“Tamam arkadaşların için Asiye‘nin gösteri için davet istiyosunda oğlum Asiye‘den bahsediyoruz kadın Grammy ödülü! Türkiye‘de kaç tane Grammy ödülü sanaçtı var oğlum!”
SADECE Bİ KAÇ DAVİYETE ALIP ALAMIYCAĞIMI SORDUM
ŞİMDİ ASİYE HANIM‘IM CVSİNİ (HAVALI KELİME) DİNLEMEK ZORUNDAYIM
CV?
ÖZ GEÇMİŞ!!
Ah...
Avrupa takıntılıkları banada vurdu
“Asiye‘nin burda tutmadığına bakma bu millet anlamsız şarkıları daha çok seviyo ya...Ama yabancılar öyle mii!”
Başlıdı yine
Sanki kendisi Türk değilmiş gibi
Ah...
“Abi parasını daha sonra öderim”
“Olur”
ALLAH‘IM TEŞEKÜR EDERİM
“İstediğin kadar al ama tanesi 5000 (beş bin) haberin olsun”
“Peki”
Gerektiği kadar aldım
“Yetimhaneye olan borcun bitti mi?”
“Bitmedi”
“Kendine çok borç yapıyosun yanlış anlama sadece senin adına korkuyorum anlarsın ya...”
“Sorun değil Divan abi ben hallederim”
Sonunda odadan çıktım
Hemen yanıma Asiye geldi
“2 (iki) saat 6 (altı) dakikadır nerdesin sen?”
“Yaşadığım saniyleri falan mı sayıyosun Grammy‘li Asiye”
Davetleri gösterdim
“Sen...Nasıl aldın?”
“Alırım ben...Gönlümden sanada vermek geçti ama söyliycek olan sensin”
“Hayır be! Nası paran yetti...BAK AKLIMA NELER NELER GELİYO FARK EDİYO MUSUN BİLMEM AMA!”
“Asiye!”
SALAK HERKES DUYCAK BİZİ
“Götümü vermedim merak etme borç yaptırdım”
Koluma yumruk attı
“Bu ne için?”
“Küfür ettiğin ve öyle adamlara borç yaptığın için”
“Öderim”
“Ya ödeyemezsen? Ya ödemem için uğraşırsa? Hiç şu mafyatik konuları Burki‘yle konuşsana”
“Pardon üst düzey bi mafya olamadığım için hanımefendi”
...
Biraz öyle konuştuk
Sonunda O yoluna ben yoluma gittim
Davetleri vermem gerek...İlk Burak‘tan başliyim nerde olduğunu bulmak zor olduğundan öğlenimi ona harcarım daha sonra Hamza‘lara falan veririm tabikide daha sonra Levenet abiye veririm
Sonunda dışarı çıktım
Artık nargile kokusu yoktu ne güzel...
Telefonumu alıp Burak‘ı aradım
“Aloo”
“Hayret sen telefon kullanır mıydın?”
“Onu bunu boşver...Napıyosun?”
“Uyuşturucu içiyom”
...
NE
NEY
B-BUNU BÖYLE SÖYLENİR Mİ
BU BU KADAR KOLAY SÖYLENİCEK Bİ ŞEY Mİ YANİ?
ANCA KENDİNİ ZEHİRLİYO BAŞKA Bİ ŞEY DEĞİL YANİ
“Yani iyi tarafından bak Ankara pavyonlarındada olabiliridim”
“Ne alaka! Tek yaptığın kötü kötü işler yapmak! Ne bilim ömrünü uzatmak için uğraşman gerekmez mi!”
Embesil
“Bana istediğin kadar kız ama ülkene dövizleri ben sokuyorum”
“Ya öyle mi! Ya yakalanırsan?!”
“Devlet beni bilmiyo mu zannediyosun? Ülkene çok iyi para verdiğim için beni tutuklamıyolar...Haberlerde gördüğün para veremeyenler yada korkutmak için içiceler”
“Kafan güzel senin”
“Değil pudra şekeri beni etkilemez”
Ama alkol etkiliyo
Ah...Sarhoş olaydıda
Neyse
Aslında...Üzülüyorum
Yani...Gençliğini burda harcaması falan
Yani yapmak zorunda değil ama...
Galiba evden bi çocuk kurban oluyo ha?
“Nerdesin?”
“Evde”
“Tamam evde de nerde?”
“emirin evinde”
“Gelmiyorum”
“Gel”
“Başka bi yerde buluşuruz”
“Nere köprü altı falan mı? Merak etme evde değil”
“Geliyorum”
“Gel la!”
Kafası kesinlikle güzel
Hatta mükemmel
