Mahperi'den...
Nereye? Yada ne amaçla gidiyorum bilmiyordum ancak bir an önce buradan uzaklaşmak istediğim kesin ve netti...
Sonunda caddeye yaklaştığımda yüzümde ki gülümseme büyümüştü, nefes nefese son gücüm ile caddeye koştuğumda yolun ortasında yalnızca Halit abi ve iki tane iri yarı adam duruyordu .
Sinirden dolan gözlerimi kapattım ve derin bir nefes alıp gözlerimi araladım ardından gökyüzüne kafamı kaldırdım ve derin bir nefes alıp kendimi toparladım ardından Halit abi'nin yanına ilerleyip konuştum.
"Amacın neydi? Beni öncesinde özgür bırakıp sonrasında yine karşıma çıkıp bu iki köpeğinle gelmeler filan."
"Mahperi hâlâ daha anlamıyor musun?"
"Anlıyorum ama o aklında ki şeyin olma olasılığı bu evrenin içinde bırak öteki dünyada bile yok."
Gözlerinde gördüğüm hayal kırıklığı ile gözlerimi kaçırdım ve yanından ayrılıp boş yolda ilerlemeye devam ettim.
"Nereye gidiyorsun?"
"SANANE!"
"Ya saçmalama kızım gel şuraya."
Yürümeye devam edeceğim sırada kollarımdan tutulmam ile havaya yükseldim.
"Bırakın beni vallahi çığlık atarım bak İMDAAA-..."
Ensemde hissettiğim ufak bir acı ile yavaş yavaş görüntüler netliğini kaybetmiş ve yerini karanlığa bırakmıştı...
🦋🦋🦋
Gözlerimi araladığımda karşımda iki çift göz ile kaşlarımı çatarak yüzüne baktım.
"Neden beni tutuyorsun?"
"Sanane kızım keyfin yerinde mi yerinde daha fazla mız mızlık yapma."
Gözlerimi devirdim ve Halit abi ye sırtımı dönüp yatakta yatmaya devam ettim.
Ufak bir sessizlik sonrası ağır adımlar ile odadan çıkıp gitmişti hala daha yaşadıklarımın şoku içerisinde öylece yatıyordum .
Telefonu aldığım için en azından şanslıydım konumumu açtım ve haritalar a girip bulunduğum yerin çevresini inceledim full ormanlık alan vardı sinirle ofladım ve telefonu bırakıp düşünmeye başladım.
Polisi ararsam her türlü geçiştirip yollardı .
Odada volta atarak düşünmeye başladım...
Aklıma gelen düşünce ile sinsice sırıttım ve giyinme odasına ilerleyip şortlu saten bir gecelik takımı giyindim ardından aşağı indim ve mutfağa ilerleyip dolabı inceledim tencere ile sarma vardı tencereyi masaya koyup kapağını açtım ve saçlarımı tepeden topuz yapıp elim ile yemeye başladım.
Bir kaç dakika sonra mutfağa giren Halit abi ile hiç bozmadan yemeye devam ettim.
O ise bir kaç kez süzmüş sonrasında soğuk bir su içip mutfaktan ayrılmıştı içeriden bana seslenmesi ile dikkat kesildim.
"BEN UYUYORUM."
Merdivenlerden sesi geldiğinde gülümsedim ve mutfaktan çıkıp dinlemeye başladım.
Odasının kapısının kapanma sesi de geldiğinde mutfakta ki boydan boya olan cam kapıyı araladım ve sessizce bahçeye çıkıp etrafa bakındım güvenlikler ortalıkta yoktu evin etrafında biraz dolaştığımda gözüme ilişen merdiven ile sırıttım ve merdiveni alıp duvara dayadım .
Başardım ay başardım .
Merdiven basamakları bittiğinde gördüğüm dikenli teller ve öteki tarafta bir yığın korumalar, köpekler ve Halit abi ile gülümsedim.
"ehehe.."
Sıçtık.
"Ne oldu Mahperi?"
"Hiç ya öylesine spor diye şey ettim ben iniyim en iyisi ."
"Hm hm bence de in sen en iyisi."
Gıcık herif. Bonco do on son on oyoso.
Yere indim ve eve girip koltuğa oturup bekledim.
Ne ara oraya indi o ya uf ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARDON?! - Yarı Texting-
Chick-LitStajyer bir yönetici asistan olan Mahperi Soykan ile koca şirketin ceo'su olma yolunda ilerleyen Savaş Eroğlu tıklım tıklım olan bir asansör'e aynı anda binmeye çalışması sonucu başlar herşey... Mahperi acele ile asansörü tuttuğuna sevinirken iri ya...