24. bölüm (gerçeklik aynası)

128 13 9
                                    


Kalbimin aylar sonra gerçekten attığını hissediyorum. O beni öperken içimde ki duygulardan emin olmaya başlamıştım. Evet ben kuzey sancağı seviyordum.

Dudaklarını dudaklarımdan ayırdıktan sonra anlını anlıma yasladı. Kesik kesik aldığı nefesler yüzüme çarpıyordu. Buda kalbimin daha fazla hızlanmasına sebep oluyordu. Güldüğünü duyduğumda bakışlarımı onun maviliklerine çevirdim. Gecenin karanlığında birer yıldız gibi parlıyordu o gözler.

“İyi ki doğdun arya” dediğinde hafifçe tebessüm ettim. Sanki ismim onun dudaklarının arasından çıktığında kulağa daha hoş geliyordu. Birden kuzeyin saçlarının arasında ki bir şey onun maviliklerinden ayrılmama sebep oldu. Buda neydi böyle? Anlımı anlından çektim ve elimi uzatarak saçlarının arasında ki şeyi elime aldım.

“Bu ne lan?” dedi kuzey gözlerini kısarak elimde ki şeye bakıyordu. Bir dakika bu çekirdek miydi? Nerden gelmişti bu?

“Lan niye bıraktınız öpüşmeyi” diye bağıran karsı duymamla kafamı yukarı çevirdim. Ve gördüklerim karşında ağzım bir karış açık kalmıştı. Kars elinde bir kase çekirdek ile balkondan bizi izliyordu. O her şeyi görmüş müydü şimdi? Bu düşünce aklımdan geçer geçmez sanki bütün kan yanaklarıma hücum etmişti.

“Oğlum hem çağırıyorsun hem de kuma gibi araya giriyorsun” dedi homurdanarak bakışlarımı kuzeye çevirdim. Onu buraya Kars mı çağırmıştı?

“Sus be kutup tiklisi ulan ben olmasam siz yan yana bile gelemeyeceksiniz hala laf mı yapıyorsun!?” dedi bağırmaya devam ederek. Bu çocuk ta kesinlikle nur teyzenin Türk kanı fazla fazla vardı. Mahallenin mobese kamerası olan teyzeler gibiydi. Bir dakikayı bile kaçırmıyordu hay maşallah!

“Sabır ya rabbim” dedi kuzey bakışlarını ondan çekerek tekrar gözlerim ile buluşturdu.

“Ben en iyisi gideyim” dedim fısıldayarak ama mavilikleri gitmemi istemiyor gibi görünüyordu. Sağ elini kaldırdı ve yanağıma yerleştirdi baş parmağı ile yanağımı okşadı. Bana olan dokunuşu içimden bir şeyleri kopartıyordu. Karnımın içinde uçuşan kelebekler her saniye artıyordu.

“Yarın maçım var seni orada görmek istiyorum” dedi sıcak nefesi hava yüzünden buharlaşırken ben hala söylediklerini anlamaya çalışıyordum. Dur bir saniye o az önce bana emir mi vermişti?

“Bir dakika sen bana az önce emir mi verdin?” dedim kaşlarımı çatarak. Kuzeyin yüzünde muzip bir gülümseme oluştu. Komik olan neydi?

“Hayır güzelim sade-“

“Kesinlikle sana emir verdi” diyerek tekrardan aşağıya doğru bağıran karsı duymamla kaşlarım mümkünmüş gibi daha çatıldı. Şahidim de var işte emir vermişti. Geriye doğru bir adım atarak ondan uzaklaşmak istedim. Ama bu sadece istemem ile kaldı kolunu bir anda belime dolarak beni sertçe göğsüne çekti. Kafam onun göğsüne gömülürken kokusunu beni cezbediyordu.

“Sana emir falan vermiyorum sadece seni orada görmek istiyorum ve geleceğini de düşünüyorum” diyerek kendini açıkladığında derin bir nefes aldım. Kokusu ciğerlerimi doldururken onun yaptığı açıklamayı gayet te mantıklı bulmuştum.

“Lan kuzen benim tanıdığım arya bunun altında kalmaz” dedi kars bağırarak. Haklıydı iki güzel sözle hemen kendimi bırakmamalıydım. Ellerimi onun göğsüne koydum ve kendimi hızla geri çektim.

“Bas tokadı!” dedi kars beni gaza getirmek için aynı sevgilisinden ayrılması için tüm kozlarını kullanan yakın arkadaşı gibi. Bende buna kanarak elimi kaldırdım Kuzey’in yüzüne sertçe bir tokat attım. Kafası sol omzuna düşerken attığım tokadın sesi kulaklarımda yankılanmıştı. Yaptığımı yeni yeni idrak ediyordum ben az önce...
Ulan Kars bu sefer tek bir yumruk ile kurtulamazsın elimden. Onun gazına nasıl geldiğimi düşünürken karsın kahkahasını duydum. Gözlerimi sıkıca kapadım ve kafamı yukarı kaldırarak böğürerek gülen karsı gördüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÜVEY KARDEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin