15.Bölüm

1.2K 129 24
                                    

Koltukta uzanmış televizyondan izlediğim diziye bakınırken arkamdan gelen sabırsız nefes sesleri ile bakışlarım omzumdan arkama döndü.Hastaneden geleli birkaç gün olmuştu ve omzumdan dolayı evde dinlenmeye çalışsam da arkamdaki şahıstan dolayı bunu gerçekleştirmek oldukça zordu.Bıkkın bakışlarım Kağan'a döndüğünde onun bakışları elindeki telefonda geziniyordu.

Hastaneden geldiğim günden beri neredeyse başımdan hiç ayrılmamış beni yalnız bırakmamıştı.Bir anda iyilik meleğine dönüşen Kağan beni şaşırtsa da ona ters bir şey söyleyemiyordum.İki yıl önce yaşanan olaylar sadece bende travma etkisi bırakmamıştı.Belki birkaç gün sonra eskisi gibi didişecek olsak da şuan yanımda olması bana da iyi geliyordu.

Seren'in karargahtaki işleri bitip eve geldikten sonra Kağan gidiyordu.Seren karargaha geri gittiğinde ise tekrar gelip başımda bekliyordu.

"Sen gitsene artık,"dedim sıkılmış ifadesine bakarak.Büyük ihtimal birkaç gündür burada olmak onu sıkmıştı.Hastaneden geleli 5 gün oluyordu.Bu süreçte Doruk uyanmış ve dün akşam taburcu olmuştu.Timdekiler Doruk ve benim aramda mekik dokumaktan yorulmuş olmalılardı çünkü Doruk uyandıktan sonra onun yanına gitmemiştim.Gitmemiştim değil de gidememiştim...

"Birazdan gideceğim.Birinin gelmesini bekliyorum,"dediğinde istemsizce kaşlarım çatıldı."Seren bu saatte gelmez,"dedim ne alaka dercesine bakarken.Bakışlarını telefondan çekip yüzüme çevirdi."Seren olduğunu kim söyledi?"

Daha kim olduğunu sormadan kapının çalınmasıyla ayağa kalktı."Benden habersiz evime misafir mi çağırıyorsun?"diye seslendiğimde avucunu kapatıp baş parmağını kaldırarak eliyle onayladı.Bakışlarım kapının oraya düştüğünde gelen kişiyi merakla bekliyordum.Kağan önce girdiğinde boynumu eğerek arkasındaki kişiye bakmaya çalıştım ama Kağan'ın bedeni o kadar heybetliydi ki arkasındaki her kimse gözükmüyordu.

"Süprizzzzz!"diyerek son heceyi uzatan sesin sahibini çok iyi tanıyordum.

"Görkem?"dedim gözlerim kocaman açılırken.Bu delinin burada ne işi vardı?

Kağan,Görkem'in önünden çekildiğinde hızla yanıma yaklaştı.Sağ elimle destek alıp koltuktaki bedenimi doğrultmaya çalışırken elini bacağıma koyup beni durdurdu.Koltuğun önüne eğildiğinde gülümseyerek yüzüme baktı.Dudaklarının iki yana kıvrılması benim için bir şey ifade etmiyordu,gözlerindeki endişeyi görebiliyordum.

"Şu hale bak,"dedi eliyle omzumu gösterirken."Bir söz vardı kedi g-"hızlıca sözünü bölüp omzuna vurdum.Dudaklarındaki gülümseme daha çok büyüdüğünde sesli bir sabır çektim.Bakışlarım Görkem'in arkasındaki Kağan'a düştüğünde dudaklarının iki yana kıvrıldığını fark ettim ama benim ona baktığımı görünce hızlıca yüzündeki ifadeyi sildi.

"Ben karargaha geçiyorum,bir ihtiyacın olursa arasın,"dediğimde kafamı sallayarak onayladım.Görkem ile birbirlerine kafa selamı verdikten sonra çıkıp gitmişti.

"Kaknem,"diye fısıldayan Görkem ile gözlerimi kocaman açarak ona baktım."Yani tamam pek kaknem sayılmaz,"diye mırıldanması ile gülümsedim."O mu çağırdı seni?"diye sordum bildiğim bir soruyu sorarken.Kafasını sallayarak beni onaylarken tekli koltuklardan birisine oturdu.

"Yaralandığını söylediğinde hastaneden nasıl çıktığımı bile hatırlmıyorum,"dediğinde aklıma gelenler ile kaşlarımı çattım."Hastaneden nasıl çıktın?"

"Hatırlamıyorum dedim ya,"dediğimde elimle anlıma vurdum.

"Onu mu diyorum?Hastaneden nasıl izin aldın?"Bakışlarını kaçırıp halının üzerinde gezdirmesi ile bir terslik olduğunu anlamamak için aptal olmak lazımdı."Şey ya,"bahanelerini sıralayacağını fark ettiğim sırada sözünü kestim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KUZGUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin