken ben onu hak etmiyordum.

Derin nefes alıp geri döndüm. Gökhan bana emin olmak için baktı. Onaylayan gözlerle söylemesini söyledim. Bunu daha önce ikimiz konuştuk ve doğru kararı verdiğime sonuna kadar eminim.

Gökhan abimin sırtından elini çekti. Sakince gözlerini kapattı. Benim değil kendisininde son onayına ihtiyacı vardı.

Burnundan bir nefes verdi. Ofladı ve gözlerini açtı. "Evet hepimiz o şerefsizi öldürmek istiyoruz. Ama bunu yapmaya hak gösterdiğim ve yapmasını istediğim kişi..."

Abim, Gökhan'dan iki adım geriye gitti. Ellerini havaya kaldırdı. İki yana salladı. Gözleri kıpkırmızı oldu. "Sakın. Söylemeye cesaret bile etme!"

"Bunu Asena yapıcak. Kendi babasını elleriyle vuracak."

Abim bir anda yere düştü. "Umay!" Gökhan ilk koştu ona. Sanki öz kardeşi zarar görmüş gibi parladı gözleri.

"Gökhan buna izin veremezsin. Hayır. Veremezsin o şerefsizin eline benim kardeşimi veremezsin yapamazsın!"

Yere diz çöktüm. "Abi beni...beni dinle ben senin kardeşinim öyle değil mi? O zaman neyden şüphe ediyorsun tabiki başaracağım!" Abim ellerimi tuttu. "Ben şüphe etmiyorum Asena. Seni biliyorum ona ne kadar bağlı olduğunuda ya seni manipüle eder ve yine şaşırtırsa!"

Gözlerimdeki destek umudunun nasıl kaybolduğunu kendi gözleriyle izledi. Sözleri canımı yakmadı. Haklı olup olmaması canımı yakmadı. Bana güvenmemesi canımı yakmadı. Ama hâlâ o adama bağlı olduğumu düşünmesi canımı deli gibi yaktı. Öyle bir yaktıki hani derler ya içine bir ateş düşsün bir daha sönmesin öyle yaktı. Yaktı söndürmedi.

Bu dünyada kimseyle bu kadar yakın olmazsın. Ne eşinle ne çocuğunla ne annen ve babanla. İnsan kardeşiyle ayrı bir bağa sahip olur. Onun yaptığın yanlışı yüzüne vurması ise seni yer bitirir.

Ellerini ellerimden çektim. İnatlaştığımda her şey berbat oluyor. Öyle değil mi? O zaman bende inatlaşmam. Bu sefer sizin dediğinizi yaparım. "Madem böyle düşünüyorsun. Madem Alparslan'ın kanını yerde bırakacağımı düşünüyorsun. O zaman nasıl isterseniz o olsun."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ASENAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin