43. Bölüm Acısıyla Tatlısıyla

946 74 13
                                    

Devini omuzlarından tutup kendimden uzaklaştırdım ve göz yaşlarını sildim .
-Bak bebeğim içini kaplayan o karamsarlık bulutunu kendinden uzaklaştır , neyden bahsettiğini bilmiyorum ama abin sana bu kadar değer veririken gitmene izin vermez

-Hayır abla sakın ,abimin haberi olmıycak  . Daha yeni mutluluğu bulmuşken tekrardan kaybetmesini istemiyorum .
- saçmalama Devin , bunu bilmek onun en büyük hakkı .

-Abla lütfen beni anla , seninde abin var hatta bir sürü , senin ölümcül bir hastanın pençesinde olduğunu duysalar , senden önce ölmeye çalışmıycaklar mı. Abim çok acı çekmiş küçükken yaşanan şeyleri ben net hatırlamıyorum çünkü küçüktüm ama abim o acının hastalığın içinde büyümüş . Annemin ölümünü ben net hatırlamıyorum ama abim net hatırlıyor. Ona tekrardan bu acı süreci yaşatamam.

-Peki tamam ama birlikte gidicez hastaneye , benim gözümün önünde de kontrollerin yapılacak ve teşhis konucak, ona göre yapılacak tedavileri  birlikte atlatıcaz . Asla içini karartmak yok , biz varız yanında en iyi tedavi sevgidir unutma güzelim .

Dedim ve kız kardeşime sarılır gibi sarıldım
-Doktorlar anneme çok benzediğimi söylerdi eskiden , annem de tabi canım annesinin kızı nasıl olsa derdi , daha küçüktüm ama annemin kopyasıydım.
Annem öldüğünde ziyarete gelenler beni kollarının altına alıp , ay nasılda annesine benziyor Allah kaderini benzetmesin diyerek yüzüme yüzüme,  doğruları söylerlerdi ama bazen o doğruları duymak istemezdim.

Omuzlarını güçsüzce , dik duruşundan kurtarıp ,savunmasızca aşağı eğdi .
-Abim kimseyi aldırma , hem sen bana daha çok benziyorsun  zaten küçükken annem ile yakınlığını kıskanırdım . Ben varken niye gidip annemden masal dinliyordun ki , deyip çocukluk aklı ile beni avuturdu ama onu avutan hiç olmadı . Bu yüzden diyorum ya abla, söyleme abime , haberi olmasın diye hem ben ölünce.

- Deme öyle  yıldızın parıltısı gözlerinde saklı olan , mavilin en çok yakıştığı  çiçek  . Zarafeti ve nadirliği ile bilinen en güzel çiçek . Senin gibi güzelin ağzına hiç ölüm lafı yakışır mı . Biz en iyisi şimdilik bu konuyu daha sonra, en ince ayrıntısına kadar araştırmak için erteliyoruz.

-tamam abla hadi geçelim içeri .
Onu onaylayarak eve giden yolu gösterdim. Devin ile karşılaşmadan önce aklımda Güven ile konuşucağımı not etmiştim ama aklımdan uçmuştu .

Herşey sarpa sardığında, hiç bir çıkılacak yol yokmuş, gibi de gelse unutmayın umut hep vardır .
Hayat moddom buydu çünkü en dipten gelmiştim ama umudumu hiç kaybetmemiştim , sonucunda ailem , arkadaşlarım , sırdaşlarım , kızım ve belkide hayatımda  kendimi düşünerek verdiğim en doğru kararım vardı .

[Zenginlik para ve mülkten değil sevgiden gelirdi. ]

Tabi ki bu kadar sevgi dolu bir insan değilim .

[Hayır öylesin sen bir hanım efendisin]

Hayır değilim adamların böbreklerini deşen  bir kadın , hanımefendi olabilir mi .

[Asıl sen bunlara rağmen ayakta kalabiliyorsan , asil güçlü bir hanımefendisindir.]

İlk defa anlaştık

[ evet ama biraz daha sırıtırsan , deli sanıcaklar]

Kendi kendime yaşadığım , küçük çaplı tartışmaya son verip , ana odaklandım.
İçeriye girmiştik Devin ile kol kola , bu halimizi Araf görünce , baba edasıyla gülümsedi.

Herkes bir konu hakkında konuşuyordu .
Muhtemelen korkuyolardı , ben buydum bana yaklaşan herkesin hayatında hasar bırakan biri , he tabi bunu dedim diye , zarar görmesinler diye, sevdiklerimi arkamda bırakıp gidenlerden değilim .
Onları yanımdayken korumaya çalışır , gerekirse onlar için ölürdüm.

Güvenli Bölge  /Mehir Belgin Doğu'danHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin