19. İşler Karıştı

33 3 0
                                    

Yüzüme çarpan flaşlardan korkup Galip'e sarıldığımı hatırlıyorum.

Evlilik ne alaka! Neyseki dedem magazin programı izlemez. Zaten çevremde bu programları izleyen kimse yok çok şükür.

"Neden olmasın arkadaşlar! Şuan düzeyli bir beraberliğimiz var Şimal Hanımla. Belki yakın zamanda bir süpriz yapabiliriz."

Ne diyor bu? Ben şaşkın şaşkın bakarken flaşlar hala yüzümde patlıyordu.

"Adı Şimalmiş. Şimal Hanım, siz ne düşünüyorsunuz? Ne zaman evleneceksiniz?"

Çaresizce Galip'e baktım.

Başka biri; "Adınız pek duyulmayan bir isim. Ne anlama geliyor?"

Galip yine konuşarak, "Kuzey demek arkadaşlar. O benim şimal yıldızım. Yönümü kaybettiğimde pusulam oldu. Onunla buldum tekrar yolumu." hayrete Galip'e bakıyordum.

Galip elimden çekişleyerek "Arkadaşlar gitmemiz lazım şimdi. İyi geceler."

"Galip Bey, beraber mi yaşıyorsunuz?"

Neyseki Galip'in minibüsüne bindik de kurtulduk gazetecilerden.

"Galip ne dedin sen şimdi? Herkes öğrenecek. Sen bu kadar ünlü biri misin ki gazeteciler başımıza üşüştü?"

"Ehh işte. Bizim de kendimize göre var bir itibarımiz."

Eve gidince Galip odasına gidip film açtı. "Gel birlikte izleyelim."

"Senin odanda mı?"

"Evet neden şaşırdın? Bu gece benimle kalacaksın zaten."

"Kalacağım da, bilmem."

Odasına gittim koltuğa yanına oturdum. Sehpada leptopu vardı. Leptopta ne olduğunu anlamadığım bir film vardı. Koltuğunun altına aldı beni. Yanağımı öptü. Sonra da başımı okşayarak parmaklarıyla dudaklarıma dokundu. Yavaş yavaş yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Kalbim güm güm atıyordu. Dudaklarını dudaklarıma değdirdi. Bir süre dudaklarımı öptükten sonra beni gövdesiyle koltuğa ittirip koltuğa yatırdı. Üzerimdeydi artık. Yavaş yavaş önce çenem, sonra ise boynumu emmeye başladı. Elbisemin omzunu indirip omuzumu dişledikten sonra sağ eliyle  göğsümüz elbisenin üzerinden avuçlayıp mıncıkladı. Sol eliyle de elbisenin eteklerinin altından bacağımın arkasini elledi. Ben ise o anlarda, bunun bitmesini istiyordum. Atakan ile aramızda birşey olsa da yine de ondan hoşlanıyordum ve bu da onu aldattığımı düşündürüyordu.

Galip gittikçe ileri gidiyordu. Olacakları düşündükçe dayanamadım.

"Galip."

Galip beni unursamadan devam ediyordu. Elimle göğsümdeki elini tuttum. "Galip."

Bu sefer eli hareketsiz göğsümde kaldı fakat dudakları tekrar dudaklarımı öpmeye başlamıştı. O beni dudaklarımı bitirmeyi amaçlamış gibi öpmeye devam ederken göğsümdeki eli, elimden kurtulmuş diğer bacağıma da dokunuyordu. O beni öperken ona seslenmek zordu. O yüzden onu itmeye çalıştım. Yüzünü yana çevirip onun beni öpmesini engellemeye çalıştım. Bu sırada da bacaklarımdaki ellerini tutmaya çalışıyordum. Onunla bu şekilde cebelleşirken aklıma, Okşan'ın son gününde yaşadığı tecavüzler gelmişti. Şu an o anı tekrar yaşamak beni ağlatmıştı. Gözlerimden yaşlar geliyordu.

Ben yüzümü yana çevirdiğimde bu sefer boynumu emmeye başlamıştı. Nihayet dudaklarım serbest kaldığında, "Galip!"

Beni duymuyordu pislik!

"Tüm gücümle Galip'i ittim. Sırtı yanımızdaki sehpaya çarpıp yere düştü. Zaten mesafe azdı. Birşey olmadı tabiki ama şimdi bana birşey yapar diye de korkmuyor değildim.

Reenkarnasyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin