Dani'nin pastasını üfleyip yemelerinden sonra çocuklar hep birlikte yüzerken Tomoya kızları yanlız bırakıp partide olan platoniği Haru'nun yanına gitmeye karar vermişti. Belki bu doğum günü parti sayesinde biraz flört edebilirdi Haru ile.
Kafede durmaya devam eden çocuğun yanına havlusunu sarınıp gitmişti. Kızlar, özellikle de Dani ve Haerin ikilisi kendi aralarında takıldığı için Tomoya'nın gittiğini fark etmemişlerdi. Belki Dani ve Haerin, bu sebeple gittiğini görseler onu durdururlardı.
Tomoya kafeye ulaştığında Haru'nun yanına gitti ve ters dönük olduğu için omzuna dokundu. Çocuk ona dönünce ise "Merhaba Haruu." diye bir başlangıç yapmıştı.
Çocuk birkaç saniye Tomoya'nın yüzüne baktıktan sonra "Aaa Tomoyaa! Ne yapıyorsun burada?" demişti.
"Dani'nin doğum günü için buradayım." dedi gülümseyerek.
"Ahh, anladımm. Ne zaman geldin Kore'ye?" dedi Haru.
"Çok olmadı ya, birkaç gün olmuştur." dedi.
"Anladımmm. Görüşmeyeli özlemişim." dedi Tomoya'ya sarılarak.
"Ah, evet ben de. Uzun zamandır görüşmedik ya ondandır." dedi sarılmasına karşılık vererek.
Birkaç dakika geçmiş sohbet ediyorlardı ki bu sefer diğer taraftan Haru'nun omzuna dokunan geçende dans eden üç oğlandan birisi olan Yu gelmişti.
Haru arkasına dönüp baktığında yüzüne bir gülümseme düşmüş "Sevgilim, geldin mi?" deyip Yu'ya sarılmıştı.
"Biraz geciktim ama yetiştim galiba değil mi?" dedi Yu.
"Sorun değil. Bak Japonya yaz kampından arkadaşım Tomoya. Onunla karşılaştık ve seni beklerken onunla sohbet ettim bu yüzden zaman hızlı geçti." dedi Tomoya'yı eliyle göstererek.
O sırada Tomoya afallamış bir şekilde karşısındaki ikiliye bakıyordu.
"Ahh, Tomoya sizi tanıştırmadım değil mi? Bu sevgilim Yu." dedi Haru.
"Aaa Tomoya sen Haru ile arkadaş mıydın? Biz Tomoya ile önceden tanışıyoruz. Hani şu anlattığım dans şeysi var ya oradan tanışıyoruz." dedi Tomoya'ya elini uzatarak Yu.
Tomoya kısaca elini sıkmış daha sonra ise "Sanırım gitmem gerek. Görüşürüz Haru." demişti. "Görüşürüz Yu." diyerek devam ettirmişti cümlesini.
Daha sonra ise kafeden çıkmış kendini sahile yönlendirmişti. Köşe bir kıyıya geçip dizlerini kendine çekmiş ağlıyordu. Bu hisler ona ağır gelmişti. Kaç yıldır platonik olup arkadaşlarına anlattığı sevdiği çocuğun sevgilisi vardı üstelik erkekti. Onu en çok üzen erkek olmasıydı çünkü biliyordu ki kendisinin de bir şansı olabilirdi.
"Tomoyaaa! Ne yapıyorsun?" dedi Hyein koşarak gelirken. Yüzünü, çektiği dizlerine gömmüş çocuğu görünce şaşırmıştı.
"Heyy, neden ağlıyorsun?" dedi Hyein hemen kafasını kaldırıp.
"Haru'nun sevgilisi varmış. Neden bana soylemediniz. Söyleseydiniz en azından bu kadar etkilenmezdim." dedi çocuk ağlayarak.
"Ne? Minji'nin erkek kardeşi Haru mu? Neden ağlıyorsun ki?"
"Uzun zamandır ondan hoşlanıyordum?"
"Nee? Ben bilmiyordum ki ilk defa şimdi öğreniyorum."
"Üzgünüm bir an aklım karıştı sadece Haerin ve Dani'ye anlatmıştım. Sen ne yapıyorsun burada?" dedi çocuk gözlerini silerek.
"Ahh, Minji Hanni ile birlikte flört ediyor. Dani ve Haerin'i zaten biliyorsun. Sıkıldım seni aradım bir baktım yoksun. Sonra burada gördüm koşa koşa geldim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Strawberry Blond {Daerin}
Hayran KurguHey Haerin-ahh. Lolipopumun tadına bakmak ister misin?