13. Bölüm: Yanlış Anlaşılma mi, Yanlısı Anlamak mi?

53 35 2
                                    

Atlas sadece birkaç dk önce bilgisayarı izleseydi bunların onu kurtarmak için olduğunu anlardı. Ama maalesef geç kalmisti. Hem de çok..
"Yapma ne Efla..."
Efla
"Hadi o zaman yarın okulda konusuruz."
"T-tamam."
Sonra Ateş evden çıktı.
Ertesi gün
"Gunaydin Efo!"
"Günaydın Ateş."
Sınıfa gectiklerinde onları Talya karşıladı.
"E-efla? Ateş'le çok yakınsın sanki?"
"Hee, biz sevgiliyiz."
Bu olayı sadece Karan ve Efla bilecekti. Kimseye güven olmazdi.
"Ne?"
"Evet. Neden bu kadar şaşır-"
"Ben seni hiç taniyamamisim Ateş, hele seni hiç Efla. Sen böyle değildin. Ne ara unuttun Atlas'ı böyle."
"Talya yapma böyle!"
"Ne dememi bekliyorsun Efla? Heh bide sizi tebrik mi edeyim? Ne kadar yuzsuzsun böyle. Sen ne kadar kendini avutsanda ben Atlas'ı unutmadım, unutmamda. Abim o benim. Lütfen bir daha konuşmayalım."
"Sen bilirsin."
Talya Efla ile dalga geçercesine güldü.
"Öyle olsun Efla."
Sonra Talya Efla'ya omuz atarak çıktı.
"Boşver Efla, bu senin kararın. Kimseyi ilgilendirmez.
Okul dağıldı
Efla evine geçti.
Efla o kadar akıllı biriydi ki, evinde kamera olabileceğini düşündüğü için evrede role devam ediyordu.
"Aşığım ben bu çocuğa yaa!" Bu rolü oynarken bile o kadar iğrenç hissediyordu ki kendini. Tiksiniyordu adeta. İgreniyordu her seyden. Ateş ile temas halindeyken kusasi geliyordu. Ama bunu Atlas için yapmak zorundaydı. Sonra duş için banyoya girdi.
Aynaya baktı uzun uzun. Saçları bağlıydı.
Saçlarını açarken, "Atlas'ı bulana kadar saçlarımı bir daha baglamayacagim."
Sonra duş aldı ve çıktı. Evde bile oldukça rol yapmaya çalışıyordu. Ve bunları yaparken kendinden soguyordu.
"Az Karan'ı çağırayım yaa."
Atlas
Atlas ekranda kahroluyordu. Yarın dibinde bir köşeden kıytırık bir sandalyede bitik bir şekilde Efla'yı izliyordu.
"Her şey tamam da Efla, seni görüp duyup dokunamiyorum ya, en çok da o koyuyor."
Efla eğer Atlası o halde gorseydi neler olurdu kimse tahmin edemezdi.
Aşırı rahatsız bir sandalyede, ağzı burnu kan içinde, sağ  kolu dirsegine kadar yanık, başıni arkasina yaslamış, bir bacağı kırık bir sekilde Efla'yı izliyordu Atlas.
Efla
"Karan bana gelsene, daha doğrusu bir yere gidelim."
"Tamam, ben alırım seni."
Karan arabasi ile eve geldi.
"Bin bakalım."
Efla, artık izlenmemenin verdiği rahatlık ile rahatca konuşmaya başladı.
"Karan dayanamıyorum ben."
"Dayanacaksin, Atlas için."
"Ateş ile sevgili olmak çok yoruyor, evimin içinde kamera bile olabilir, telimden dinleniyor olabilirim ve rol yapmak beni çok yoruyor."
"Anladım, ama dayanmak zorundasın. Yanındayım. Yanındayız."
"Deneyeceğim."
"Bu aradq mezuniyet geliyor, 1 hafta sonra."
"Atlas, büyük ihtimalle gelemeyecek, degil mi?"
"Öyle görünüyor."
1 hafta sonrq
Efla kırmızı elbisesi ile merdivenlerden indi.
"Ooo, güzellik çok güzel olmuşsun. Kırmızı senin rengin."
"Teşekkürler Ateş."
Ateş Efla'ya elini uzattı.
"Hay hay."
Efla o kadar bitkindi ki, geceleri uyumuyordu. Kendini oldukça suçlu hissediyordu. Ve bu mezuniyet Atlas ve Eflanun hayaliydi. Atlas mezun bile olamamıştı.
Talya Efla'ya seslendi.
"Hoca seni çağırıyor."
"Geliyorum."
"Efla kızım Atlas neden okula gelmiyor?"
"H-hasta hocam."
''Gecmis ololsunlarimi iletirsin. Diplomasını sana vereyim. Sen ona verirsin."
"Tamam hocam."
Fotoğraf çekildi, kepler atildi ve sıra eğlenmeye geldi.
"Hanımefendi, bu dansı bana lutfeder misiniz?"
"Tabii, beyfendi."
Efla, Ateş'e elini verir vermez midesi kalktı.
Atlasi aldatoyormus gibi hissediyordu.
Ama bunu yapmak zorundaydı.
Dansın son dakikalarında bulantısı zirveye ulaşmış, katlanilamaz hale gelmişti. Ama kendini tuttu Efla. Atlas için. Taki dans bitimine kadar.  Efla birden dans bitiminde karnını tutarak lavaboya kostu.
"G-geliyorum."
"Efla, iyi misin?"
Efla is sadece koştu. Karşına çıkan ilk lavaboya girdi. Girer girmez aklına Atlas geldi. Orada ceset aradiklari gün..
Sonra Efla kabinlerin birine girip kustu.
Arkadwn Talya geldu.
''Efla iyi misin?"
Efladan ses çıkmıyordu. Bilerek susuyordu. Susmak, içinden geldiği gibi davranmak istiyordu. Sonra birden çıktı.
"Ben evime gidiyorum Talya, onlara söylersin."
"Ben birakayim mi?"
"Yok, ben arabamla giderim."
"Peki."
Sonra Efla çıktı. Hızla arabasına bindi. Evinde girdi.
Duşa girdi ve Ateş her dokunduğunda pislendigini hissettiği vücudunu suya bıraktı. Sonra giyinip odasına gitti.
Atlas
Eflayi ilk defa bu kadar bitkin görmüştü.
"Kahretsin, bugün mezuniyet vardı. Ama Efla'ya ne oldu ki-'
Efla yatağından hızla kalkıp masasına yöneldi.
"Atlas artık dayanamıyorum!" Efla sonrada eline gelen her şeyi fırlattı.
"O Ateş denen çocukla sırf seni kurtarmak için sewim. Bıktım. Bana dokunmasindan."
Efla manyak gibi eline gelen her şeyi kırdı, döktü.
Atlas
"Ne yani, Efla bunları bilip beni kurtarmak için mi onunla sew olmuş? Kızın günahını aldım yaa Allah beni kahretsin!"
Efla
"Karan, Karani arıyım!"
Atlas
"Oha, Karan'da mi bana yardım ediyormus?  Ben olayları çok yanlış anlamisim."
Efla
"Alo, Karan evime gel acil."
"Geliyom."
Karan da korkmuştu. Karan geldi.
"İyi misin Efla? Bu evin hali ne?"
Atlas
Atlas Efla'yı izlerken odaya Ateş daldı.
"Naber lan?"
"İyi seni sormalı."
"Ben çok iyiyim. Efla ile sevgiliyiz."
"Hayirli olsun."
"Olsun tabii, olsun. Ama seninle çok işim var. Hemen salmam seni."
"Umrumda değil."
"Peki, bugün çok yoruldum bu yüzden gidiyorum ama yarın seninle daha çok ugrasacagim."

Gülen YüzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin