Lal ile konuştuktan sonra içeriye geçtik
Bizim geldiğimizi gören Agâh abi ayaklandı
-Siz de geldiğinize göre birlikte Yavuzun yanına gidelim sonra Turan komutandan helallik alıp göreve çıkıcaz-Görev nedir komutanım
- Diplomat koruma görevi
-Hangisi bu geçende yapılan suikastı engellediğimizi mi
-Hayır ya aslında yakından tanıyorsun
- Allah Allah neyse gidince görürüzMühimmat odasına gitmek için Agâh abi önde ben arkada sırayla koridorda ilerliyorduk. Karşıdan hainin timinden olan, aynı zamanda kuzenim Akif Zemherioğlu geliyordu .
-Komutanım siz Berfin yengemin babası olan Turan komutanın, o meşhur öğrencileri misiniz.
İkra biraz cilve ile
-Aynen öyle Turan timi
Dedi
Ah şu kızın Mardinli ve Kürt erkeği sevgisi
-Çok memnun oldum komutanım
Dedi İkra yüksek rütbeli olduğunu anlayıp
-eywallah aslanım
Deyip eski sert haline geri döndü .
Eeee şıp sevdilik de bir yere kadar tabi-İki dakika rütbeden çıksam olur mu
-Sınırını aşmadan
Dedi Agâh abi
-Mehir bi ara iki kuzen takılalım mı , en sevdiğin kuzenin olmak için elimden geleni yapacağım.
Dedi
Önyargılı yaklaşmamıştı bu yüzden kafa salladım
-tabi olur ,müsait olduğum bir zamanda neden olmasın .
DedimElini omzuma koyup iki kez vurdu destek olmak amaçlı yaptı bu harekete tip tip baktım benim bakışlarımı görünce elini geri çekip
-Rütbeye girdik sanırım komutanım
-Öyle oldu sanki
Dedi İkra
-oldu ozaman komutanlarım ben kaçtım
- Sağ sağlim git aslanım
Dedi Bülent abi ayakları götüne vura vura kaçan Akif'in arkasından .Hep birlikte gülüşerek mühimmat odasına girdik, yanımıza almamız gerekenleri ve özel yeleklerimizi giydik .
Yalnız size bir sır veriyim bu özel kostümleri giyen herkez taş oluyor taş .Son hazırlıklarımızı ve planın üstünden geçtik hastaneye gitmek için hepimiz ortak siyah filmli araca bindik . İkra bir milyonuncu sorduğu soruyu tekrar sordu
-abla cidden hayatında kimse yok mu
-yok ablam valla billah yoktur ha
-ama çok güzelsin abla
-İkra
Dedim sertçeSusup yerine sindi ,çok severdi aşk meşk işlerini .
Araba hastanesinin önünde durdu
Duyduğuma göre ne Zemherioğlu ailesi ne de bizim tim bir milim bile kıpırdamıyormuş .Agâh abi gerildi biraz çünkü Furkan ile son karşılaşmaları biraz sancılı geçmişti .
Agâh komutan ile görevde karşılaşmıştık, terörist kılığına girmişti Furkan da Agâh abi terörist diye ağzına geleni sövmüş ve bir güzel dövmüştü.Agâh abi bende olsam bende aynısını yapardım dese de Furkan çok mahçup olmuştu ,en sonunda Agâh abi de bu sefer ben seni dövüyim ödeşelim demişti, tabi sonucunda Furkan'ın yarası açılmış ve kan kaybından bayılmıştı .
Yani iki ayarsız arkadaş birbirlerini her gördüğünde mahçup olmuş gibi bakıyorlardı. Yanlışlıkla vazoyu kırmış, sahibine masum bakışlar atan kediler gibi .
Asansöre abimin kaldığı katın numarasını tuşlayıp ,aynada kendime baktım .
-gurur duycaklar bundan emin ol
Dedi Agâh abi
-inşallah abi
Dedimİlk defa birileri tarafından gurur duyuyulmak istedim , kendi isteğimle ilk defa benimle gurur duyulsun istedim.
Asansörün kapısı açıldı az önce kovulduğum yere yüzsüz gibi geri döndüm . Yüzsüz olduğum kişi Turan komutan olduğu için çok rahattım .
Koridorda Zemherioğlu ailesi tam kadro aynı şekilde duruyordu ,abiler kendi aralarında bir şeyler konuşuyorlardı.
Muhtemelen "biz niye gitmiyoruz"," Hadi biz gidelim evimize"," bunlarla ne ilgimiz var ". Gibi konuşmalar dönüyordu diye düşünüyordum , onları umruma takmadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güvenli Bölge /Mehir Belgin Doğu'dan
Actionİtlerin korkulu rüyaları her daim onların sonunu getirmeye ant içmiş vatanı için herşeyini feda edicek yiğitlerdi Bu yiğitler sevdiklerini arkalarında bırakarak canını vatan yoluna gözünü bile kırpmadan feda ederlerdi Geride aile bırakırlar dı pe...