Bölüm: 6( Haram Sevdalara Meyil Verme! )
Önce hafif bir rüzgar esti yavaştan. Dalında duran yaprağı düşürmeye meyli vardı. Ayrılık rüzgarları canımı sıkarken korkum beni savurması değil sevdiklerimi koparmasıydı. Sıkıca tutunduğum dal beni sarıp sarmalarken yanımda duranları da sahiplenmeşti. Önce rüzgar geldi yavaştan sonra kasırga. Ben dalımda kalmayı başarırken yanımdan geçip giden can yoldaşımı sonradan farkettim. Çok sonradan... Zamansız gidişler, keskin vuruşlar, sert ayrılıklar...Ruhumu da söküp alan buydu ya.
Derin bir nefesi dışarı verirken kapıyı kırmaya çalışan Rehman'ı daha fazla kızdırmadan kilidi çevirdim yoksa kapıyı üstüme kırmaya niyeti vardı.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun?"
Bir kolumu elinin içine hapsederken yüzünde; hayır hayır yüzünde değil gözlerinde anlamlandıramadığım bir endişe yatıyordu.
"Kustum."
"Tek başına mı?"
"Yok sen de vardın ya yanımda! Tuhaf mısın Rehman tektim tabi! Şu kolumu da bırak her yerim acıyor zaten sende üzerine sıkıyorsun."
Anında kolumu özgür bırakırken gözleriyle elimi yüzümü yıkamam için suyu işaret etti ama benim hala midem bulanıyordu.
"Hadi Diyar."
Suyu hafif açarken elime biraz su aldım ıslatmak için sonra yüzümü yıkamak için başımı aşağı eğecektim ki lavabonun kenarında gördüğüm balgam ile midemden yükselen sıvıya ne yazık ki engel olamadım. Iğrençti!
"Diyar ne oluyor sana?"
Sesinden gelen yumuşak tona bir an şaşırsam da Rehman hızla alnımı tutup daha rahat kusmamı sağlamıştı. Bir elimle tutunmak için aynaya baskı yaparken bir yandan da içimde ne var ne yok çıkarmaya çalışıyordum.
"Başım dönüyor."
"Tamam sakin ol bir şey yok."
Rehman hemen önümdeki suyu açarken galiba midemin tekrardan bulanmaması için kustuğum yerlere su tuttu. Yan taraftaki musluğa uzanırken en azından oranın içinin temiz olduğuna şükrettim.
"Yıkayabilecek misin?"
"Evet."
Ellerime doldurduğum suyu yüzüme çarparken soğuk su bir an şok etkisi yaratsa da aynı zamanda kendime gelmeme de neden oldu.
"Hadi gel yeter bu kadar sana bir iğne yapayım."
"Odaya gitmeyelim şimdi annemler orada."
"Ne yapalım peki?""Bahçeye çıkartır mısın beni temiz hava iyi gelir mideme?"
"Olur."
Kapıyı açıp dışarı çıkarken sandalyeye oturana kadar gölgem gibi takip etti beni. Tutmasına izin vermediğimden böyle yapıyordu galiba. Düşersem diye...
"Uçuş için hazırız, kemerlerinizi bağlayın."
"Bir kemerim yok."
Ağzının içinde bir şeyler geveledi ama boyu benden çok uzun olduğundan duyamadım.
Hastanenin arka kapısından çıkarken Rehman sandalyeyi yeşilliklerin olduğu yere doğru sürüyordu. Hastanenin damıtma sistemi çimenleri ıslatırken havaya yaydığı koku müthişti. Toprak kokusu... Küçükken yağmur yağdıktan sonra hızla bahçeye koşar annem kızana kadar ıslak çamurun üstünde dolanırdım. Çıplak ayakla tabi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMİ GERİ VER
General FictionKalbim mühürlenmiş bir kapıydı. Gelen her anahtarı tek bir darbeyle dışarı atarken ona yenilecek kadar dirayetsiz olmayacaktım. Onun da anahtarını kıracaktım elbet sert bir dokunuşla. Açılması zordu; açılması imkansızdı mühürlerimin. Ta ki sen haya...