6

4K 239 15
                                    










Mayışmış bir şekilde sobanın karşında oturmuştum. Salon aşırı sıcaktı ve çok hoşuma gidiyordu. Üşümekten nefret ederdim. Babaannem köşede mandalina soyuyor, kenarda çocuklar oynuyor, diğer köşede iki amcam sohbet ediyor, yan tarafımda ise yengemler çeneleriyle kafamı patlatıyordu. Necat hala eve gelmemişti yengem dizlerine vura vura bana bakıyordu.

"Hepsi bu çocuk yüzünden en son onunla çıktı."

Takmadan ayaklarımı sobanın alt tarafına uzattım. Mis gibi sıcaktı. Aniden yan tarafıma koyduğum telefonum titremişti.





0534*****: Aşağı in



Ayaz: Hayırdır kimsiniz?


0534*****: korkut.





Burnumu çekip onu kaydettim. Ve hemen ayağa kalktım anneme hava alacağımı söylemiş montumu üstüme geçirdim. Amcamlar görseydi olay çıkacaktı. Tedirginlikle arkama baka baka yürüdüm. Etrafıma baktığımda onu görmemiştim kaşlarımı çattım. Nerdeydi bu çamyarması kılıklı?

Köyün Reisi: Çam ağacının arkasındayım.

Sırıtıp ellerimi ceplerime koydum ve yan tarafimda duran ağaçlık alana geçtim. Burası karanlıktı ve etraf sisli olduğundan gözükmezdik. Korkut dizlerini bükmüş bir şekilde durmuştu. Kaşlarım yukarı doğru kalktı. Yaklaşınca gördüğüm küçük kediyle ağzım aralanmıştı.

"Kedi?" Korkut sesimi duyduğunda ayağa kalktı. O sıra kedi ayaklarının dibine yatmıştı.

"Sevgilisi ile gizlice buluşan ergenler gibiyiz." Dediğime tepki vermeden siyah poşeti bana uzattı.

"İstediklerin."

"İllegal bir şey yapmışız gibi davranmasana." Mırıldanarak poşeti alıp bileğime takmış telefon kılıfımdan para çıkarmaya çalıştım.

"Ne kadar etti?"

"İstemez."

"Fukaraymışım gibi davranma bana ne kadar söyle."

İç çekip gözlerini kıstı. "Bu kadarcık şeyin parasını alacak halde değiliz."

"Bir daha senden bir şey istersem ben neyim."

"Numaramı kimden aldın?"

"Bulmak o kadar zor değildi."

Omuz silkti. Necat vermiş olmalıydı. Varlığını unuttuğum kedi benim ayaklarıma dolanmaya başlayınca gülümseyip eğildim. Sarı beyaz tekir bir kediydi. "Ne kadar küçüksün."

"Üşüteceksin içeri gir." Kafami kaldırıp başımın üstünde dikilen adama baktım.

"Korkut cidden parayı al içim rahat olmaz."

İç çekip nefesini dışarı verince soğukta buhar oluştu. "Bir dahaki sefere sen bir şey alırsın." Çocuk kandırır gibi söylediği şeyle susup kedinin başını okşadım.

"Necat sizinle mi?" Sessizce sorduğum soruya bir kaç saniye susup yanıtladı.

"Arada öyle kavgalar çıkıyor. İyi merak etme."

"Amcam çok sinirlendi. Neyse beni ilgilendirmiyor." Kedi uyuklamaya başlayınca ayağa kalktım. Korkut sırtını ağaca yaslamış bana bakıyordu. Hava esince ürperdim. Kolunu bana doğru uzatınca geriye adımlayacaken ne yapacağını merak edip durdum. Montumun kapşonunu kafama taktı.

CİĞERPARE| GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin