YUVA

Az Dişini Sık

Deha koşar adımlarla koridorda yürümeye koyuldu. Hemen insan kaynaklarına gidip konuşmak için can atıyordu. Adam Deha'ya görünce el pençe kesilip selam verdi. Adamın Deha'yı da babasını da tanımadığı acemi olduğu çok belli oluyordu. Deha lafı uzatmadan işiyle ilgili bilgi istedi.

-Öncelikle efendim sizin gibi üst düzey bir yönetici neden böyle basit bir işte çalışmayla cezalandırılır aklım almıyor. Yekta Bey tarafından bana verilen emirde sizi bilgilendirmem emredildi. Ayrıca konuşacaklarımız siz, Yekta Bey, Suna Hanım ve babanız Kemal bey arasında sır olarak kalacağının garantisini veririm. İlk olarak yaklaşık 20 bin çalışanın evine ekmek götürmesini sağlayan en büyük fabrikalarınızdan birisinde dış cephe tarafındaki security departmanında başka bir security personeliyle beraber gece vardiyasında çalışacaksınız.

Deha duydukları karşısında şaşkınlığa uğramış nasıl tepki vereceğini bilememişti. İnsan kaynaklarının onunla alay edip etmediğini de kavrayamıyordu. Sesli bir şekilde nasıl demekle yetindi.

-Evet, bu görevi yalnız başınıza üstelenmeyecek olmanız sizin lehinize olacaktır. Her ne kadar sapa bir bölgede görev alacak olursanız olun yine de can güvenliğiniz için tek başınıza olmamamız size fayda sağlayacaktır.

-Ben şimdi güvenlik görevlisi olarak mı çalışacağım, diyerek ayağa kalktı şaşkınlıkla.

-Evet efendim sizin göreviniz en büyük fabrikalarınızdan birisinin güvenliğini sağlayan kapılardan birisinde gece nöbeti tutmak.

-Siz şimdi bana bu şirketin, o fabrikaların varisi olacak kişinin gerçekten güvenlik görevlisi olarak çalışacağını mı söylüyorsunuz.

-Üzgünüm efendim ama emirler böyle.

Deha duydukları karşısında şok olmuş, nasıl tepki vereceğini bilememişti. Üstelik şirketin sahibinin babası olduğu yetmezmiş gibi o da yönetim kurulundaydı. Hem onca sene yurtdışında güvenlik görevlisi olmak için mi okumuştu. Bu ceza beklediğinden de ağırdı. Onun gurunu kıran, aşağılayan bir uygulamaydı Deha'ya göre. Nasıl olurdu da bir kulübede gözetmenlik yapardı. Bu nasıl bir ceza, nasıl bir iş, nasıl bir karardı. Adama bir şey demeden eline tutturduğu belgelerle dışarıya çıktı. Koridorda ayakta dikilip uzun süre kıpırdamadan durdu. Koridorda yengesiyle karşılaşınca kendisini toparlamaya çalıştı.

-Dehacığım nasılsın, sorusunu gayet ilgili bir tavırda sormuştu Suna.

-İyim yengecim sen nasılsın.

Aslında iyi falan değildi aksine o an orada can çekişiyor gibi hissediyordu. Başına gelen bu talihsiz hatanın bedelini bu kadar ağır bir şekilde ödeyeceğinden habersizdi.

-Anlaşılan cezanın ne olduğunu öğrenmişsin.

-Abime sorma cesaretimin olmadığını biliyorsun, kimin aklından çıktı bu korkunç ceza, sorusunu tavırlı bir surat ifadesiyle sordu. Yengesi kayınının büzülmüş dudaklarına bakıp yumuşacık olan yanaklarını sıktı.

-Kimin aklı bu dâhice kararı alacak kadar çalışıyorsa ondan çıktı tabi ki, dedi.

Deha yengesinin bu kararı vermesinden kaynaklı hayal kırıklığına uğramıştı. Gözleri dolmuş üzülmüştü.

-Aaa ama bana bakma öyle, eğer böyle absürt bir ceza için abini ikna etmeseydim şimdi haritada yerini bile bilmediğin 3. Sınıf bir ülkede bayilerimizden birisinde evrak işleriyle uğraşacaktın. Hem kendi ülkende hem de sevdiklerinden ayrılmadan kolay bir işte çalışacaksın. Moralini bozmana gerek yok ben bir aydan fazla çalışamaz diyerek kapıyı aralıklı bıraktım bir ay güvenlik personeli olarak çalışta 5 ay seni orada esir tutmaması için ikna ederim ben Yekta'yı.

-Her seferinde beni şaşırtmayı beceriyorsun yengeciğim. Ben de tüm bu işler senin başının altından çıktı diye düşünüp sana karşı öfke duymaya başlamıştım.

-Bu dürüstlüğün bir gün başına bela açacak biliyorsun değil mi, diyerek Deha'ya kocaman gülümsedi.

-Sana öfkelendiğim için özür dilerim. Ama sen bana kıyamazsın diye bu kadar rahat davrandığımı da unutma.

-Allah Allah küçük beyefendiye bak sen. Sana öyle bir kıyarım ki, benimle fazla uğraşma gider abine cezanı 6 ay değil 6 yıl yap derim.

-Aman yengeceğim gözünü seveyim şakasını dahi yapma. Benim abim bir tek senin sözünü dinliyor ciddiye alıp kabul eder falan korkutma beni.

-Latife yapıyorum, ben biricik Deha'ma kıyar mıyım? Sen de şimdi git evde dinlen pazartesi gecesi iş başı yapacaksın. Geceleri çalışmak geceleri sabahlamaya benzemez. Gençliğimde çok vardiyalı işlerde çalıştım ben hatta öğrencilik yıllarımda sizin fabrikalarınızdan birisinde de üç ay boyunca vardiyalı çalışmıştım. Gece çalışması insanı çok yorar, uyku problemleri yaşamana da sebep olacak. O yüzden sana yollayacağım ilaçları, bitkisel kürleri tüketmeyi ihmal etme.

Deha sıkıca yengesine sarıldı. Suna'ya karşı minnet duygusu içeresindeydi. Annesini çok küçük yaşta kaybetmiş abisinden ise hem psikolojik hem de fiziksel şiddete maruz kamıştı. Yengesi bunlardan bihaber olsa da her zaman abisine karşı onu savunmuştu.

-Bu arada işe patronun oğlu olarak değil, yeni emekli olan bekçinin tanıdığı olarak gireceksin. Büyük bit ihtimalle tek muhatap olacağın kişi iş arkadaşın dışında kimse olmayacak ama yine de dikkatli davran. Senden kimsenin faydalanmasına izin verme. Dediğim gibi çok değil bir ay dişini sık ve dayanmaya çalış. Sonra yine hayatında kaldığı yerden devam edersin.