...
Hastaneye vardığımda ilk işim Yağız ile Oğuz'u bulmak oldu.
Beni görünce Yağız ayağa kalkıp sarıldı ama Oğuz selam bile vermemişti.
"Nasıl oldu? İyi mi şu an?"
Yağız tam ağzını açmış konuşacaktı ki Oğuz'un konuya dahil olmasıyla sustu. "Bir de utanmadan nasıl, iyi mi diye mi soruyorsun Asena?" dediğinde beni baştan aşağı inceleyip tiksinircesine baktı.
Bir adım yaklaştım ona doğru. "Oğuz böyle olacağını nereden bilebilirdim? Bilsem bile engel olamazdım. Yapma lütfen, şimdi darılmanın sırası değil."
Ayağa kalktı. "Benim kardeşime bir şey olabilirdi! Ki olmuş olan zaten. Senin vahşi arkadaşın yüzünden sakat bile kalabilirdi. Kesinlikle şikayetçi olmasını sağlayacağım. Elimden ne geliyorsa yapacağım." deyip tekrar oturdu.
Uçsuz bucaksız koridora dalıp giderken konuşmaya devam etti. "Senin neyine aşık olmuşsa?"
Gözyaşlarım yine canımı yakıyordu. Olanlar beni çok üzüyordu.
"Oğuz böyle olmasını istemezdim inan bana. Aşkının değil arkadaşlığının hatrına ona bir şey olsun ister miyim ben?" dedim. Kafasını çevirip bana baktı.
"Ben anlamam. Eğer gerçekten arkadaşlığımızın bir hatrı varsa bize şikayetçi olma konusunda yardım edersin. Şoförün hakettiği cezayı alacak!"
Artık kendimi tutamadım ve başladım tekrardan ağlamaya. Kısılan sesimle konuşmaya başladım.
"Lütfen böyle söyleme! Kıvanç buraya gelip Caner'den özür diler ve tüm masraflarını karşılar. Ama şikayetçi olmayın ondan lütfen! Olayı tatlıya bağlayalım istiyorum." dedim. Yağız arkamda öylece durup bizi dinliyordu. Ağlamam şiddetlenince elini omzuma koydu. Yanımda olduğunu göstermek amacıyla bana gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babamın Şoförü || Yarı Texting
ChickLit"Sen beni sevmiyorsun! Benimle oyun oynadın!" "Öyle mi?" Eliyle çenemden tutup kafamı kaldırarak gökyüzüne bakmamı sağladı. "Şu yıldızları saymaya başla! Hepsini saymayı bitirdiğinde seni sevmekten vazgeçeceğim." Gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Titr...