Herkesee merhabaaaa.
...Doruk bana ben ona bakarken "saçmalama!" Diye çıkıştım.
"Sadece söyledileri ağırıma gitti başka birşey yok"
Doruk peki dercesine kafa salladı.
ve bende artık kendimi daha iyi hissetmeye başladığımdan eve geçmem gerektiğini söyledim. O da beni evime kadar bıraktı.
Çok yorucu bir gün geçirdiğimden kendime basit birşeyler hazırlayıp yatağa girdim.
Ve daha fazla ağlamamak için kendime söz verdim. Sonuçta bu nişanlılık sadece bir kurguydu. İnsanlar etraftayken rol yapacaktık. Onun haricinde demir bey hala patronumdu ve onunla ilgili en ufak şeye burnumu sokmayacaktım. Bu nişanlılık olayı bitince de normal bir çalışan olarak hayatıma geri dönecektim.
Böyle düşünmek beni biraz da olsa rahatlatmıştı.
☁️⭐️☁️⭐️
Bugün her zamanki gibi şirkete gittim. Hiçbirşey olamış gibi çalışmaya ve işime devam ettim. Ve hala demir beyi de görmedim.
Çalışmama devam ederken şirketten içeriye bir adsm girdi.
Çok gülen yüzlü ve iyi birisine benziyordu diye düşünürken yanıma yaklaştığını farkettim.
"Dora değil mi?" Diye sordu.
Meraklı gözlerle ona bakarken "evet, tanışıyor muyduk?" Diye sordum bende.
Benim dora olduğumu öğrenince gözleri parladı.
"Ben çok tebrik ederim" dedi ve elimi sıktı.
Hala neler olduğunu anlamıyordum.
"Pardon kendimi tanıtmayı unuttum. Ben çınar, demirin çok çok yakın bir arkadaşıyım. Nişanlandığınızı duyunca gelip tebrik etmek istedim"
Tam tahmin ettiğim gibi çok iyi niyetli biriydi. Ancak demir yüzünden etrafımdaki bütün iyi/kötü niyetli insanlara yalan söylemek zorunda kalmıştım!
"Aa anladım ve teşekkür ederim" dedim gülümseyerek.
"Öyleyse ben birde demire bakayım sonra görüşürüz"
"Görüşürüz"
Onur gidince yine kendimi düşüncelere bırakmıştım. Keşke bunlar hiç yaşanmasaydı, keşke hiç kimseye yalan söylemek zorunda kalmasaydım.
Tekrardan derin bir nefes aldıktan sonra gerçek dünyaya döndüm. Yani demirin de olduğu dünyaya!
Mal gibi boşluğa bakıp duruken telefonum çalmaya başladı. Arayan abimdi.
"Alo" dedim
"Abicim nasılsın?"
"İyi abi sen?"
Abim çok arayan biri değildi?
Hayırdır?
"Bende iyiyim" diyip duraksadı ve ekledi "sen ne yapıyorsun?"
"Çalışıyorum her zamanki gibi" ve masamda duran kahveden bir yudum aldım.
"Güzel güzel"
Bir sıkıntısı vardı belli! Lafı dolandırıp duruyordu.
Dayanamayıp "abi sen bana ne olduğunu bir söylesene" diyiverdim.
Telefondan derin bir nefes aldığını duyabiliyordum.
"Bak söylemesi biraz zor"
"Abi!"
"Tamam tamam! Annemler beni evden attı yani bir süre yaşayacak bir yere ihtiyacım var!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Meşk
Novela Juvenil"Ben onunla evlenemem çünkü-" lafını yarıda kesip bir bana bir de babasına bakıyordu. Babası da "çünkü?" Diyip tek kaşını kaldırdı. "Çünkü ben" "Çünkü ben onunla ile nişanlandım" dedi ve eliyle beni işaret etti. //6. Bölümden bir kesit//