16. Elay Sultan 1628

28 3 0
                                    

Bu bölümdeki kişiler gerçek olmayıp tarihi kurgudur!

Gece yine usb bellekteki müziği açıp uykuya daldım.

"Elay Hatun!"

Kendimi yemek yerken bulmuştum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kendimi yemek yerken bulmuştum. Haremdi burası, dizilerde görmüştüm hep. Dizilerdeki haline çok benziyor. Tüllerden oluşan önünde taşlar olan mavi bir elbise vardı üzerimde. Kulağımda azımsanamayacak bir ağırlık. Kulelerim pahalı sanırım. Ellerimi üzerimde gezdirdim. Kumaşın kalitesine bakılacak olursa, gerçekten güzel görünüyorum. Acaba Padişah'ın kardeşi miyim?

"Elay Hatun dedim duymadın mı?"

Sesin geldiği yere baktım. Genç bir kadın bana sesleniyordu. Demek ki adım Elay.

Ee şimdi bu kadın ne ki sultan filan mı peki benim mertebem ne? Ya yanlış birşey söylersem, hala hiçbir şey hatırlamıyorum. Dizilerden öğrendiğim şuydu ki, Topkapı Sarayı gerçekten tehlikeli bir yer...

Birşey demeden yüzüne baktım. Çünkü o kadına hangi ünvanla sesleneceğimi bilmiyordum.

"Bakıyorum nikahtan sonra çok değiştin. Artık kaale bile almıyorsun beni. Ama ben kendimi saydırmasını bilirim."

Arkasındaki Harem ağası olarak düşündüğüm aşırı esmer adama bakarak,

"Parlak Ağa!"

"Buyrun Altınşah Sultan'ım!"

"Bu saygısızı Hünkar avdan dönünceye dek mahzene atın."

"Aman Sultan'ım. Hünkar'ımıza ne derim?"

"Altınşah Sultan'a saygısızlık yapmış dersin?"

Kafasında taç bulunan kadın bu sefer bakışlarını tekrar bana çevirdi.

"Haydi şimdi hızlı ol!"

Altınşah sultan mı? O halde 1800'lu yıllarda olabiliriz.

Kafamda yürürken bir ağırlık vardı. Birşey düşecek gibi oluyordu. Elimi başıma götürdüğümde onun ince bir taç olduğunu farkettim ve oracıkta herşeyi hatırlamaya başladım. Bu reenkarnemdeki karmam açgözlülük'dü. Hırsdı. Mevkiiydi. Gözlerim haremde kızların arasından geçerken Camilla'yı aradı. Yoktu.

"Haydi Elay Sultan. Emir büyük yerden. Kadın Efendi böyle buyurdu."

"Peki, öyle olsun madem. Kadın Efendi'ne söyle Hünkar'ım avdan döndüğünde bakalım ne hesap verecek?"

"Öyle deme Sultan'ım. Bilirsin Altınşah Sultan'ımın öfkesi kor gibidir iki yanar, sonra hemen söner."

"Hayatta kalmak için her türlü rüzgara eğilmek de ne bileyim... Neyse birşey demeyeceğim."

Reenkarnasyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin