hay loft 1

49 6 50
                                    

"1, 2, 3! Perde açılıyor." dedi sahneyi yöneten yönetmen. Bu bir nevi oyunculara hazırlanmaları için uyarıydı.

Haerin sahneye yerleştirilmiş koltukta elinde içki şişesi ile oturan Tomoya'ya ve sahnenin gerisinde ona bakan Dani'ye göz attı. Dani erkek kılığına girmek için taktığı saç peruğunu düzeltiyordu. Tomoya ise perde açıldığı an sarhoş bir baba rolüne bürünmek için oyunun başlamasını bekliyordu.

Perde açılmış ışıklar sahneyi aydınlatmıştı. İşte şimdi tüm okul karşılarındaydı. Hatta Hyein ve Hanni en ön sıralarda oturuyorlardı oynayan arkadaşlarını daha iyi görebilmek için.

Tomoya perde açıldığında şişeyi kafasına dikip içindekinden bir yudum almıştı. Bu sahnenin başladığına dair bir işaretti.

Bridget daha sabah görüştüğü gizli aşkı ile tekrar buluşmak için can atıyordu. Babası fazlasıyla içki kolik ve bağımlı birisiydi. Hiçbir şekilde çevresini umursamaz, her şey kendine göre olsun ister ve eğer istediği olmazsa ortalığı birbirine katardı. Bir de başrolü oynayan bir tüfeği vardı. İçinde mermisi hiç eksik olmazdı. Sabahtan akşama kadar sallanan koltuğunda oturur eski tahta evin döşemelerini çatırdatarak sallanır ve içerdi. Tüfeğini de yanındaki komodine dayardı.

Bridget daha sabah babasını aynı konumda aynı şekilde bulup kahvaltı hazırlamış, o kahvaltısını ederken gizlice evden çıkıp saklı aşkı Chris'in yanına gitmişti. Gizli aşkıydı ve gizlice hareket ediyordu çünkü eğer babası ikisinin ilişkisini öğrenirse eğer Chris'i öldürür, Bridget'a işkence çektirirdi.

Daha sabah koşarak görüşüp geldiği sevgilisiyle akşamüstü evlerinin yanındaki samanlıkta buluşmaya sözleşmişler ve koşarak eve döndüğünde babasının sinirli olup çağırdığında niye gelmediğine dair birkaç azarını işitmiş sonra ise odasına çıkmıştı. Babasına ise uyuyacağını söylemişti.

Odasına çıktığında yatağına uzanmış ve bir an önce akşamüstü olmasını beklemişti. Babası her zamanki gibi koltuğunda içkisini yudumluyordu.

Birkaç saat sonra sözleştikleri saate birkaç dakika olduğunu fark eden Bridget tahtaları gıcırdatmamaya dikkat ederek merdivenlerden inip babasına bir göz attı. Koltuğunda yanında tüfeği ile oturuyor ve içkisini içiyordu. Bu sorun yok demekti.

Yavaşça evin kapısından çıktı ve sahnenin ışıkları söndü. Seyirciler sahneyi ve oyuncuları göremiyordu. Bu sırada görevliler oyun alanını düzenlemekle meşguldü.Tomoya ve Haerin hemen sahne arkasina geçmiş Dani'nin yanına geçmişlerdi.

"Çok güzel oynadınız. Şimdi sıra bende. Gösterelim bakalım şu Chrisliğimizi." dedi Dani gülerek.

"Durun durun siz bascam sizi." diyerek güldü Tomoya.

"Hadi çocuklar hazırlanın. Sahne hazır. Dani telaşlı bir şekilde samanlıkta bekle. Haerin birkaç saniye sonra koşarak sahneye gir. Gerisi sizde." dedi oyunu yöneten Minji.

Dani hemen son kez saçına başına bakıp Haerin'e döndü.

"Bridget saçım başım düzgün mü?" dedi.

Haerin eliyle kısa erkek peruğunu düzeltip daha sonra da gömleğinin yakasını kıvırıp "Güzel güzel Chris." dedi gülerek. "Hadi koş sahne başlayacak." dedi kızı iterek.

Dani hazırlanmış samanlık dekorunun ortasına geçip sahnenin başlaması için ışıkların yanmasını bekliyordu. Minji eliyle sahne arkasından üçten geriye başlayıp sahneyi başlatmıştı.

Chris telaşla samanlıkta bir ileri bir geri giderek sevgilisinin gelmesini bekliyordu. Bridget işe koşarak sahneye girmişti.

"Chris ben geldim." dedi ve koşarak sevgilisinin boyununa atladı. Daha sonra ise dudağına bir öpücük kondurdu.

Strawberry Blond {Daerin}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin