Haftanın ilk günü, Pazartesi.
Normal öğrenciler evlerine gitmek için can atarken benim için iki gün evde ailemle geçirdiğim zaman fazlasıyla yeterli olmuştu.
Dersler bittiğinden beri en köşe masada ders çalıştım.
Okulda hizmetliler, yurt sorumluları ve bahçede takılan yurt öğrencileri dışında kimse yoktu.
Bir de ben vardım tabii.Önceden pek önemsemezdim insanları, çünkü ihtiyacım yoktu. Hiç arkadaşlığın tadına bakmamıştım. Beni ilk defa tanıyan bir insanın üstümde bırakabileceği etkiden habersiz yaşıyordum.
O zamanlar olsa yalnız başıma burada oturduğuma üzülmezdim ama şu an, burada kitapların araında aklıma gelen birisi var.Seungmin sana ihtiyacım var...
İç çektim, gözlerim doldu. Annem aklıma geldi, sonra babam.
Eskiden hakkımda duyduğum acımasız dedikoduları hatırladım.
Bir iç daha çektim.
''Keşke burada olsan''
İçeri ne zaman girdiğini ve neden burada olduğunu bilmediğim Seungmin kapının başından selendi."Buradayım."
Güzel, her yönüyle hayranlık uyandıran demek.
Bu sözlük anlamı. Ama şu hissettiklerimi asla kelimelere taşıyamam.
Arkasından koridorun kısık ışığı vuruyor. Saçlarının rengini net göremiyorum ama gözlerindeki parlaklık net bir şekilde orada. Usulca yanıma yaklaşıp oturuyor yere benim gibi.Kokusu çok hoş. Elimi bacağımın üstüne koyuyor.
Sevgi böyle bir şey miymiş?
İnsanoğluna yüzyıllarca şiir konusu olan, ölümlerin, kavgaların, gözyaşlarının sebebi olan sevgi sen misin Seungmin?
Elimi eline uzatıp sıkıca tutuyorum.
Çok yoruldum, kafamdaki sesler çok ağır gelmeye başladı, ben de bu ağırlıkla kafamı Seungmin'in omuzuna bıraktım. Dayanamıyorum.''Sen iyi olana kadar seninle kalacağım'' dedi en içten sesiyle.
Ben akan gözyaşlarımla gözlerimi kapatırken son kez duydum sesini. ''Ailenin yaptığını sana yapmayacağım''Ailem olur musun Seungmin?
Beni koşulsuz sevip kollar mısın?
🐙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
reason is money • skz
Teen Fictionhepimizin sorunları vardı ve bu sorunlar parayla çözülecek şeyler değillerdi. Written by 🐙 Edited by 🦭