Final

17.2K 1.7K 201
                                        

FİNAL
Aylar Sonra...

Bana sorsalar bu dünyada en çok neyi sevdin diye. Anne olma hissini derdim. Sevdiğim adamdan canıma can olan bebeğime anne olma hissini. Onu öğrendiğim o ilk an hissettiğim yetememe korkusunu şimdi canımı veririm yine de yeterime çevirmiştim. O içimde büyüdükçe, beni de büyüttükçe ve biz artık bir bedende iki kişi yaşarken yetinebilmeyi de öğrenmiştim. 
Onun içimde geçirdiği son günlerde bir telaş kaplamıştı içimi. Ne kadar tuhaf ve mucizevi bir his...Daha yüzünü bile görmeden, hayatımın merkezine yerleşmesi... Tam olarak annemi anladığım o yerdeyim. Ben ömrü hayatımda kimseyi ardıma atmamış, her daim düşünmüştüm fakat ilk kez birini bu kadar çok düşünüyor olmuştum. O kaygıların arasında kocaman, derin bir sevgi... Hem bizim parçamız hem de bizden bağımsız bir dünya. Hayallerimde, düşlerimde sadece o saklıydı. İlk adımları, ilk kelimeleri, ilk gülüşleri... Hepsi gün içinde o kadar çok zihnimde canlanıyordu ki düşündükçe bile gözlerim doluyordu.

Anne olmak içimde başka bir dünyanın varoluşuna eşlik etmek gibi. Ben nasıl anlatsam bilmem. Şimdiden böyle büyüten, güçlendiren o küçük varlığa ben her şeyimi vermek istiyorum. Dünyanın en güzel, en güvenli yerini onun için oluşturmak ve artık bir an önce onunla tanışmak istiyorum.

Vakit geçtikçe ve bu hisler gün içinde beni birkaç kez yoklar hale getirip sabırsızlanmama sebep
olunca kendime türlü uğraşlar bulup durur oldum. Ördüğüm battaniyeler, yıkayıp ütülediğim o küçük kıyafetler hepsi tatlı olan o sürecin bir parçasıydı.

Şimdi ise yine bir günü daha bitirmek için mutfağa atmıştım kendimi. Kocaman karnım artık hareketlerimi kısıtlar hale getirmişti. Parmak uçlarımda uzanıp almaya çalıştığım o kek tepsisiyle karnıma yediğim güçlü tekmeyle ''Hih...'' diyerek geri doğru çekildim. Parmak uçlarımla eriştiğim tepsi elimdeydi ve her an düşürecek gibi olduğumdan önce tezgâha bıraktım ardından ellerim hızlıca karnıma sarıldı.

''Tamam. Tamam özür dilerim.'' Dedim hala tekmeler savuruşuna karşı. ''Seni rahatsız etmek
istemedim yerinde. Babaya kek yapalım dedim fena mı ettim.''

Biraz durulur gibi olunca karnımı okşayarak tebessüm ettim ve tezgâha doğru yaklaştım. Babasının adını duyunca bile sakinleşmesi beni bir miktar kıskandırıyordu ama aşırı hoşuma gittiğini de inkâr edemezdim. ''Çok fenasın.'' Dedim karnıma minik dokunuşlarla. ''Babanı benden çok seviyorsun daha şimdiden. Biz seninle 9 aydır aynı bedende yol arkadaşlığı yapıyoruz. Alınıyorum ama.''

Karnımda ters dönmüş olmalı ki büyükçe bir hareketlenmeyi hissettiğimde resmen takla atışına karşı koca bir sırıtmayla ''Şimdiden şebeklik mi yapıyorsun sen?'' diye sordum.

Ellerim karnıma öyle çok sarıldı ki insanın kendini böylesi içten seveceğini tahmin etmezdim. ''Seni bir şartla affederim.''
Dedim sonra da bunu bir oyuna çevirerek. ''Artık doğsan mı diyorum. Hani günlerimiz geldi de
geçiyor ve sende hiç tık yok. Her şeyin hazır ve biz seni bekliyoruz.''

Bir tepki bekledim ama öyle sessiz kaldı. ''Aman tamam.'' Dedim tekrar keke dönerek. ''Eninde
sonunda geleceksin zaten. Dur bakalım durabildiğin kadar.''

Minik bir dokunuş daha geldi karnıma ve gülümsedim. Çırptığım keki tepsiye döktükten sonra fırına atarken eğilmekte bir hayli zorlandığımdan ötürü bir elim belime doğru gitti ve hafifçe eğilerek tepsiyi fırına bıraktım. Ayarını da yaptıktan sonra yüzümde tatlı bir tebessümle, bu işi de bitirmenin keyfiyle ''Güzel.'' Diye mırıldandım. ''Yemek yapıldı, kek tamam...'' Elim karnıma gitti. ''Senin son ütülerde tamam. Şimdi o pişene kadar küvet keyfi yapalım seninle.''

Elzem: Leyla GecesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin