35 - Büyü ve Bilim

25 5 83
                                    

S A Y E Z E N

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

S A Y E Z E N

.

Yıldızkalbi Sarayı

Öğlen

"Neydi bu şimdi? Hiç'in dölü ne istiyor senden?" diye sordu Tuva adamın gidişini izlerken. Neredeyse ona yapışmak istiyor gibi burnunun dibinde bitti kadın. Saye ise geri çekilmedi.

"Bir planım var," dedi sesini alçaltarak. Hem Tuva'yı kızdırmak istemiyor hem de Pollimo'nun kulaklarından korkuyordu.

"Neymiş o?"

Parmak uçlarında yükselip kadınını omzuna abanarak kulağına iyice yaklaştı. "Pollimo bizi duyabilir mi?" diye sordu Saye.

Tuva sanki Kethuda bir yerden fırlayacakmış gibi bahçenin her köşesine ve saraydan yansıyan her cama baktı. Saye'nin tedirginliği ona bulaşmıştı. "Mutfakta envanter sayımı var bugün. Onunla uğraşıyor. Neler oluyor Sayezen?" Koca gözleri sorulmadık sorularla dolup taşarken kızmadı tovaz. Aksine yüz yüze kaldığı bu belirsizlik ile korkmaya başladı.

"Bir şey olduğu yok. Yani henüz yok. Ama olması için uğraşıyorum." Saye ne diyeceğini bilemiyordu şimdi. Tuva'nın onu yargılayan bakışlarından kaçmanın alemi yoktu. "Buradan kurtulmak istiyorum," dedi daha fazla uzatmadan. "Silahtar önemli biri demiştin. İllaki şehirden bir köle kaçırmanın yolunu biliyordur." Konuştukça sesi sonsuza doğru uzadı sanki.

Tuva'nın dehşet dolu ifadesi yüzüne çakıldı. Sonra ise sivri dişlerini hiç geciktirmeden gösterdi, hırlayıp Saye'nin üzerine atmaya hazırlanıyor gibiydi.

Her nasılsa, "Adamı baştan mı çıkarmaya çalışıyorsun?" diye sorabildi tovaz.

"Evet, öyle de denebilir."

Büyük bir kahkaha tufanı koptu. Sanki deprem olur gibi tovaz yerinde sallandı ve ağzından çıkan gürültü Saye'yi keskin dişlerden daha çok korkuttu. Keyifli değildi duyduğu şey.

"Aptalsın, aklını peynir ekmekle yemişsin sen. O adamın seni kurtaracağını mı sanıyorsun? Bu kadar mı delirdin?" Tüm o gürültü kayboldu. Saye'nin üzerine atlamamak, onu kolundan tutup çekiştirmemek, omuzlarından tutup sarsmamak için ellerini koyacak bir yer aradı kadın.

"Korkma bu kadar. Sana bir şey olacağı yok hatta senin haberin bile yok."

"Kuyruğunda dolaşıyorum aylardır. Benim haberim olmadan hiçbir şey yapamazsın. İnanmazlar."

"Yaptım ama," diye açıkladı Saye cesaretle. "Senin haberin olmadan iki kere o kuleye gittim ben."

Belki de bunu soylememeliydi çünkü hissettiği korkuyla beraber Tuva'nın gri derisi iyice karardı. "Ne dedin sen?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AKREP YÜREKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin