2. Cinci Hasan Hoca ile seansımız

55 4 1
                                    

Divana uzandım ve hoca, gömleğimin üzerinden göbeğime dokunup birşeyler okudu, üfledi. Bir dakika kadar okuyup üfledikten sonra gömleğimin altına elini sokup göbek deliğime bir parmağını koyarak benim "Hocam napıyorsun?" dememe aldırış etmeden okumaya devam etti. Onun bu kendinden emin tavrı, çok mu kötü niyetliyim acaba diye kendimi sorgulamama, hocanın bu babacan tavırlarından dolayı kötü niyetli olduğumu düşünüp pişman olmama ve ona daha fazla güvenmeme sağladı.

Hocaya pişmanlıkla oluşan güven ile bakarken, gömleğimin üzerinden, elleri ile vücudumu okşayıp cini çıkarmaya çalışıyordu. Yani öyle yapıyor sanırım. Aslında okşama da değil belli belirsiz temas gibi birşey. Çoğunlukla elleri vücudumun üzerinden geçiyor ara ara elbiseme temas ediyordu.

Elleri yavaş yavaş vücudumun üstünden geçerken ister istemez goğüslerime dokunuyordu. Onun istemeden yaptığını düşünerek gözlerimi ondan kaçırıyordum. Elleri karnımı geçtiğinde bu sefer de bikini bölgeme ince keten pantolonumun üzerinden dokunuyordu. Pantolonum ince olduğu için dokunuşlarını net hissediyordum. Oradan geçince sıra, bacaklarım ve ayaklarıma geliyor. Orada ellerini sanki ellerinden bir şeyi sirkeliyormuş gibi yapıp sallıyor. Belki de cinin izlerini toplayıp dışarı atıyor. Bilmiyoruz ki, hiç hocalık işim olmamıştı. Daha sonra tekrar başımdan okşamaya devam ediyordu. Bu şekilde tüm vücudumda iki elini pek de temas etmeden 3 kere gezdirdi.

Hoca daha sonra gömleğimin üstten bir düğmesini açtı. Hemen elini tutup "Hocam."

"Kızım dur şimdi gidecek. Ona alan açıyorum. Üzerinde elbise varken nereden çıksın bu cinni? Mazallah içeride kalır bu kafir."

Hemen elimi elinden çektim. Hocanın işine karışmayayım şimdi. Çok fesatım Allah'ım özür dilerim bu mübarek şahsa iftira attığım için.

Hoca üzerimdeki gömleğin düğmelerini çıkarmıştı. Bense gömleği ellerimle kapatıyordum utandığım için.

Hoca ellerimi tutup yanlarıma götürdü. "Güzel kızım kendini bana bırak o cinninin çıkmasına az kaldı."

Hocaya başımı sallayıp ellerimi serbest bıraktım. Hoca bu sefer boynumdan aşağı doğru iki eliyle biraz önce yaptığı gibi okşamaya başladı. Goğüslerime geldiğinde bu sefer üzerimde sadece sütyen için öncekinden biraz daha fazla hissediyordum. Allah'ım çıksın şu cin n'olur?

Hocanın eli ikinci defa yine sütyenime geldiğinde yine elini tuttup, "Hocam vazgeçtim, çıkmasın."

"Kızım bu cin kafir, şeytan gibi. Sana türlü vesveseler verir mazallah. Hem bunu sana koca olsun diye musallat etmişler." Yine ellerimi çektim korkarak. Hayır korkmak az kalır. Dehşete düşerek...

Bu turu da üçledikten sonra sıra göbeğime birşeyler çizip kalemle birşeyler yazdı. "Az kaldı kızım çıkıyor merak buyurma sen." diyerek pantolonumun düğmesini açtı. Dehşete düşsem de cin min diyor, hoca beni korkutuyordu. Hoca pantolonumun düğmesini açtığında bana baktı. Ona dehşetle baksam da sesimi çıkaramadım. O da fermuarımı indirdi. Şu cin mevzusu çabuk bitsin diye birşey diyemedim. Tek dayanağım Hoca'nın Ayşim'in tanıdığı biri olmasıydı.

Hoca daha sonra ayağımın ucuna doğru geçerek pantolonumu aşağı indirmeye çalıştı.

"Hocam?"

"Korkma kızım. Az kaldı. Şimdi o deyyusa gününü göstereceğim. Sen gibi güzel kızları rahatsız etmek ne demek?"

"Hocam bırakalım." diyerek yarı çıplak bacaklarımla dizlerimi birbirine yapıştırdım. Bir yandan da dizime kadar inen pantolonumu tutuyordum.

Birden pantolonu indirmeyi bırakarak üzerime çıkıp oturdu. Ben debelenirken beni tekrar korkutacak birşey söyledi.

"Sus kızım, geldi."

Reenkarnasyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin