15.Bölüm

187 12 1
                                    

Sabah esintisiyle iyice sindim Buğra'nın kollarına.Bütün geceyi sahilde gökyüzünü izleyerek geçirmiştik.Yeni doğan güneş harika günlerin habercisi gibiydi.

"Üşüdün mü?"

"Biraz."

"Hadi gidelim o zaman."

"Hayır ya..." diyerek yavru kedi bakışlarımı attım.

"Peki nasıl istersen." tekrardan kollarının arasında kayboldum.Vücudum soğuktan uyuşmak üzereydi ama bu anı bölmek istemiyordum.Çalan telefonum bozmak istemediğim anı bozarken doğrulup cebimden çıkarttım.

"Efendim Serra?"

"Sevgilini gördün bizi unuttun."

"Yok ya."

"Neyse,neredesiniz?"

"Sahildeyiz."

"Akşam bir şeyler yapalım mı dördümüz?"

"Olur."

"Siz Buğrayla konuşun bize haber verin."

"Tamam."

"Görüşürüz." telefonu kapatıp cebime koyarken Buğraya döndüm.Yerdeki kuma bakışlarını sabitlemişti.

"Serra akşam bir şeyler yapalım diyor."

"Olur.Ne yapalım?"

"Sen bilirsin."

"Bara gidelim mi?"

"En son gidişini hatırlıyor musun?" deyip kaşlarımı kaldırdım.

"O bir daha olmaz."

"Bana uyar." deyip omzumu silktim.

"Tamam o zaman Serraya haber verirsin."

"Tamam."

"Hadi gidelim üşüdün."

"Ama.."

"Hasta olacaksın kalk."

"Of." deyip kaşlarımı çattım ve kalkıp üzerimi düzelttim.Buğra arabasının ön kapısını açıp binmemi bekledi.Ben binince o da ön taraftan dolanıp sürücü koltuğuna oturdu.Sessiz sakin geçen yolculuğumuz bizim evde son buldu.

"Akşam 11 gibi gelir alırım seni."

"Tamam."

"Görüşürüz."

"Görüşürüz." uzanıp dudağına minik bir öpücük bıraktıktan sonra arabadan indim ve apartmana girdim.Eve sessizce girdiğimde annemin uyanık olduğunu gördüm.Kahvaltı hazırlıyordu.

"Hoşgeldin." diyerek fısıldadı.Sadece elimi sallamakla yetindim ve odama çıktım.Üzerime pijamalarımı giyip yatağıma girdim ve derin bir uykuya daldım.Uyandığımda duvardaki saat öğleni gösteriyordu.Yatakta gerindikten sonra guruldayan karnımı susturmak için mutfağa gittim.Ocağın üzerinde yemekler ve fırında pişen kek şaşırmama sebep olmuştu.

"Anne!" diye bağırdım evde olmamasını umarak.Eğer evdeyse bunlardan otlanamayacağım anlamına geliyordu.Ama evde yoksa tencerenin dibini yalayarak son bulurdu bu macera.

"Salondayım." diye bağırdı o da.Adımlarımı salona yöneltip televizyon izleyen annemin yanına attım kendimi.

"İşe gitmedin mi?"

"İzin günüm bugün."

"Hmm."

"Kahvaltı hazırlayayım mı?"

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin