ÇAKAL- BxB

25.

CİCİ BEBE : Sevgilimcim

Alazcım

Ne yapıyorsun?

Nasılsın?

Alaz : İyiyim güzelim

Çalışıyorum

Sen ne yapıyorsun bakalım?

CİCİ BEBE : Şey ben de oturuyorum öyle

Bir şey diyecektim de

Alaz : Söyle yavrum

CİCİ BEBE : Şimdi babam geldi ya buraya

Şey için de gelmiş

Benim yarın doğum günüm de o yüzden

Biz her yıl hep beraber kutlarız

Bu sene Yakup abim de gelmek istedi tabi ki

Yani.. Şey.. İstanbul'da

Sen de gelmez misin ki?

Yani tabi istersen

Alaz : Yavrum benim

Benim küçük sevgilim

Elimdeki işi yarın akşama teslim etmem lazım

Müşteriden parasını önden aldım

Şimdi teslim etmezsem sıkıntı çıkacak

Gelmeyi o kadar çok isterim ki

Keşke daha önce söyleseydin iş almazdım

CİCİ BEBE : Tamam tamam sorun değil

İşin sonuçta

Ben önceden söylemedim dimi

Alaz : Ankara'ya döndüğünde ikimiz kutlayalım olur mu cici bebem

CİCİ BEBE : Oluurr

Alaz : Üzülmedin demi
gelemiyorum diye

İmkanım olsa
ilk ben gelirim sevgilim

CİCİ BEBE : Biliyoruuummm

Üzülmedim tabi ki

Sonra birlikte kutlarız ki

Alaz : Kutlarız tabi yavrum

Ben işe döneyim mi şimdi

Çok iş var sevgilim

CİCİ BEBE : Tabi sevgilimcim

Kolay gelsin, çok çok yorma kendini

Alaz : Tamam bitanem öpüyorum çok

CİCİ BEBE : Ben de çoookkkkk

Alaz telefonunu kotunun cebine koyup karşısında yığınla duran demirlere bakarak ofladı. Sabaha kadar yetişir mi diye hesap yapmaya koyuldu. Bir yandan da kaynak makinasını eline alıp maskesini indirdi.

Eğer o isterse yapamayacağı şey yoktu ama yetişmezse diye de Timuçin'e söz vermemişti. Çünkü Alaz ona bir daha tutamayacağı sözler vermemeye yemin etmişti.