İyi akşamlar!!!
Buradan duyuru yapmayı unuttuğumu fark ettim.
Kış Güneşi bitti, benim için de keyifli bir yolculuktu. Fakat bildiğiniz gibi Cemiyet için yolculuk devam ediyor.
Sizi hemen bir sonraki "İş Adamımızın" (ne demek istediğimi biliyorsunuz😈) yanına alıyorum.
Salvatore ve Rosalina, Sicilya'da sizi bekliyor.
Aşağıya ilk bölümü ve kapağı bırakıyorum.
Devamına profilimden ulaşabilirsiniz. 🫀
Bölüm 1:ÇARPIŞMA
5 Ağustos 2022
Rosalina Romano:
Romantik bir kadın olmak benim suçum değildi.
Babam iflah olmaz bir romantik olduğundan, tam on beş yaşıma kadar bana masallar okumuştu. Bu bizim aramızdaki en kuvvetli iletişimdi. Beni romantik şeylere ve ölümsüz aşklara inandıran onun okuduğu masallardı. Okuduğu kitapları ve hikayeleri o kadar benimserdi ki benim de onunla birlikte hissetmemi beklerdi.
Hissederdim elbette. Aksi halde on yedi ve on üç yaşlarındaki iki çocuğun aşkları uğruna kendileriyle birlikte dört kişinin daha ölümüne neden olduğu bir oyun için bu kadar ağlamam akıl işi değildi. Hem de üç günlük bir aşk için... Trajediymiş. Asıl trajedi şu an benim hayatımdı, Shakespeare benim hayatımı yazsaydın sen bile ağlardın. Hem de yirmi altı yaşında olduğum için daha inandırıcı olurdu. Bilirsin, ergenler her zaman abartmayı severler.
Sanırım bin yıla yaklaşık bir süreyle sefil hayatımı yazmayı kaçırmış olmaktan benim kadar üzgünsündür. Sorun etme, bunu üstlenecek birisi mutlaka çıkacaktır.
Elimdeki Romeo ve Juliet kitabını Sicilya'daki otel odasının bir köşesine bıraktım. Kız kardeşim ve babam beni zorla bu tatile yolladıklarında yanıma almıştım, babamın favorisiydi. Defalarca kez okumuş olsam da arada sırada göz gezdiriyor, ağlamak istediğim günlerde ise baştan sona okuyarak kendimi rahatlatıyordum. Mazoşist değilim, sadece ağlamanın rahatlatıcı olduğu reddedilemezdi.
Babam kanserle boğuşuyordu ve kemiklerine kadar sıçramıştı. Acı içindeydi. Bu da ağlamak için yeterince nedenim olduğu anlamına geliyordu. Çalıştığım hastanede kaldığı için hep yanında olmaya alışkındım ve onu tatil için geride bırakmak canımı yakıyordu. Çok yorulduğumu söyleyerek beni başlarından savmışlardı.
Telefonumu alıp son mesajları kontrol ettim. Enrico gideceğimiz mekânın konumunu atmıştı. Babamın hastalığı boyunca her zaman yanımda olmamış olsa da destek olduğunu inkâr edemezdim. Bir süre önce nişanlısını bir motosiklet kazasında kaybetmiş olan kız kardeşim ikinci bir yasın eşiğindeyken benim için zamanı yoktu ama Enrico en yorucu günlerime eşlik etmişti. Beni seviyordu ve ben de onu seviyordum. Üç yıllık ilişkimiz boyunca gerçekten iyi bir iş çıkartmıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MADALYON CEMİYETİ -1: KIŞ GÜNEŞİ
RomanceSüreyya Tanya, hayatı boyunca girmek için çabaladığı bale okuluna kabul edildiğinde on sekiz yaşındaydı. Rusya'nın soğuk topraklarına adımı bastığında küçük bir kızdı. Hayata dair en kötü şeyleri unutmak için gittiği bu şehirde, kaderin onun için d...