22

2.7K 218 25
                                    







Oflayarak tutuğum denemeye baktım. Koklayarak çözseydim daha iyi sonuç alırdım. Sinirle kitapçığı buruşturup çöp kutusuna fırlattım. Saate baktım on buçuktu. Hava çoktan kararmıştı. Ayağa kalkıp sarı hırkamı giyindim.

"Nereye?"

"Deniz kenarında güneşlenmeye." Dedim alayla Deren'e. Gözlerini devirip televizyon izlemeye devam etti. Spor ayakkabılarımı giyinip evden çıktım. Annem uyuyordu haber vermeden çıkmıştım. Sokakta yürümeye devam ederken gökyüzüne bakıyordum. Parçalı bulutluydu ve ay ışıl ışıl parlıyordu. Korkut olsaydı yağmur yağıp yağmayacağını söylerdi. Aklıma gelince omuzlarım çöktü.

"Lan biz sana burda dolaşmayacaksın demedik mi!?" Duyduğum bağırışla irkilip yan tarafa döndüm. Siyah kapşonlü bir adam yakasından tutulmuştu. Arkası dönüktü. Kapşonlü önünde duran kişiye çileden çıkaracak bir şey söylemiş olacak ki atılan yumruğun sesini çok net duymuştum. Kapşonlü adam en ufak bir ses çıkarmadı. Yutkunup onları izledim. Umursamadan yürüyeceken bu kez duyduğum inleme sesiyle kararsızca onlara doğru yürüdüm.

"Ne oluyor burda?"

"Sana ne kardeş? Sen yürü işine."

"Tüm sesinizle mahalleyi rahatsız ediyorsunuz."

"Galiba beni tanımıyorsun sen."

"Tanımak zorunda mıyım?"

"Evet zorundasın." Dedi yumruğunu kaldırıp yüzüme geçirmeye gelmişken Kapşonlü adam onun yumruğunu kendi avuç içiyle tuttu. Bana yumruk geçirmeye gelen kişi elini çekmeye çalıştı ama çekemedi. Aksine adam tuttuğu eli kırmak istermişcesine arkaya doğru büktü. Acıyla inlerken şaşkınlığından sıyrılıp ayağını geçirdi ama kıpırdamıyordu deli gücü vardı sanki adamda.

"Ne oluyor lan?" Arkamdan ses geldiğinde başımı çevirdim. Geçen karşıma çıkan Yalın elinde motor kaskıyla durup sırıtarak izliyordu.

"Sana ne lan babasız piç!" Eli bırakılınca geriye doğru savruldu aynı zamanda Yalın'a bağırdı. Yalın'ın yüzünde duran sırıtma solup yerini sinirli ifadeye bıraktı. Başını alayla iki kez salladığında üzerimize doğru koşmaya başladı. Kapşonlü adam beni kendisine doğru çekip arkasına aldığında kaşlarımı çattım.

"Sen kime piç diyorsun şerefsizin oğlu!" Elinde duran kaskla delirmiş gibi kafasına vurdu. Başından akan kanla Yalın'a ilerledi. "Yalan mı babasız değil misin piç?" Bu kez elinde duran kaskı daha sıkı tuttup konuşan ağzına geçirdi. O darbeyle benim bile canım yanmıştı yüzümü buruşturdum. Aniden kolumdan çekilmemle beni tutan adama baktım. Bizi kavga eden ikiliden uzaklaştırdığında kafasını eğip arkasını döndü. Kolundan bu kez ben tuttum. İkide bir önüme çıkıyordu.

"Kimsin?" Cevap vermediğinde bir adım daha attım. Ama o hızla tuttuğum kolunu elimden sıyırıp gitmek için adım attı. Sinirle Kapşonlünden tuttup çekiştirdim. Tasmasından tutulup kaçmak isteyen köpek gibi hızla savuşturdu bedenini. Bu kez kapşonlünün altında giydiği tişörtten yakaladım.

"Lan bir dur." Elimden kurtulmaya çalışırken duyduğum cart sesiyle duraksadım. Adamın tişörtünü yırtmıştım. "Pardon." Dedim elimi hızla çekip o ise derin nefes alıp bırakmıştı. Sinirle bana döndü gördüğüm yamuk burun ve tanıdık çene hattıyla nefesimi tuttum. Titreyen elimi kaldırıp çenesine koyacaken arkasını dönüp hızla gitti.

"Korkut?" Fısıldayarak ismi dudaklarımdan döküldü. "Korkut!" Diye bağırdım bu defa sesimi yükselterek ama beni duymazdan gelip ilerlemeye devam etti. Yumruklarımı sıkıp dolan gözlerimle eve doğru yürüdüm. Derin nefes alıp vermeye başlamıştım. Elimi saçlarıma attıp geriye doğru sertçe taradım. Kırık burun yapısı onundu. Keskin çene hatları onundu. Soluk kırmızı dudaklar onun dudaklarıydı. Bu oydu. Apartmanın kapısını açıp hızlıca merdivenleri çıktım. Kendiliğinden bükülen dudaklarımı düz tutmaya çalıştım. Evin kapısını açıp sertçe kapattığımda ev sarsılmıştı.

CİĞERPARE| GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin