Güvenli Bölge /Mehir Belgin Doğu'dan

19.Geçmişin Tozlu Yüzü

Hafızam yeni yeni kendine gelmeye başladı ,her yerden silah sesleri geliyordu hiçbir ses ve hiçbir görüntü net değildi ,gözümü açamıyordum, çok yanıyordu .

Kendimi zorlayıp gözümü açmaya çalıştığımda etrafı , bulanık gördüğümü fark ettim, gözümü açıp kapatsam da geçmedi bu bulanıklık.
Kulağım çınlıyor ,hiçbir şeyi net duyamıyordum ,ellerimle gözümü silmeye çalışacakken, ellerimi oynatamadığımı fark ettim ,bacaklarımı da hareket ettiremiyordum .

Sanki ölmüşüm ,sadece hissiyatı var gibi Sesler artmaya  başladı, silah sesleri uzaklaşıyor ama adım sesleri yakınlaşıyordu.

-Uyanmadın mı küçük prensesim, hadi uyan  uyanki güzel gözlerini göreyim 

Bu ses geçmişden gelen bir ses, hayallerimi elimden alan adamdı
İkinci kez umuduma kelepçe vuran,o adamın sesiydi
Yüzbaşı Göktuğ Kaplan
bayılmamdan hemen sonra ,bir odaya hapsolduğumu fark ettim, gözümü açtığımda her yer simsiyahtı ,bir şey göremiyordum .

Anılar yeni yeni ,taze taze yüklenmeye başlamıştı . Semih'in abisi hayallerimi çalan adam Göktuğ'dan başkası değildi.

Zaten geçmişimi bu kadar iyi bilmesi şüphe uyandırıyordu,  bir kez daha kimseye güvenmemem gerektiğini anladım .Ben mi salaktım yoksa çok güzel rol mü yaptı emin değilim .

Kendimi suçlayamam eğer gerçekten güzel rol yapmasaydı Yüzbaşı olamazdı.

- hadi uyan artık  .  Birbirimize söz vermiştik , iddiaya gireceğiz kazanan kaybedene soru soracaktı ama görüyor musun yine sana kıyamadım , seni hiç yormak istemedim Belginim, zaten nasıl düşünebildin ki benden başkasının sana Belgin diyebileceğini . Beni nasıl unutabildin ,normalde oyunuma devam edecektim ama abimi öldürmeye çalışman benim son noktam oldu, senin gibi olan aptal askerlerin  şu siktiğim  ülkesini kurtarmak için girdiğiniz çabalar, aranızda hain olarak kaldığım yıllarda, o kadar net anladım ki . Siz ölüme gözü kapalı bir şekilde giden enayilerden başka bir şey değilsiniz ama bak Belgin gözünüz kapalı bir şekilde gittiğiniz bu operasyonda, gözünüzü oya oya açtım. Şmdi senin gözün yanıyordur değil mi ,istersen ben açarım gözünü .

-orospu çocuğu, yavşak pezevenk ,götelek puşt lan ibne sen benim ülkeme nasıl sikik dersin lan sen kimsin döl israfı , üstüne bastığın bu toprak, aldığın her bir nefes , o sikik ciğerlerine doldurduğun oksijen , hepsi benim ülkemin lan, sen kimsin ülkesiz pezevenk

Arsızca gülen suratı sekteye uğradı
Bian öfke doldu ,siktiğimin yüzü .
Hızlıca gelip yumruk attı ,dudağım patladı ,ağzıma gelen kan tadından anladım ama onu kudurtmak daha da hoşuma gitti

-bu mu lan gücün hiç mi öğretemedik lan biz sana , ilkokul bebeleri bile daha sert vurur lan

-Belgin bu cesaretin beni yine kendine hayran bıraktı ,biliyor musun sizin tim ile  birleşeceğimi duyduğumda, çok korkmuştum. Beni tanırsın diye ama umduğum gibi olmadı çünkü hatırlarsın ya aynı böyle bir odada seni hapsettiğimde yürüyüşümden bile anlıyordun benim olduğumu ,öyle ki  kapına yaklaştığımda adımlarımı duyduğun an yalvarmaya başlıyordun, "lütfen  yapmayın en büyük hayalim bu ,sizin gibi köpeklere yalvardığım için kendimden nefret ediyorum ama yapmayın lütfen, her şeyimi alın ama anneliğimi almayın "
diye ağlıyordun ,şimdi nasıl bu kadar da güçlü duruyorsun ,demek ki senin tek engelin anne olma ihtimalinmiş

Hatırlamak istemediğim acısı çok taze olan o anılar ,gün yüzüne çıkıyordu. Evet bir daha hiçbir zaman anne olamayacaktım .

-alıştım oğlum ben size öldürmüyorsunuz elinde tutuyorsunuz, rehine almaya çalışıyorsun, tabii eninde sonunda o rehine yani ben  yine senin götünde patlıyor. E siz de bundan zevk alıyorsunuz oğlum,  hayır en azından öldürsen geriye dönüp alması gereken biri olmayacak Türk askerinin, yani o çok korktuğun vatandaşımın
Merak etme Göktuğ kardeş ,seni tanıdım bu adımlarından bile tanıdığım adam olduğunu hatırladım, evet belki geç hatırladım ama emin ol hiçbir şey için geç değil .

-Sen öyle zannet Mehir Belgin Doğu ya da şöyle mi desem Mehir Belgin Zemherioğlu ,niye söylemiyorsun canım aslında evlatlık olduğunu ,hayır en azından bunu bilsem ona göre davranırdım, bir de gerçek ailen,   bayağı  zenginmiş alayım mı kız seni eşim olarak.

-dönde götüme bak be tipsiz ,ben seni eşim olarak değil kapıma köpek olarak bile almam ,sen kimsin ya.

Sinirlendiğini çenesini kasmasından anlamıştım
-merak etme ben de eksik bir  kadını eş diye almam ,pardon da seni kim eş olarak alır ki, nasıl olsa eksiksin.

- beni kırmaya veya incitmeye çalışıyorsan boşa kürek kardeşim

İçimden bir kadının anneliği istediği halde anne olamaması, kanadı kırık  boşa kanat çırpan kuşlar gibi bir duyguydu
Kanadı kırık kuşların da amacı  uçmaktı ama onu beceremezlerdi bile çünkü eksiklerdi.

-Böyle inim inim inliyordun ya hani "yapma ,lütfen yapma ,yapma dedim , yapma yapma,git  yapma, uzaklaş  nolur bişi yapma "diyişlerin ,kafamın içinde tekrarlıyor .

Daha da yaklaşmaya başladı

-Yalvarışlarını, inlemelerini unutamıyorum .
Belgin artık elimden seni kimse alamayacak biliyorsun değil mi ,artık benim kutu bebeğimsin ,sadece bana özel .

Daha da yaklaşıyordu

-Eğer işimize çomak sokmasaydın, ki ben bundan şikayetçi değilim ,iyi ki soktun. Düşünsene seninle hiç tanışamayacaktık güzelim.
Bak şimdi benim şartlarımın içerisinde ,benim olacaksın yani bu demek oluyor ki ,senin  çocuğun  olamaz ama bu benim senden zevk almayacağım anlamına gelmiyor, hem çocuk çok gereksiz şey be Belgin.

-o aptal hayal dünyandan çık ,kirli zihniyete sahip ibne
-o kadar güzel sövüyorsun ki

Daha da yaklaştı beni zincirlediği yere eğilirken ,aklına bişi  gelmiş gibi bir anda ayağa kalktı

-Sen benim lakabımı merak ediyordun değil mi ,geçmişten bir anıyı hatırlatayım sana o zaman ,bana yalvarırken" lütfen herşey  olur ama bu olmaz" sonra devam ediyordun "senden korkmuyorum ama sana  bu konu için yalvarabilirim "diye bastıra bastıra söylüyordun ya, daha sonra  yorgunluktan bayılmıştın , uyurken mırıldanıp duruyordun be Belgin

Elini onaylamaz bir hareket yapıp

-ne diyordun dur bir hatırlayayım ha hatırladım Mert, Mert çocuğum sana emanet ,Mert asena'yı sen koru, güvenli bölgesi sensin, Mert adında bir adamı  sayıklayıp duruyordun bir tane sikik  adamın ismini ,yakın zamanda tekrardan söyledin, bunun için sana tekrardan ceza vereceğim ama önce sana lakabımı söyleyeyim lakabım kabus , senin kabusun oldum ve bak senin için lakabımı kabus yaptım. Bence gayet güzel ,sence güzelim, biliyorsun senin lafın benim için yasadır.

-sik gibi olmuş rahatladın mı
-sen dersin de ben rahatlamaz mıyım
- o kadar iğrençsin ki
-yaaa aslında tam tersini düşündüğünü biliyorum Belginim
-aaaa nerden anladın ,sikik orospu çocuğu olarak düşünüyordum seni.

-Bugün ne dersen de keyfimi bozamazsın Belgin ne de olsa bugün ikimizin günü , hem emin ol bizi burda bulamazlar

Bazı anlar vardır ya kaybedişler ve kabullenişler diye ,bu ikisinin de bir ince çizgisi vardır .

Kaybedersin daha sonraki aşama ise kabulleniş olur, ben hiçbir zaman bir  karaktersizin karşısında, kaybedişimi kabullenmem .
Çünkü her ne kadar kaybetmiş olsam da, karakterim ve bir vatanım olur ama karşımda hem karaktersiz, hem vatansız insanlar olunca kaybedişim ve kabullenişim benim için etkisiz eleman

Esir düşeyim, ölüyim ama yine de karakterim ve vatanım sağ olsun.
Ben bu vatandan çok şey kazandım ,çok şey kaybettim ,benim canım bu vatana feda olsun .Ben vatanımdan razıyım.