Mert'i gönderdikten sonra , ondan haber gelesiye kadar biz de , masayı hazırladık , Beyoğlu ailesi böyleydi misafirin "m" sini duydukları an döktürürlerdi .
Bir yandan da etrafı kontrol ediyordum .
Evet riski yaşayan kişi bendim, ya da Zemherioğlu ailesi ama Beyoğlu ailesi de bu durumu yaşadığımızda yanımızdaydı ve onları da korumak boynumun borcuydu.Bu yüzden kamera odasını, gizli odalarını ,her şeyi kontrol ettim, herhangi bir durum yoktu ,bundan emin olup , ben de Beyoğlu ailesinin misafirini ağırlamak için hazırlıklarına yardımcı oldum . Çok fazla hizmetçileri yoktu evde .Bu yüzden fazla risk durumu da yoktu .
İşlere yardım eden Devine takıldı gözüm. Daha doğrusu gözüm hep üstündeydi, çok dikkat çekebilirdi bu durum, sonuçta yeni tanıdığım birinin üzerinde hep gözlerim vardı ve onun ne yapıp ne yapmadığını kontrol ediyordum ama herhangi bir bayılma , aniden kalkma , koşma , baş dönmesi ,burun kanaması, onun için çok riskli olan durumlardı , bunlar hastalığını tetikliyordu .Bu yüzden hep kontrolüm altındaydı,sanki gözümü ondan ayırsam ,bir şey olacakmış gibi geliyordu.
Artık masa donatılmış bir şekilde hazırdı ve güvenlikler de yerlerine konumlanmış bir şekilde duruyordu ,içim biraz rahat etmişti açıkçası ,her şey kontrolümün altındayken kendimi daha rahat hissediyordum.
Etrafı kolaçan ederken telefonumun sesi ile daldığım düşüncelerden çıktım, telefonu kontrol ettiğimde Mert'in aradığını gördüm, muhtemelen gelmek üzere olduklarını söyleyeceklerdi ve ben ilk defa Mert'in ablası konumuyla Meva ile tanışacaktım.
Mert'in ablası konumu ne alaka diye düşünürseniz şöyle açıklayayım ,biz Mert ve ben de dahil 4 kişilik bir aileyiz, ben ,Mert , Güven ve Asena .
Hepimizin ayrı ayrı ailesi olsa da, birbirimizi tanımadan da önce, aile olmuş 4 insandık ve Mert'in bana ihtiyacı vardı ,bu su götürülmez bir gerçekti, benim de yıllardır aradım Asena'nın dayısı olan ,benden küçük bir oğlan kardeşe ihtiyacım vardı .Ben de Mert de bu eksiğimi kapatmıştım.-Efendim ablacığım
diye açtım telefonu rütbeden çıkmıştım sonuçta ,şu an erkek kardeşim, bana sevdiği kadını tanıştırmaya getiriyordu.l, bir nevi .-abla biz geliyoruz yoldayız
dedi Mert , bende
-tamam ablam
Dedim ve kapattım .
Mert bana ,her abla dediğinde sesinde gülümsediğinin bariz kırıntılarını saklıyordu .Züleyha ablanın anlattığına göre ,Mert ablasına gerçekten çok düşkün bir çocukmuş. Bu yüzden neden bu şekilde çocuksu olduğunu rahatlıkla anlıyordum.Bu dünyada kanatlarım altına almam gerektiğini düşündüm 3 insan vardı ,biri mimoza çiçeğim Lalim ,ikincisi çok sonradan buldum güvenli bölgem ,kardeşim Mert'im ,üçüncüsü ise yıllardır benimle birlikte büyüyen ve asla benden vazgeçmeyen dişi kurdum Asenam.
Ben ise Allah'a emanet yaşıyordum, "kimsenin beni korumasına ihtiyacım yok" gibi bir tavır takınmıyordum ,hiçbir zaman ama kimsenin önceliği, olmadığın da anlıyordu insan , kimsenin seni korumasına ihtiyacın olmadığını.
Ama bu durum ,anneme kadardı, yıllar sonra bulduğum, O güzel kadına kadar. Geçenlerde görevden döndüğümde, bana içtenlikle sarılıp 'bundan sonra tek önceliğim sensin kızım ,diğer eşek sıpalarını büyüttüm ama seni daha büyütmem gereken zamanlarım var' dedi
Bunu dediğinde ben de artık birilerinin önceliği olduğumu anladım. Berfin Zemherioğlu çok değişik bir boyuttu, annesine hayran kızlardandım artık ve bu beni çok mutlu ediyordu.
Mert'in aramasının üzerinden 4-5 dakika geçti geçmedi ,emin değilim .
Mert arabasıyla avluya giriş yaptı ,sanki kendi eviydi mübarek, bu ne rahatlık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güvenli Bölge /Mehir Belgin Doğu'dan
Actionİtlerin korkulu rüyaları her daim onların sonunu getirmeye ant içmiş vatanı için herşeyini feda edicek yiğitlerdi Bu yiğitler sevdiklerini arkalarında bırakarak canını vatan yoluna gözünü bile kırpmadan feda ederlerdi Geride aile bırakırlar dı pe...