8.Bölüm

214 15 2
                                    

Multimedya;Buğra ve Eylem

"Kızım kalk." sabah sabah kolumun delinmesiyle gözlerimi açtım.Annem tepemde fısıltıyla karışık bağırıyordu.

"Hı?"

"Kalk baban görmeden."

"Neyi?" dediğimde altımda bir ağırlık hissettim.Gözlerimi ovup tekrar açtığımda Buğra olduğunu fark ettim.Hemen ayağa kalktım.

"Akşam baban görmesin diye kırk takla attım.Baban uyanmadan gitsin."

"Tamam." deyip Buğrayı uyandırmaya çalıştım.Kış uykusunda gibi çok derin yatıyordu.Annem yanımızdan ayrıldığında dudaklarına öpücük kondurmaya başladım.Sonunda uyandığında gülümsedim.

"Her sabah böyle uyanmak istiyorum." dedi dudaklarımı tekrar öpmeye başlarken.

"Babam uyanmak üzere.Gitmen lazım." kafasıyla onaylayıp koltuktan kalktı.Sessizce kapıya kadar çıktık.Kapıda tekrar dudaklarıma yapışınca paniklemedim değil tabi.

"Okulda görüşürüz." dedi gitmeden önce.

"Görüşürüz." deyip kapıyı kapattım ve içeriye girdim.Annem 'sonra görüşeceğiz' bakışları atınca odama topukladım.Üzerimi değiştirip yeni kalmış gibi yaparak aşağıya indim.

"Günaydın kızım."

"Günaydın baba." deyip yanağından öptüm ve kahvaltı masasına oturdum.

"Erkencisin."

"Öyle oldu." sakin bir kahvaltı yapıp evden çıktık.Babam bugün okulumun oralarda işi olduğu için beni bırakacaktı.

"İyi dersler." deyip yanağımdan öptü.

"Sağol." deyip arabadan indim ve kampüse girdim.Kapıya doğru ilerlerken bir el kolumu yakaladı ve beni çekiştirmeye başladı.Korkuyla dönüp baktığımda Buğra olduğunu gördüm.

"Gel." deyip çekiştirmeyi bıraktı.Normal yürümeye başlamıştık.Okulun arka tarafındaki duvardan atlayıp kollarını uzattı.Bende yavaşça kollarına atladım.

"Niye buradayız?" dedim.Daha önce Serra'ya defalarca burada çok güzel adam öldürülebileceğini söylemiştim.Hiçbir sınıf arka tarafı görmüyordu.Eskiden düzenlenmiş olan bu taraf gün geçtikçe çürüyüp çöplüğe dönmüş.

"Sabah doyamadım." deyip sırıttı.Bende gülmeye başlayınca dudaklarıma yapıştı.Gerileye gerileye duvara yapıştık.Elleri ensemdeydi. Bende ellerimi saçlarının arasında dolaştırıyordum.Ne kadar öpüştük bilmiyorum ama artık derse gitmeliydim.

"Yeter." dedim sonunda dudaklarımı dudaklarından ayırdığımda.

"Peki öyle olsun." deyip geri çekildi.Birlikte hiçbir şey olmamış gibi duvardan atlayıp el ele okula girdik.Benim sınıfımın önüne gelince ayrılmak zorunda kaldık.Sınıfa girdiğimde hoca dahil herkes tuhaf bakıyordu bana.Anlamayan bakışlarla Serra'nın yanına oturdum.

"Al şunu." deyip bir peçete uzattı bana.

"Niye?"

"Bir daha biriyle öpüştükten sonra git ve aynada kendine bak.Mesela rujun bütün suratını kaplamış olabilir." kulağıma fısıldadığı şeyle şok olmuştum.Hemen uzattığı peçeteyle dudaklarımı sildim.

"Geçti mi?"

"Geçti." ders boyunca utançtan ölerek kafamı sıraya yasladım.Buğra neden söylemedi ki acaba? Kesinlikle salağım.Ders bittiğinde herkesin çıkmasını bekledim.Sınıfta Serra dışında kimse olmadığından emin olduğumda kafamı kaldırdım.

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin