06.09.2024
Kırk dördüncü bölüme hoş geldiniz.
Keyifli okumalar :)Bölüm şarkısı:
Şebnem Ferah- Çakıl Taşları
🪢"Çakıl Taşı"
Karanlığın aydınlığa çıktığı her yol birilerinin mezar yeridir.
Mezarını kendi kazanlar ise o yolda yürüyenlerin ta kendileridir.Cihan Alaton
24 Kasım 2023
İstanbul, TürkiyeElimdeki silahın ağırlığını tüm ömrüm boyunca taşımıştım.
Çünkü silahın içinde mermi değil, tüm yaşanmışlıklarım vardı.
Yaşadıklarımın zihnimden silinmeyen her ânı bana intikam duygusuyla dönerken yıllardır bunu yapmamamın nedeninin artık ortadan kalkmış olması ellerimin titrememesinin asıl sebebiydi.
Kaç kere doğrultmuştum bu silahı ona? Kaç kere tetiğe basamadan vazgeçmiştim bunu yapmaktan? Kaç kere kendimi düşünmeden, çocuklarımı düşünmeden sadece intikam için öldürmek istemiştim onu?
Sayıları fazlaydı, düşünce elime batan çakıl taşları kadar.
O çakıl taşları yerini güllere bırakana kadar boşa yaşamıştım, sebebi oydu.
Gül ise Nazlı'mdı, çocuklarımdı. Elime batan o güller için bu silahı taşımamıştım bunca yıl. Araya bir çakıl taşı karışana kadar.
Onca yıl güller değen ellerime bir çakıl taşı batmıştı, onu kötü sanmıştım da atmaya çalışmıştım bir süre. Geri gülleri istemiştim ama çakıl taşının ellerine bağlanmış ipleri görememiştim. Onun elime batmaya zorlandığını düşünmemiştim. Asıl sorun bu çakıl taşının güllere de batmasıydı belki de. Çakıl taşı, güllere battıkça güllerin dikenleri de çakıl taşına batmaya başlamıştı. Hepimiz bir yandan çakıl taşına yönlendirmiştik oklarımızı. Çakıl taşı ise kırıldıkça kırılmıştı bize, fark etmemiştik.
Çakıl taşım Peyda'ydı.
Ellerime batan en güzel şeydi o, beni acıtan en güzel yara.
Onun için buradaydım bu gece. Onun için vardı çakıl taşlarının battığı elimde bir silah. Onun için doğrultmuştum babama bu silahı.
Her sebebim oydu artık, kızım güzel bir hayat yaşamaya başlayana kadar her sebebim oydu.
Bu sebepler beni katil bile edecekti şimdi.
Kızım için, diyordum kendime. Kızımın yaşadıkları için, onun intikamı için Cihan, diyordum. Onun çocukluğu için, kızım için.
On yedi yaşında büyümüş, büyümeye zorunlu bırakılmış canımın çakıl taşı için.
"Hoş geldin, oğlum." dedi ilk ve son maktulüm.
"Hoş buldum, baba." dedim ona ilk ve son kez.
Ölümün kanlı hissiyatı burnuma dolduğunda bunun psikolojik olduğunu biliyordum, kendi kanımın kokusuydu çünkü bu koku. Bilinçaltım bile bana kendi kanımdan olanı öldürdüğümü söylüyordu.
Kızım için, diyordum tekrardan, Peyda'm için.
"Zamanı gelmedi mi sence de, Cavit?" Gelmişti zamanı, babamın ölme zamanı gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Peyda
Teen Fiction-Karanlık Adımlar Serisi 1. Kitap- Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı masada oturuyordum. Birbirimizi tanıyalı yarım saat bile geçmemiş...