🚓 9. Bölüm

157 17 9
                                    

"Sen kimsin ve odamda ne işin var?" Gelen yabancı sesle yanlış odaya girdiğini anlaması uzun sürmemişti. Ne yapacağını bilmezken kulağına ilişen başka bir tanıdık sesle hemen o tarafa doğru yönelip birkaç adım attı.

"Felix?"

"Seungmin neden ışıklar yanmıyor?" Seungmin sarı saçlının yanına ilerleyerek koluna girdi. Öncelikle onu yatağa oturtarak bir süre sakinleşmesini bekledi. Onun aksine ayın pencereden vurduğu ışığı sayesinde etrafını görebiliyordu ve adımlarını rahat atıyordu.

"Bu kim Seungmin?"

Seungmin, yanlarına gelen bedenin sorduğu soruyla ona dönerken Felix'in sırtındaki eliyle yatıştırıcı şekilde okşuyordu. Onu yanından hiç ayırmaması gerekiyordu aslında. Böyle kötü olacağını tahmin edemezdi.

"O Felix. Sana daha önce anlatmıştım onu."

"Ah o Felix sen misin?"

Felix kendine yöneltilen yabancı sesin sorduğu soruyla bir süre bekledi.

"Evet ben Felix ama sen kimsin?"

"Jisung bende Seungmin'in kuzeni."

Felix sürekli Seungmin'in ona anlattığı tanıdık ismi duyunca gülümsedi. Onunla uzun bir zamandır tanışmak istiyordu ve şimdi hemen yanındaydı. Fakat tek sorunu etrafın hala karanlık olmasıydı.

"Burada ne işin vardı Felix?" Seungmin'in sorusuyla buraya neden geldiğini hatırlamaya çalıştı ilk önce. Hatırladığında ise Seungmin'i kolundan çekip yanına oturmasını sağlayarak koluna sarıldı.

"Bazı garip sesler yüzünden uyandım Seungmin. Odamda biri vardı. Karanlık olduğu için yüzünü göremedim." Felix'in titreyen sesinden ne kadar çok korktuğunu anlamıştı onu dinleyen ikili. Jisung'da onun diğer yanına oturarak ipeksi sarı saçlarını okşadı yavaşça.

"Odanda birinin dolaştığına emin misin? Belki uyku sersemliğinden dolayı öyle sanmışsındır çünkü eve başka birinin girmesi imkansız. Bahçede korumalar var." Başını iki yana sallayarak Seungmin'i reddetti sarı saçlı. Emindi. Adım seslerinin gerçek olduğunu biliyordu.

"Bana inanmıyor musunuz?" Sesi kırgınlıkla çıkmış ve başını öne eğmişti Felix. Doğruyu söylemesine rağmen ikilinin ses tonundan onların inanmadığını rahatlıkla anlayabiliyordu. Bu konuda neden yalan söyleme gereği duysun ki? Korkuyordu ve bunu sadece dile getiriyordu.

"Felix mesele inanmama değil, sadece yanılmış olabileceğini söylüyorum." Bir sür bekledi ve cümlesine devam etti Seungmin. "Yine de içinin rahat etmesi için korumalara çevreyi iyice kontrol etmelerini söyleyeceğim tamam mı?" Felix çaresizce başını onaylar anlamda salladığında yanından kalkarak odadan çıktı. Felix'le baş başa kalan Jisung ise rahat hissetmesi için sarı saçlıya biraz daha yaklaşarak kolunu omzuna attı.

"Neden ışıklar yanmıyor?" Felix'in sorusuyla birlikte diğer elini de saçlarına götürerek okşamaya başladı.

"Yakınlarda bir elektrik direği devrilmiş, jeneratörlerinde neden çalışmadığını bilmiyorum. Normalde çoktan devreye girmesi gerekiyordu." Aldığı cevapla birlikte Felix derin bir iç çekti ve derin bir sessizlik çöktü odaya. Seungmin'in tekrar yanlarına gelmesiyle de önce Seungmin Felix'i odasına götürüp yatağına yatırdı. Ardından tekrar Jisung'un odasına dönerek yatakta karşılıklı oturdular. İlk önce söze Seungmin başladı.

"Korumalar etrafta kimsenin olmadığını söylediler ve kamera kayıtlarına baktılar ama bir şey çıkmadı. Sence Felix'i bir psikoloğa götürmeli miyim? Sürekli birilerinin kendini takip ettiği söylüyor ama bir şey çıkmıyor."

Polisin Oğlu / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin