Vâvelya |2min

~18

👅👅👅

Şaka şaka bu kadar güzel çifte smut yazmam ben

Minho eşyalarını toplarken aldıkları kıyafetlerin poşetlerini Seungmin'in çantasının yanına koymuştu. Yatakta telefona bakan Seungmin'in gerinmesiyle Minho ona kısa bir bakış attı, çöktüğü yerden kalkarak kapıyı kilitledi. Sevgilisinin yanına uzandığında çenesini öpmüştü. "Kapıyı neden kilitledin?"

"Baban dün bizi gördüğünden beri daha şüpheli bakıyor aniden girerse falan diye işte"

Dün elektrikler gittikten sonra o minik odadan çıkmıştı ikisi de, bu sırada çatı katı odanın kapısında Dae ile karşılaşmışlardı. Tek kaşını kaldırarak ikisini de sorgulamıştı gözleriyle.

"Bizden şüphelendiği kesin zaten. İki gündür sıcak bir yerde uyumak için sabrediyorum"

Üstüne çıktı Minho, altında kalan güzel bedenin başının yanına kollarını sabitledi. Kendisinin Seungmin'e nasıl bir manzara sunduğundan habersizdi elbette. Eğildi üzerine, burunlarını birbirine sürttü. İlk önce burnuna ardından sus çizgisine dokundurdu dudaklarını. Yumuşak cildini kendi dudaklarıyla ezdi. Üst dudağını ve alt dudağını öptü sırayla. Yumuşacıktı dudakları, hafif pembe renkteydi ve kendini belli ediyordu. Dudakları ayrılırken ortaya çıkan ses gülümsetti Seungmin'i, üstündeki bedenin sırtında gezindi uzun parmakları. "Ne oldu da öpmek istedin beni?"

"Nedeni mi olmak zorunda bitanem, hm?"

Bi' anda verdi ağırlığını üstüne, Seungmin'e karşın kıkırdadı. Altında ezdiği bedeni umsarsamaksızın üstüne yatıp sarılmış, bir süre kurtulmak için didinen Seungmin ise pes etmişti.

Saçlarını okşadı Minho'nun. "Okula dönmemiz lazım. Kendime buradaki kıyafetlerimden de alacağım kalk hadi"

Minho doğrulduğunda sevgilisine küçük bir öpücük armağan etmiş, aylardır açmadığı dolabına ilerleyip valizini çıkartmıştı. "Tüm dolabını mı götüreceksin oraya?"

"Ben geriye dönmeyeceğim buraya Minho, okul bitince kendi evime çıkacağım hemen"

"Güzel fikir..." mırıldanışıyla valizi açan Seungmin ona döndü. "Sen de reşitsin zaten yetimhaneye dönmene gerek yok değil mi?"

Başını hayır anlamında salladığında Seungmin "Ee," dedi. "Birlikte yaşamaya başlarız işte. Sadece ikimizin olduğu bir dünya olur. Babamdan uzaklaşmak istiyorum"

Yataktaki Minho, küçük bir çocuk gibi izliyordu valizi hazırlayan sevgilisini. Valiz bitince valizi kendisi aldı, sırt çantasını omzuna taktı. Alışveriş poşetlerini ise Seungmine bıraktı.

Babası evde olmadığı ve veda etmeyeceği için mutlu hissediyordu Seungmin. Çoktan çağırdığı taksiye bindi, yanına oturan Minho ile okulun adresini söyledi.

Okula varır varmaz güvenliğe giriş kartlarını göstermişler, resmen ormanın içindeki okula adım atmışlardı.

Gözleri su savaşı yapan arkadaşlarına takıldı, gülümsedi Minho. İkisi de yurda doğru ilerlemişti. Valizi dolabın önüne çektiğinde Seungmin'e baktı Minho, kıyafetleri yerleştirecekse yardım edecekti. "Bence valizi olduğu gibi koyalım yatay şeklinde. İhtiyacımız oldukça alırız. Senin kıyafetlerini yerleştirelim"