Daredevil | Şeytandan Daha Ölümcül

-14-

Akşam olmuştu, Samuel'in yıllardır beklediği gün gelmişti. Sonunda bu şehirden babasını temizleyecekti. En sonunda o zaman gelmişti. Büyük gece o akşamdı. Samuel, heyecanını bastırma yeteneği olsa da. Eric, heyecandan ölmek üzereydi. Hepsi iki arabayla oraya gidiyordu. Wesley ve Samuel, kendi limuzinlerinde. Eric, Matt ve Rogue bir Ford Transit'in içindeydi.

Eric, ve Matt, aracın içinden yardım sağlayacak, Rogue ise en yakın çatıya çıkıp acil durumda yardım için dürbünlü tüfekle bekleyecekti. Planları buydu. Zaten parti şirketin içinde verilecekti ve şirkette bir çok kostüm vardı, sadece Samuel'in girebileceği. Babasının bile giremeyeceği yerlerde saklıydı kostüm.

Geçen yıl,Punisher'ın saldırması yüzünden güvenlik üst düzeydeydi ama Samuel hazırlıklıydı, hayır pelerin  veya yarasa kulaklı bir kostüm giymedi. Korumların üstündeki silahları ve zırhları devre dışı bırakacak sisteme sokmuştu Karen'ı. Bu sayede korumaların elindeki elektrikli sopalar, tabancalar. Kavga bitince etkisiz olacaktı.

Şirket binasının önüne gelmişlerdi. Bina, şehrin merkezinde olduğu için yanlarında ve karşısında da binalar vardı. Bu sayede Rogue, Samuel ile aynı hizaya gelebilecek şekilde pozisyon alabilecekti.Bina önüne gelince, arabadan inip kırmızı halıda, insanlara selam vererek içeri girdi Samuel. Sonuçta Fisk'in kör oğlu her gün görünmüyordu insanların gözüne.

Wesley'in sayesinde binaya girebilen Samuel, dışarıdaki atmosferin ile içeridekinin bambaşka olduğunu hissetti. Dışarıda, işlerinden yorulmuş ter kokan muhabirler. Heyecandan ölen insanlar. İçeri girince, çok fazla alkol, pahalı parfümler, özel kumaştan elbiseler, takımlar. Yavaş ve hoş bir müzik.

Eric ve Matt'de gelmeleri gereken yere gelmişlerdi. Olmaları gereken yere gelince Rogue, hemen silahını kapıp indi ve koşmaya başladı pozisyon almak için. Şirketin karşı binasının içine gizlice girip. En üst çatısına çıktıktan sonra, çatı katında hiç göreceğini tahmin etmediği birini gördü.

"Sen, demek buradasın. Ne yapıcaksın Samuel'e engel mi olacaksın" dedi Rogue, gecenin karanlığında saklanan adam ise korkunç bir sesle "Onun Samuel olması, Daredevil olması. Onunla beraber suçla savaşmış olmamız bile bir şey değiştirmez. O Kingpin'nin oğlu, o bir Fisk. Fisk'ler her zaman kötüdür. Ne olursa olsun, kim olursa olsun. Ayrıca Kingpin, beni senden aldı. Seni benden aldı."

Rogue, onu önemsemedi yanından geçti ve çatının kenarına geçip yattı. Dürbünlü tüfeği kurduktan sonra ateş etmek için beklemeye başladı. Onun yanına geldi karanlık adam "Ne oldu sana Anna?". Rogue, öfkeyle cevap verdi "Adım Anna değil! Rogue, benim adım Rogue. Sen hapisteyken düşünecek çok zamanım oldu. Artık seninle olamam. O bir yıl önceydi".

Karanlık adam'ın duygusal anlamda çökmüştü. Aylarca Rogue ile buluşmayı beklemişti ve şimdi o, onu istemiyordu. Bütün duyguları yerle bir olan karanlık adam. Rogue'un üstüne daha fazla gitmek istemedi, onun duygusal bir döneminde olduğunu, sonra fikrini değiştireceğini umdu ve oradan uzaklaştı bir şey demeden.

Samuel ve Wesley, partinin olduğu, en üst kata geldiler. Samuel, konuk listesinden bütün kahramanları çıkarmasına rağmen. İki tane tanıdık koku aldı. Bunlardan biri kedi kokusuydu, öbürü ise spandexdi. Yani ortamda bir tane taytlı süper kahraman vardı ve onun tam karşısında, onlara doğru yaklaşıyordu ikisi de.

O sırada arabanın içinde Eric ve Matt vardı. Matt sadece Samuel'in başarmasını umarken Eric, bilgisayarda kameralara bakıyordu şirketin. Karen ve Eric, Samuel'e yardım ediyordu o gece.

Samuel, partiye gelmiş, doğru vaktin gelmesini beklerken karşından ona doğru gelen iki kişiyi gördü. Biraz daha yakınlaştıklarında, gelenlerden birinin Felicity olduğunu anladı. Diğerini ise tanımıyordu. Felicity, ona yaklaştı ve elini uzattı "Selam Samuel, parti gerçekten eğlenceli". Samuel'in derdi o gece eğlenmek olmadığı için direk onun yanındakinin kim olduğunu sordu. "Sen de kimsin?" diye direk, duygusuzca sordu.