Helüüü ve bölüme geçiş😂
Ay bide ufak not Tiryakinim şarkısını Bayhan yerine Tualden dinleyin. Bayhan sinek gibi vızıldıyor😂 Bilgilendirme bu kadardı efenim tişikkir ederim🙃**
Bir hafta öncesi
Olmuyordu işte. Günden güne kötüye gidiyordu. Guidetti onu her ne kadar tolere etmeye çalışsa da berbat bir kulüp sezonu geçiriyordu. Ve en sonunda o kaçınılmaz noktaya gelmişti işte... Vakıfbank'ın en iyi ortası Zehra Güneş artık yedeklerdeydi.
Sağlığı git gide kötüleşiyordu. Yaşadığı psikolojik buhran onu öyle bir içine çekmişti ki, rüyalarında bile hazmedemedikleri kabuslarına dönüşüyordu. Kimselere, en yakınlarına bile utanıp da anlatamadıkları kariyerinin neredeyse sonuna gelmesine neden olmuştu.
Artık neredeyse aralıksız bir şekilde her gün almaması gereken miktarın üstünde alkol alıyor, içini kemiren düşüncelerinden dolayı kilo kaybı yaşıyordu.
Kişisel psikoloğuyla haftalardır görüşmüyordu. Ebrar, Ayça, Aslan'la bile günlerdir konuşmuyordu.
Elinde viski kadehi kanepenin dibinde yerde otururken televizyonda ruh halinin tam tersi sitcom dizisi izleyip tüm karakterlerin sık sık attığı kahkahalarının aksine deli gibi ağlıyordu.
Reddedilmek, sevilmemek oldukça doğal bir duyguydu bunu anlayabilirdi fakat birinin duyguları, gururuyla oynamayı anlayamıyordu. Hande'nin o gece kulaklarına fısıldadığı her kelime o gecenin ardından ondan taraf yaşadığı her kötü olayın ardında kulaklarında çınlamayı durdurmuyordu.
Kanepenin üzerinde, minderlerin arasında bir yerlerde sıkılıp kalan telefonunun kısık zil sesini duyduğunda merakına yenilip elini minderlerin arasına uzattı ve nihayetinde aradığını buldu...
Telefonun ekranındaki ismi gördüğü an yüzüne hayal kırıklığından farksız olan bir tebessüm yerleşti ve hemen peşinden de dudaklarını bükerek yeniden ağlamasına neden olan o üzüntü vurdu.
Tabiki arayan o olmayacaktı...
Elindeki telefonu gerisin geriye kanepenin üstüne fırlatarak oturduğu yerden doğruldu. Salonun bahçesine açılan sürgülü cam kapısına yürüyerek iki eliyle kapıyı köşelerine ittirerek dışarı çıktı.
Tıpkı ruh halini yansıtan nemli bir hava vardı bahçede. Ayağının altındaki çimler ıslaktı.
Aslında dışarı çıkmak gibi bir niyeti yoktu o esnada ancak iki gündür evden çıkmıyordu. Saat gecenin ikisi olsa bile çıkıp sahil kenarında yürümek istiyordu. Ve bunu da yapacaktı. Neden yapmasındı ki? Kim onu durduracaktı?
——
Kapısı deli gibi yumruklandığında saat gecenin üçüydü. Gerçi uyumamıştı Hande, hâlâ ayaktaydı. Günlerdir normal bir uyku çektiği de söylenemezdi zaten. Yine de gecenin üçünde alacaklı gibi kapısını çalana sövmeden edemiyordu.
Aptalca bir arzuyla salondan çıkıp çıplak ayakla hole doğru yürüdüğünde henüz kameralara bakmadan önce gelenin Zehra olmasını diliyordu ancak ne kadar da yanılmıştı...
Gelen Aslan'dı..."Bu saatte kapımda ne işin var Aslan, rüyanda beni mi gördün?"
Çatısının altında verandasında duran adamın üstü başı ıslaktı. Her ne kadar dışarıda yağmur da olsa bu şekilde nasıl ıslanabildiğine anlam veremiyordu. Buraya arabayla gelmemiş miydi? Üstelik birkaç ev ötede Zehra'nın evi varken gecenin bu saatinde neden onun kapısında soluğu almıştı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NKBİ ~ gxg | hanzeh
ChickLitSöyle bana kalbim neden böyle yanıyor Senin yüzünü görünce?