DAVETSİZ MİSAFİR

26 22 12
                                    

   Arabayla biraz daha turladıktan sonra eve geri döndüm.Elimde de bir sürü çikolatayla.Size bir şey demeyi unuttum.Ben tam bir çikolata aşığıyım.Az önce ilk Kuzey sonra da Atakan aramıştı.Kuzey markete gideceğini,Atakan ise 15 dakikaya hepsinin bana geleceğini söyleyip kapatmışlardı.
     Merdivenlerden çıktım ve kapıyı açıp eve girdim.Yağmur hala uyuyormuş.Bende sakince ceketimi dolaba asıp salona geçtim.Allahım ben delirdim mi acaba?Koltukta oturup bana bakan bir çift kahverengi gözle karşılaşmayı hiç beklemiyordum.Bu biraz sorun olmaya bilirdi ama gözlerin sahibi kesinlikle hiç beklemediğim ve burda olmaması gereken biriydi.Kıvanç.O burdaydı ve şuan bana bakıyordu.O kadar özlemişim ki onun gözlerinin içine bakmayı.
        Ama bir sorun vardı:ben hareket edemiyordum.İçimde her şeyi düşünmeme rağmen donup kalmıştım.Ayağa kalktı ve bana yaklaştı.O an beynimden vurulmuşa döndüm.Geri geri gittim.Ayaklarım çıplak olduğu için biraz üşümüştüm ama şuan bunların hiç bir önemi yoktu.
         Kıvanç tam konuşacakken ben ona izin vermeyip arkamı dönüp koşmaya başladım.Beynim resetlenmişti resmen.Tek hissettiğim şey birilerine çarpmış olmamdı.Öyle hızlı koşuyordum ki Atakan bile bana yetişemedi ve ben arabama binip en yüksek dereceyle sürmeye başladım.
         Öyle hızlı sürmüştüm ki arabayı indiğimde başım dönmüştü.Ayaklarım çıplaktı ve hava gerçekten de çok soğumuştu.İlerledim ve sahil kenarında her zaman oturduğum yere geldim.Dizlerimi yere attım ve düşünmeye başladım:ben ne yapacaktım?Nasıl davranacaktım.Ne düşüneceğimi,ne hissedeceğimi   bile bilmiyordum.
         Kalbimdeki ince sızı git gide daha fazla artmaya başladı.Soğuk hava ise benim donmamı sağlıyordu.Telefonumu arabada bırakmıştım.Saat gece 1'di ve ben hala bizimkilerin aramalarına geri dönmemiştim.

       2 saat sonra...
     
   Dudaklarım soğuktan morarmış,yüzüm beyazlamıştı.Artık hiç bir şey hissedemiyordum.Burda soğuktan ölüp gitmek istemediğim için mecbur titreye titreye arabama vara bildim.Ellerim,ayaklarım her yerim buz tutmuştu.Arabayı güç belayla çalıştırıp eve doğru sürmeye başladım.
       20 dakikanın sonunda arabamı bizim sokağa saptırdım.Saat 02.47 olmuştu.Arabayı apartmanın arka tarafına park ettim.Gözlerim buğulu görmeye başlamıştı ama takmadan apartmanın bahçesine girmeye çalıştım.Sürüne sürüne binaya giriş yaptım.Binada ölüm sessizliği vardı resmen .
        3.cü kata bir şekilde vardığımda artık ayaklarım işlevini yitirdi ve beni sert bir şekilde yere çarptı.Kafam arkamdaki duvara çarptığında hiç kıpırdamadan durmaya devam ettim.Aşağıdan Atakanın sesi geldi "Allah bizim belamızı versin lan nasıl bulamayız onu.Ya bir şey olduysa,nerden bulucaz,bu saat oldu hala ortada yok.Üzerinde de hiç bir şey yoktu zaten" sesler yavaş yavaş daha net duyulmaya başladı.
         Kafamı aşağıya çevirip baktığımda yukarı geldiklerini gördüm.Kuzey önde,Atakan arkasındaydı.Kuzey önüne dönüp beni gördüğünde koşarak yanıma geldi ve yüzümü avuçladı, saçlarımı okşadı."Duygu,beni duyuyor musun,Atakan çok soğuk buz gibi elleri,yüzü"hemen beni kucağına aldı ve hızla benim evime koştu.
         Eve vardığımızda kızları salonda volta atarken buldum.Bizi gördüklerinde yanımıza koştular.Ben artık biraz da olsa ısına bilmiştim.Beni koltuğa bırakıp üstüme battaniye örttüler.Ayan hemen mutfağa gidip bana sımsıcak kahve getirdi.Kafamı koltuğa yasladım ve uykunun beni esir almasına izin verdim.

______________________________________________

    Destek olup yorum yapan ve ya yıldıza basan her kese teşekkür ederim.Emeğime saygı duymanız güzel bir şey🫠

   1.Soru:Sizce Duygu ne yapmalı?
    2.Soru:Kim haklı Duygu mu yoksa arkadaşları mı?
 

        Bir sonraki bölümde görüşmek dileğiyle mutlu kalın❤️İyi geceler🥲

GEÇMİŞTEN GELEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin