57. Bölüm Geçici Olarak

502 54 14
                                    

Van' a gelmiştik , sırada kalan şey karargaha haber verip bizi almaya gelmelerini beklemekti .

Zor bir süreçti ve Turan timi ile en uzun uyum sürecimizdi. Bu süreci şöyle anlatabilirdim , bazen insan tükenmek isterdi , hayır tükenmiş hissetmekten bahsetmiyorum, artık her şeyin son olmasını istemekten bahsediyordum .

Ablam dediğim kadının ölü olduğunu sanıp kendimi öldürmek istiyordum, ardından o kadının  yaşadığını öğreniyordum , kırılıyordum ama kırılan veya yıpranan yaralarımın sebebi olan kişi, bu yaraları sarmak için hiç bir yardımda bulunmuyordu .

Hem psikolojik olarak , hem de fiziksel olarak yoruluyordum ama yarı yolda bırakırsam timime zarar gelir diye korkuyordum .

Aslında şuan şehit olsam arkamda bıraktığım kişilerin , gururlu bir duruş sergileyip , bir kaç zaman geçtiğinde beni anlayıp unutacaklarını biliyordum , benim yerimi illa ki doldururlardı .

Annemin tek kızı ben değildim , abilerimin tek kız kardeşi ben değildim .
Asena'nın annesi yaşıyordu, artık onun da bana ihtiyacı yoktu , Güvenin bir dosta ihtiyacı yoktu çünkü yıllar önce birbirlerine çok şey paylaştığı , bir dostu vardı , Visal benim boşluğumu onunla doldururlardı .

Yavuzun artık bir sürü kardeşi vardı ve en önemlisi bir ailesi vardı , Gündüz babamın Visali kızı yerine koyucağını biliyordum , onunda kız çocuğu eksiği olmıycaktı.

Lal'im  vardı bi ama o da bana hep saygı duyuyordu , anlardı beni . Şiar da öyle anlardı . Araf zamanla anlardı , yani anlamlıydı, hayatına başka birileri ile devam ederdi , yani umarım , belki de çoktan unutmuştur beni .

Ben bu kafa ile avlu da bir kamelya da oturup düşünürken , önüme bir çay bırakıldı , kim olduğunu konuşmamasından anladım , Laldi .
Belki Visal gelir demiştim ama yine ve yine yanılmıştım.

-Abla
Dedi elinde tuttuğu sigara paketini bana uzatarak.

Çok içmezdim ama bazen ihtiyaç gibiydi , o dumanı dışarıya doğru verdiğimde , kötü düşüncelerimden arınıyormuşun gibi olurdu , kesinlikle insan psikolojisiydi biliyordum.

-Eyvallah ablacım
Dedim uzattığı paketten bir dal alarak .
Lal ise benim aksine zaman buldukça içerdi , neden diye sorduğumda , bazen insan tek başına tek yapabildiği şeyin bu olduğunu söylerdi . İşte insan o zaman anlarmış yalnızlığın acısını .

- Düşünme abla , bırak artık
Dedi Lal aklımı okurdu bilirdim .
- Lal bazen ne oluyor biliyor musun .
- Tükenmek istersin
-Evet ama
-Sonra arkanda bırakacakların senin yerini başkaları ile kapatacağı ile ilgili kendini avutursun .
- doğru ya
-ya beni unutmazlarsa diye düşünmezsin .
Beni bu kadar iyi tanıyordu işte .

-Çünkü bizim şehit haberimiz bile 3 dakika sürmüyor , herkez unutur , onlar mı unutmaz .
-Unutmazlar , sen Hakan abiyi unuta bildin mi abla
-hayır çünkü ben bir askerim
-Hayır abla asker olmadan öncesi de var sen bir kardeşsin de .
- öyle de unuturlar be mimoza çiçeğim.
-öyle kolay mı abla , beni çoktan unutmuşmudur ailem .
-Sen unutulsan  da kendini hatırlatmak için küsen bir mimoza çiçeğisin ,seni unutamazlar
-Neden abla küstüğüm için mi
-sana sadece küsmeyi ve konuşmamayı öğretmişler , sen ne yapabilirsin ki .

-Haklısın abla
-Sen daha çok ablacım , bundan emin ol
Sigaramın bitmesi ile cümleyi sonlandırdım.

-Ben sana kaç kere daha dicem içme diye . Abla sen neden uyarmıyorsun
Diyerek yanımıza bir adet atom karınca İkra çullandı, bir yandan Lalin elin deki sigarayı gösteriyordu , bir yandan da bana sinirli sinirli bakıyordu

Güvenli Bölge  /Mehir Belgin Doğu'danHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin