BÖLÜM 12: "VİRAN EYLEMEK"

15.6K 1.1K 169
                                    

Merhaba, ben geldiim. Sizler de hoş geldiniz. 7 bin kelimeye yakın yeni bölüm yazdım. Benim yazdığım en uzun bölüm olabilir. Severek okumanız dileğiyle. İyi okumalar dilerim. ♡

Lütfen yorumlarınızı benden esirgemeyin.

Bölüm Şarkıları: İsmail Altunsaray - Sen Benimsin
Dolu Kadehi Ters Tut - Dilerim ki
Yaşlı Amca - Ve Ben
Yalın - Benimki

Medya: Yaser


*






Hava kararmak üzereydi. Yaser bunca vakit araba sürdüğü için hemen uyuyakalmıştı. Gülendam birazdan sessizce evden çıkmayı düşünüyordu. Hemen o eve gidip kutusunu alıp evine dönmeliydi. Son kez yatak odasında uyuyan Yaser'e baktı. Yorgun olduğu belli olan adam onunla biraz uğraşıp sonrasında mayışıp uyumuştu. Böyle olması daha iyiydi. O bu işe karışmadan hemen halledebilirdi. Sessiz adımlarla çantasını alıp dış kapıya yaklaştı. Beyaz spor ayakkabısını giyip evden çıkmadan önce son kez evine baktı. Sıkıntılı bir iç çekip kapı kolunu indirip aynı sessizlikte evden çıktı. Kapıyı sessizce arkasından kapattı.

O sırada kapı kapanır kapanmaz gözlerini açan Yaser kaşlarını çattı. Biliyordu işte, Gülendam bir işler karıştırıyordu. Ta en başından beri ondan garip bir şeyler vardı. Yataktan kalkıp üzerinden eşofmana rağmen odasından çıkıp koridoru aşıp dış kapının önünde durup aceleyle ayakkabısını giydi.

''Benden habersiz ne işler karıştırıyorsun kıvırcık?''

Dışarı çıktığında anahtarla kapıyı kilitledi. Koşar adımlarla bahçeyi aşıp Gülendam'ı takip etmek için yola koyuldu. Güneş çoktan batmıştı ama gökyüzünde hafif bir mavilik kalmıştı. Bu vakitte ondan habersiz dışarıda ne işi vardı?

Gülendam acele adımlarla sokakları aşarken Yaser ona görünmemeye çalışıyordu. Bu acele de neydi böyle?

Onu sessizce takip ederken yakalanmamak çok zordu. Neyseki havanın karanlık olması gizlenmek konusunda onu çok da zorlamıyordu. Sadece bu takip etmenin sonucunda ne görecekti onu merak ediyordu.

Gülendam istikrarlı adımlarla eski yaşadığı mahalleye vardığında Yaser garipsedi. Akşamın bir vaktinde bu mahallede ne yapacaktı?

Sonunda sarışın kadını babasının evinin önünde buldu. Ne işi vardı burada, ona haber vermeden neden buraya gelmişti ki? Gülendam ona haber vermediği için sinirlenmişti. Daha evleneli bir gün olmuştu. Onu uyutup bu boktan mahalleye koşa koşa onu ne getirtmişti?

Gülendam kapıyı çalıp çalmamak arasında tıkanıp kalmıştı. Babasını görmek istemiyordu. O kadını ve kızını görmek istemiyordu. Son bir kez diye tekrarladı içinden, son kez...

İçinden tekrarladı. Bu gece bitecek, bitmek zorundaydı.

Kapıyı iki kere sertçe tıklattı. Derin bir nefes alıp kapının açılmasını bekledi. Kapı sonunda açıldığında Nermin'i gördü. Onu görünce otomatikman yüzünü buruşturdu. Kötü kalbinin zehri çirkin yüzüne yansımıştı. Kadın da onu görünce surat astı. Sanki onun gül cemalini görmek için buraya gelmişti. Bir de ona tavır alıyordu. İçinden sabır çekip onu itip içeri girdi.

''Kız seni gebertirim, nasıl itersin beni?!'' Nermin kapıyı kapatıp arkasından bağırarak geliyordu. Onu zerre umursamıyordu. O iğrenç sesini bir daha duymamak için buradaydı. Salona bir hışım girdiğinde babasını gördü. Yerdeki minderde oturmuş bir elinde çayı, bir elinde kumandasıyla her zamanki gibi akşam haberlerini izliyordu. Bir ona bir de televizyona bakıyordu.

YARA İZLERİ VE ÖPÜCÜKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin