18.Bölüm

167 12 2
                                    

Heyecanla koridorda dolaşmaya başladım.Buğrayı odaya almak için son hazırlıklar yapılıyordu.Nursel teyzenin getirdiği kahveyi sıcak demeden hızlıca içtim.Doktor Buğrayı odaya aldıklarına dair bir şeyler söyledi.Koşarak 2 kat yukarıya çıktım ve odasına girdim.Ona sıkıca sarılıp yanağından öptüm.Hemen uyanmayacağını anladığımda yanındaki koltuğa oturdum.Kısa bir süre sonra doktor ve Nursel teyze içeriye girdiler.Nursel teyze gelip yanıma oturdu.Doktor elindeki dosyadan bir şeylere baktı ve bir şeyler yazıp bize döndü.

"Şimdilik sorun yok.Yinede uyanmadan emin olamayız."

"Ne zaman uyanır?"

"Sabırlı olmalısınız.Vücut kendini toparlamak isteyecektir biraz zaman verin." gözlerimi devirip bakışlarımı odanın içinde dolaştırdım.Doktor odadan çıkınca koltukta yayıldım.

"Uyanacak kızım." deyip omzumu sıvazladı Nursel teyze.Gülümseyerek söylediğini onayladım.Gün içinde oda daha da kalabalık olmuştu.Bir kaç akraba ve bizimkilerde gelmişti.

"Eylem biraz dinlen."

"Kızım yorgun düşeceksin."

"Bir şeyler yesene."

"Yeter!" diye bağırdım odada.Bütün gün resmen sabrımı denemişlerdi.Yok şöyle yok böyle.Benim sesim herkesi kendine getirmişe benziyordu "Çocuk değilim ve iyiyim! Beni düşünmeyi bırakın artık. Ben Buğra uyanana kadar buradayım.Rahatsız olan çıksın." diyerek cümlemi bitirdim.Bu ani çıkışım herkesi şaşırmıştı.Herkes susmayı tercih edince bende oturdum.Gözlerimi Buğra'nın gözlerinden ayırmıyordum.Uyandığı zaman ilk beni görmesini istiyordum.Heyecanla ayaklarımı yere belli bir ritmle vurmaya başladım.Kapı açılınca kaşlarımı çatıp oraya baktım.Bu odanın daha fazla insan kaldırabileceğinden emin değildim.Neyse ki beklediğim gibi olmadı.Gelen doktordu.

"Bu kadar kalabalık hastaya zararlı.Bütün mikroplarınızı daha uyanmamış olan hastama geçiriyorsunuz.Lütfen sadece 1 kişi kalsın ve diğerleri çıksın." herkes birbirine bakıyordu.Nursel teyze ve ben dışında herkes çıkmıştı.Ne kadar onu annesiyle baş başa bırakmak istesem de yinede bencilliğimi ortaya koyuyordum.

"Sen dur kızım ben çıkarım." deyip en içten gülümsemesini gönderdi bana.Gülümseyip teşekkür ettim. Nursel teyze çıktıktan sonra doktora baktım.

"Ne zaman uyanacak?"

"Bilemiyoruz.Ne zaman isterse."

"Biz uyandırsak olmaz mı?"

"Ters tepki verebilir o yüzden uyandırmanızı önermem." başımla onaylayıp koltuğa geri oturdum. Doktor Buğra'nın vücudunu kontrol ettikten sonra çıktı.Kaç saat geçti bilmiyorum ama midemin gurultusu bütün odayı kaplayacak kadar artmıştı.Sessiz adımlarla odadan çıkıp ortalığa baktım. Koridorun başındaki sandalyelerde Serra ve Nursel teyzeyi gördüm.Serra beni görünce ayağa kalkıp yanıma doğru yürümeye başladı.Bende ona doğru yürüyünce ortada buluştuk.

"Uyandı mı?" dedi hevesle.

"Hayır." dedim başımı olumsuz anlamda sallayarak.

"Çınar yiyecek bir şeyler almaya gitti.Yersin değil mi?"

"Olur acıkmıştım." kısa bir süre sonra Çınar merdivenle ikişer üçer çıkarak yanımıza geldi.Poşetteki sandviçleri hepimize verdikten sonra kutu meyve sularını da uzattı.Hızlı hızlı yemeğimi yiyip Buğranın yanına girdim.Tabi kapıyı açmamla şok geçirmem bir oldu.Buğra uyanmış etrafına bakınıyordu.Beni görünce kaşları çatıldı.

"Şey..." diye bir şeyler geveledi.

"Buğra uyanmışsın!" deyip yanına koştum.Yatağın kenarına oturup yanağından öptüm "Özür dilerim ben acıkmıştım bilirsin yemek benim için önemli.Bir şeyler atıştırıp geldim ama buradan hiç ayrılmamıştım. Neyse bunları geçelim iyi misin? Bir yerin ağrıyor mu?" diye arka arkaya nefessiz konuştum.Buğra başını 'hayır' anlamında salladı.

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin